Genelev patronunu bile haber yaparken Kubilay'ı yok sayan
Cumhuriyet, dün Aydınlık'ta yer alan bu yazı karşısında sustu demiş sayın Faraç
kendi hesabından.
Genel evlerden, alkolden, sigaradan, akaryakıttan başka devletin
elinde ne kaldı?
Tüm varlıklarını peşkeş çektiler yetmedi, tüm topraklarını
talana açtılar yetmedi, evlatlarımızın kanlarını pazarladılar yetmedi, sırada
ne kaldı?
Örneğin; TCK'ye göre, seks işçiliğinin teşvik edilmesi suç ama genelevlerde vesikalı olarak çalışmak yasal...
GENELEVLERİN TABİ OLACAKLARI HÜKÜMLER
GENELEVLERİN TABİ OLACAKLARI HÜKÜMLER
Devleti yönetenlerin aldıkları vergiler nereden geliyor, cami masraflarına, imam maaşlarına paralar nereden veriliyor sanıorsunuz?
Herkes anasına sahip çıksın, gelecek de bir gün gelecek, az
kaldı az...
Facebook sayfasından birinde şu görüntü paylaşılmış.
Resmi paylaşan altına ilginç not düşmüş ancak ben o nottan
çok, bunlara bu yolu kimin açtığı, kimlerin önderlik ettiğini merak ediyorum.
Erdoğan'ın, Mescit Topluluğu üyeleriyle karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan kavgadan sonra YÖK’e, "Gereği yapılsın" talimatı vermesi boşuna mıydı?
Siber saldırı bahanesiyle ODTÜ'nün elinden yetkilerini alma çabası da cabası.
Defalarca sorun bildirdiğim ama kendilerinin bilgisi olmadığını söyledikleri, telefon kayıtlarımın elimde olduğu konuşmalardan anlaşıldığı üzeere, bilimin değil, caminin egemenliğinin olduğu BTK'ya yetki devretme isteklerinin altında ne yatıyor sanıyorsunuz?
Aslında onu hepimiz biliyoruz da, yakında TV'lerde tartışma
programlarında szler de göreceğiniz için fazla üzerinde durmuyorum.
Lütfi Elvan'ın, "Kendisini
imparator zannediyor" dediği; Binali Yıldırım'ın, "mesele bir ulusal güvenlik meselesi"
diyerek Rektör Ahmet Acar’ı istifaya çağırması , planlanan devleti bitirici
hamlenin vurulması kılıfından başka ne anlam içermektedir?
Nihayetinde Rektör'ün görev süresi 6 ay sonra bitmektedir.
Bu açıklamalar yeni atanacak Rektörün kim veya hangi kökten
olacağının da bir işareti olmaktadır.
23.12.1930 tarihli belge
23.12.1930 tarihli belge
Böylece imamların işgal subayları gibi, devletin her
kademesine yerleştirilmesinin son hamlesidir.
Bir de kalkmış, paralel yapıyla mücadele edeceklermiş.
Yahu o paralel dedikleriniz Müslüman değil mi, beraber
yürüdük aynı yollarda diye sokaklarda bağırmıyor muydunuz?
Suç ortakları siz değil misiniz?
Şu an tüm kadroları işgal edenlerin içinde o kadrolardan hiç
kimsenin olmadığının kanıtı nedir?
Ramazan ayında oruç tutmamaları, camilere gitmemeleri,
türban takmamaları olabilir mi, nedir ispat kıyasınız?
Ben söyleyeyim, tıpkı inançlarınız gibi bunlarsa zan ve
sanılarınızdan barettir.
Çünkü paralel denen çöplük, 77 yıldır devleti ele geçirmekle
uğraşıyordu ve siz de o döşenen taşlara basa basa yükseldiniz.
İnanın liyakat (Meritokrasi) eksikliğiniz, ülkenin sonu,
büyük felaketi olacak, benden söylemesi.
Zira siz tarihten ders almak yerine tarihe ders vermeye
kalkarken örneğin Govraçev'in yaptıklarını da benzerlerini de anımsamıyorsunuz.
Merak etmeyin, içimizden bir Putin değil ama bir vatan
evladı çıkar ve sizin yaptığınız rezalete son verir elbet.
23.12.1930 tarihli belge
Ülkeyi bitirdikleri yetmemiş gibi sıraya Kıbrıs'ı
almışlardı.
Şimdilerde Kıbrıs'da yola yavaş yavaş giriyor.
Ne diyelim, Allah'ın emri, peygamberlerinin kavilleriyle bu
kızımızı da gelin edecekler, yetmez ama evet demeye, üstüne hamd etmeye hazır
yetiştirilmiş, kininin ve dininin davacısı gençlik şey üstünde fındık kırmaya
devam ettikçe, Türk çocukları Arap yaveleriyle şehit olmaya devam ediyor.
Neydi slogan?
"DURMAK YOK, YOLA DEVAMMMM"
Ancak unutulmasın ki başka Türkiye yok...
28.12.2015
A. Dursun
Ağaşıdaki kampanyaya katılınız derim.
Geç bile kalındı, millete Arabın tarihini değil, Türk'ün tarihini öğretecksiniz.
