Şehit kanı üzerinden yaptıkları siyaset az gelmiş olmalı ki, şimdi de kanserli hastalar üzerinde oyun oynanıyor.
Peki, amaç ne gerekçe ne?
Amaç açık ve net olarak, yeni kurulacak olan Kürdistan nüfusundaki dengeleri değiştirmek üzerine oynanan oyunlardır.
Gerekçe ne?
Evet, yanlış duymadınız, sigara içenler kanser olursa
ilaçları verilmeyecek.
Onkolog Yavuz Dizdar'ın yaklaşık 4 yıl evvel TV'de yaptığı
bir anımsatma aklıma geldi.
"Kanserler içerisinde sadece akciğer kanserinin %
10-15'i kadarı sigaraya bağlıdır" demişti.
Yani işin uzmanları yaklaşık bu görüşte.
Ancak AKP denen mahlukatlar meclisi, kendinden menkul
birilerine yaranabilmek için var gücüyle çalışıyor.
İyi de kim bu kendinden menkul, dengesiz?
Alında hepimiz biliyoruz o dengesiz yaratığın kim olduğunu.
Biraz açalım.
Dünya nüfusunun aşırı çoğaldığını söyleyen dengesizler, aynı
zamanda kendileri gibi denge yoksunu insanları yönetici olarak ülkelerin başına
atadıklarından beri, toplumların ne yüzü gülüyor ne de çilesi bitiyor.
Bu dengesizlerin yaptıklarını Hz. Erdoğan Efendimiz,
"bizim millet çileye alışıktır" ifadesiyle dile getirmişti.
Örneğin, Hayvansal
gıda deposu, oy sandıkları ve, Her
8 kişiden 7'si ölecek, efendisine hizmet etmeyen iktidardan gidecek gibi başlıklarda bunları sıklıkla dile getirmiştim.
Bu dengesiz ve densizler, şimdilerde yeni uygulamaları T. C Hükümetinden
istemiş olmalılar ki, hükümetin haberi yok desem mümkün değil, yetkililer de bu
dengesizlerin isteklerine uygun davranış sergilemeye başlamışlar.
Bu uygulama açıkça milletin, yanlış din inancıyla bir imtihanıdır.
Çocukları gözünün önünde kanserden kırılan anne-babalar,
AKP'ye oy verirken elleriniz hiç mi titremiyor diye sormak isterim.
Bir kanser ilacının kaç lira olduğunu kimse bilmeyebilir,
ancak başına gelenler çok iyi bilmektedirler.
Örneğin Erdoğan, kolon kanseri tedavisi için KaçAK Saray'da
eşek sütü içebilmek için at harası kurdurmuş, gizlice eşek besleyip sütünü
içmektedir.
İyi de kardeşim, millet seni beslemekle mi uğraşacak,
milletin serveti, sizin emellerinize daha ne kadar alet edilecektir?
Sigara bir günde kanser yapmıyor.
Örneğin geçenlerde vefat eden Aytunç Altındal, "50 yıldır
sigara içiyorum, kanser olmayım da ne olayım" demişti.
Vahdettin Köşkü tadilatına SGK bütçesinden ödeme yapılmadı
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı (SGK), bazı basın yayın organlarında yer alan SGK bütçesinden Vahdettin Köşkü’nün tadilatı için kaynak kullanıldığına ilişkin iddiaların gerçek dışı olduğunu ve SGK bütçesinden herhangi bir ödemenin gerçekleştirilmediğini bildirdi.
17 Kasım 2014
Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı Düşmüştür, Yurtdışı yasağı konarak yargılanmalıdır.
Şunu söylemek istiyorum.
Devamıyız dediğiniz, Menderes, Özal, Demirel, Erbakan
iktidarları zamanında neden millet uyarılmamıştır, neden yasa çıkartılarak
sigaraya karşı duruş sergilenmemiştir?
İntikamı milletten almaya ne hakkınız var, bu yetkiyi size
kim verdi onursuzlar, gidin intikamınızı o iktidarlardan alın.
Ben 60 yaşlarına geldim, yaklaşık 12 yaşından beri sigara
içiyorum, o zamanlar ülkeyi yöneten haysiyetsizlere gidin, onları cezalandırın.
Velev ki kanser oldum, sigaradan olduğunu veya olmadığını kim kararını verecek, böyle yetişmiş eleman, teknik kapasite bu ülkede var mı?
Yoksa birileri, sigara bıraktırma ilaçlarından artık köşeyi dönemiyor mu?
Neden aklınızı kullanıp da halkı uyarmadınız diye.
Şeref yoksunları gibi, millet düşmanlarının gizlendiği perde
arkalarından, millete sinsi tuzaklar kurmanın ne anlamı var?
Kendinizi Allah mı sanıyor da halkı cezalandırıyorsunuz?
O güç elinizdeyse eğer, verin benim 48 yılımı, geri gideyim
ve hiç sigara içmemiş olarak hayatıma devam edeyim.
Var mı elinizde böyle bir güç?
Varsa yoksa zavallı halkın anasını bellemekle
görevlendirilmişsiniz.
Allahın laneti üzerinize olsun, melun insanlar.
Sosyal devletmiş, Müslüman yöneticilermiş.
Siz Allah'ın bile anasını ağlatırsınız bre haysiyetsizler.
Kimsiniz siz, benim geçmişimi de çaldınız geleceğimi de, bu
yetkiyi size hangi güç vermektedir?
İnanıyorum ki bu durumdan ne Tayyip Efendinin ne de
Davutoğlu Efendinin haberi dahi yoktur.
Bu uygulamayı hangi onur yoksunu, kimden aldığı emirle
uygulamaya koyuyorsa derhal ortaya çıksın.
35 yıl ödediğim vergi ve SSK primlerinden geçineceksiniz,
maaşınızı benim ödediğim primlerden alıp, varlığınızı borçlu olduğunuz
insanları ölüme mahkum edeceksiniz?
Sizin şeref, onur, insanlık anlayışınızı anladık da,
anlamadığım şey şudur.
Muhalefet denen siyasi haysiyetten mahrumlar ne
yapmaktadırlar?
Ne de olsa onların aile boyu sağlık giderleri hem de ömür
boyu TBMM tarafından karşılanacak değil mi?
Osmanlı'yı çökerten etkenlerden biri de, 250-300 bin civarındaki
dokunulmaz sayısıdır.
Yazık ki bu gün, yasama, yargı dahil en küçük bürokrat dahi
dokunulmaz olmuştur.
Yıkın anasını satayım yıkın, kaderine sahip çıkmayan
milletin kaderine Allah bile sahip çıkamaz.
Ne de olsa millet sizinledir.
Ama inanmadığınızı bildiğim halde söylemek istiyorum.
Eğer varsa, iki elim sonsuza dek yakanızda olacaktır,
ebediyen azap mahkumu olsam dahi, sizi asla affetmeyeceğim.
Tüm bu uygulamalarla görünen gerçek şudur.
Bu günkü TBMM'de bulunan 4 partiye oy vermek, kendi
geleceğine ihanet etmektir.
Kendine ihanet edeni kimse koruyamaz.
Lanet olsun böyle sisteme de, insanlığa da, siyasete de.
Allah varsa eğer, belanızı versin.
16.2.2016
A. Dursun
10.8.2025 tarihli not:
Gördüğünüz üzre Face denen kokuşmuş sistem 9 yıl aradan sonra ahmakça bir gerekçe ile yayını kaldırdığını duyurmuştur.
Amacın ne olduğuna gelirsek, son günlerde Kürdistan'ın kaç parçada birleştirileceği tartışmaları yaşanırken, halkın kafasına zerre şüphe düşürecek tüm arşivler ve kayıtlar yok edilmek istenmektedir.
Bugün yazdığım Yerli ve Milli Hizbullah bile maaşların 5 günde buhar olduğunu söylemiş başlıklı yazımı paylaştıktan 4 dakika sonra bu mesajı almam manidar olmuştur, ilanen duyurulur.
SİGARA VE 19 MAYIS YASAĞININ GİZLEDİKLERİ



Türk Dışişleri'nden Yunanistan tepkisi; Asılsız Pontus iddialarını külliyen reddediyoruz.
YanıtlaSilhttps://archive.is/XlNbF