Türklerden gizlenen, Müslümanların Türk katliamlarını herkes bilmelidir.
Güzel bir anailiz olmuş...
Kıbrıs’ta çözüm ve Türkiye
Akdeniz’in üçüncü büyük adası olan Kıbrıs, Türkiye, Suriye, Lübnan, İsrail, Filistin, Mısır, Yunanistan ve Libya’nın ortasında yer alan bir konumdadır.
Kıbrıs’a en yakın ülke 65 km uzaklığıyla Türkiye’dir. İkinci yakın konumda olan Suriye ise 267 km uzaklıktadır.
Bağımsız bir ülke olan Kıbrıs Cumhuriyeti’nde, binlerce km uzaklıktaki İngiltere’nin artık bulunmaması gerekirken, İngilizler dışında kimsenin giremediği çok büyük bir hava alanları vardır.
Rumlar İngiltere’nin Askeri üssüne ses çıkarmamaktadır.
Oysa 300 yıl Osmanlı devletinin bir adası olan Kıbrıs, kaybedilen Kırım savaşından sonra 1878 de İngiltere Krallığına kiralanmıştır.
1959 Zürih anlaşmasıyla Kıbrıs Anayasasında, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere garantör ülkeler olarak belirlenmişlerdir. Hakkı Keskin-aydinlikgazete
Nazism, Islam shared common enemies - the Jews'
ABD Milli Arşivşeri tarafından geçtiğimiz günlerde bir rapor hazırlandı.
Adı: Hitlerin gölgesi: Nazi savaş suçluları, Amerikan istihbaratı ve soğuk savaş binlerce belgeden yararlanarak yazılmış. Norman J.W. Goda ve Richard Breitman adlı iki Amerikalı üniversite profesörünün yazdığı rapor bu konuda yayınlanan 2004'teki bir rapora ek. Önemi de Kudüs müftüsünün Hitlerle yaptığı işbirliğini ispatlaması.
Belgelere göre Naziler Ortadoğuyu ele geçirip orada yaşayan 250,000 yahudiyi öldürdükten sonra müftüyü Arapların lideri yapmaya taahhüt etmişler. 1940ilarda bir Alman subayının aylık maaşının 25,000 mark olduğu zamanlarda Naziler Husseyniye aylık 50,000 mark maaş bağlamışlar, ve özel masrafları için aylık 80,000 mark daha vermişler.
Müftünün faaliyetleri arasında 1943 te Alman müttefiği olan Hırvatistanda SS Boşnak - Müslüman 13 üncü dağcı birliğini kurmak.
Kudüs Müftüsü olarak anılan Muhammed Emin el Hüseyni (1895 -1974) Kahire’de El-Ezher üniversitesinde bir yıl kadar İslam Hukuku okumuş; 1913’te 18 yaşlarında Mekke’ye gidip hacı olmuş, İstanbul’da öğrenimini sürdürürken I. Dünya Savaşı patlak verince topçu subayı olarak İzmir’de görev yapmıştı. jpost.com
“Islamic Jew-Hatred:
It's In the Quran,” the American Freedom Defense Initiative ad read, alongside a picture of Adolf Hitler talking to Haj Amin al-Husseini, the grand mufti of Jerusalem who was a Nazi supporter. nydailynews.com
Demek Hocasız da İmam olunabiliyormuş, artık evde oturan da İmam olacak, müjdeler olsun, yobazımız çığ gibi çoğalacak.
Kudüs Müftüsü olarak anılan Muhammed Emin el Hüseyni (1895 -1974) Kahire’de El-Ezher üniversitesinde bir yıl kadar İslam Hukuku okumuş; 1913’te 18 yaşlarında Mekke’ye gidip hacı olmuş, İstanbul’da öğrenimini sürdürürken I. Dünya Savaşı patlak verince topçu subayı olarak İzmir’de görev yapmıştı. jpost.com
“Islamic Jew-Hatred:
It's In the Quran,” the American Freedom Defense Initiative ad read, alongside a picture of Adolf Hitler talking to Haj Amin al-Husseini, the grand mufti of Jerusalem who was a Nazi supporter. nydailynews.com
Demek Hocasız da İmam olunabiliyormuş, artık evde oturan da İmam olacak, müjdeler olsun, yobazımız çığ gibi çoğalacak.
Açık Öğretim İmam Hatip Lisesi de geliyor
Birçok ilköğretim okulu ve lisenin imam hatip okuluna dönüştürülmesi, İmam Hatip Ortaokulu düzenlemesi, 3 seçmeli din dersi, okullarda türbanın önünün açılması derken AKP bu kez de Açık Öğretim İmam Hatip Lisesi açmaya karar verdi. 02 Ocak 2013/Kaynak
Birçok ilköğretim okulu ve lisenin imam hatip okuluna dönüştürülmesi, İmam Hatip Ortaokulu düzenlemesi, 3 seçmeli din dersi, okullarda türbanın önünün açılması derken AKP bu kez de Açık Öğretim İmam Hatip Lisesi açmaya karar verdi. 02 Ocak 2013/Kaynak













Hiç yorum yok:
Yorum Gönder