8 Nisan 2023 Cumartesi

Murat Karayalçın, Abdullah Öcalan'ın sözcülüğünü neden yapıyor?

Tele1'de az evvel Eski Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, DSP'nin AKP'ye olan desteği açısından konuşuyor.

Karayalçın dakika 2:00’da “bu tartışmaların bizim birlikteliğimizi engelleyen sonuçlar ortaya koyduğunu...” söylüyor.

Devamında “demokratik sol ve sosyal demokrasi kavramlarının aslında Demokratik Sosyalizm anlamına geldiğini...” söylüyor.

Konuşma videosu...

Fakat milleti salak yerine koymayı pek beceremiyor, nitekim demokratik sosyalizm kavramı Abdullah Öcalan'a öğretilmiş denen bebek katilinin adeta manifestosu niteliğinde bir söylemdir.

Öcalan'ın Kapitalizmin Döl Yatağı: Ziggurat başlığının yer aldığı dergiyi incelerseniz, ortak görüşte olanların Demokratik Sosyalizm kavramından ne anladığını da görürsünüz. 

Dergiden bir bölümü görelim.

Abdullah Öcalan, devleti iktidar bağlamında değerlendirerek “İktidarın hukuklaşmış tüm biçimlerine devlet demek mümkündür” der.

.../...

Çözüm, içinde veya yanında devlet ve iktidar kavram ve uygulamalarının yer almadığı, herhangi bir sınıfın tek toplumsal özne haline getirilmediği demokratik sosyalizmdir. Bunun dışındaki çözümlerin denenmiş ve sonuç vermemiş olduğu son derece açıktır.

Gerçi Öcalan'ın bu tarzda fikirler üretebileceğini düşünmeyi de insanın en azından kendi aklına hakaret sayarım ama eline verilen metinlerin altına imzasını attırıp yayınlıyorlar, şimdilerde bu sistem camına koyup okutmaya dönüşmüştür.

Ziggurat hakkında kısa açıklama.

Ziggurat Mezopotamya’ya özgü bir terimdir. Tanrı dağı anlamındadır. İlkçağda Sümerler, Babilliler ve Asurlular, Keldanlılar (Keldaniler- Katolik Süryani) tarafından yapılan, tabandan başlayarak tepeye doğru kat kat yükselen giderek küçülen teraslardan oluşan, zirvesinde bir tapınak bulunan ve yanlarında bir merdiven sistemi yer alan kademeli bir kuledir. Üzeri açık ve dört köşelidirler.

Bu yapılar tarihi metinlerde Ziggurat, Zigura ve Ziggurak gibi çeşitli yazılışlarla görülür. Zigguratların ilk olarak Sümerlerce inşa edildiği düşünesi yaygındır. Kaynak...

Bunlar elbet ki demokrasi çerçevesinde düşünce özgürlüğü sayılmış, Öcalan düşünceyi yayma özgürlüğü kapsamında itirazını yapmış, “Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü” adlı kitabı hakkında mahkemece el koyma kararı verilmesi ve bu karara yönelik itirazının reddedilmesi sonucunda “düşünce ve kanaat özgürlüğü ile düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğünü güvence altına alan Anayasa’nın 25. ve 26. maddelerinin ihlal edildiğini; ayrıca, başvuru konusu eserin ve benzeri içerikteki eserlerin basılmasının ve toplum tarafından okunmasının demokratik bir toplumun gereklerinden olması nedeniyle şikâyet konusu müdahalenin Türkiye kamuoyunun bilgiye ve bilime ulaşmasını engellemek amacı taşıdığını” ileri sürmüştü. 

Başvuruyu inceleyen Anayasa Mahkemesi Genel Kurul; 25.06.2014 tarihinde, Anayasa’nın 26. ve 28. maddelerinde güvence altına alınan düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü ve bu kapsamda basın özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermiş, karar hem 06.07.2014 tarihli Resmi Gazete’ de hem de AYM’nin internet sitesinde halka açık kaynak olarak yayımlanmıştı. 

Her zaman derim ya, teröriste verilen özgürlük, hakkını arama hürriyeti bir gün halka da verilse ne kadar iyi olur diye. 

Karayalçın ve arkadaşlarının konuşmalarına bakarsanız, kör ölür badem gözlü olur mealinde açıklamalardır.

Söze geldi mi Ecevit'in ne kadar Cumhuriyetçi, Laik, demokrasiye bağlı vs... olduğunu söylemekte beis görmüyorlar.

Gerçi DSP'nin Cumhur Koalisyonuna destek açıklamasından sonra partiden çığ gibi istifa edenleri anlamak da mümkün değildir, zira Ecevit'in kim olduğunu bilmeden partiye katılanlar varsa onlara diyecek bir şey yok ama bilerek katılanlara buna rağmen istifa edenlere ne diyeceğiz?

Uzatmayacağım, çünkü daha evvel hayli detaylı konuyu incelemiştim.

Merak eden varsa Ecevit kimdir, Kılıçdaroğlu kimdir buyurun okuyun.

Bana kimse masal anlatmasın, ayrıca Karayalçın'ı Kent-Koop'tan beri şahsen olmasa bile, faaliyetlerinden ötürü bilirim ve takip ederim.

İlerde gerek olursa onun hakkında da arşivlerimi elbet açarım.

Uluç Gürkan'ın aynı programa davet edilmesi benim açımdan çok da sürpriz olmadı.

Uluç Gürkan ile de 12 Ağustos 2012 tarihine kadar olan yazışmalarımız arşivimde duruyor, gerek olursa onları da yayınlarım. 

Zira kişiye özel değil, herkese açık grup yazışmalarıdır.

AGOS kimden aldığı emirle haberi düzeltti başlığında birini vermiştim.

9.4.2023

A. Dursun


Ucubelik dolu "TEK ADAM" sisteminin suçlusu Kılıçdaroğlu'dur.

SHP Genel Başkanı ve Dışişleri eski bakanlarından Murat Karayalçın da bir süre önce bir gazeteye yaptığı açıklamada şöyle demişti: "Sınırın bugünkü yapısı çok ciddi sorunlar yaratıyor. Bu sınır çizgisi korunamıyor. Sınırın dağın tepesinden değil, ovanın uygun bir yerinden geçirilmesi gerekir. Ovanın bir bölümü Irak tarafında olabilir. Türkiye biraz toprak verebilir, Irak tarafı biraz toprak verebilir. En uygun sınır çizgisi böylelikle çizilebilir." Kaynak...

DIŞİŞLERİ BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MURAT KARAYALÇIN – Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Sayın Mezarcı'nın, Türkiye'de anayasa tartışmalarına yönelik olarak ortaya koyduğu düşüncelerini burada Hükümet adına yanıtlama durumunda değilim; o, bir başka tartışma konusudur; ancak, Sayın Mezarcı'nın konuşmasının bir bölümünde ifade ettiği, sürgünde Kürt hükümeti kurulmasına yönelik hususla ilgili, Hükümetimizin çalışmalarını sizlere çok kısa olarak arz etmek istiyorum. Kaynak...

Aziz Nesin Sivas Katliamını Anlatıyor (İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı) 

İLK ÇAĞ’DA YAZININ İCADI, HUKUK KURALLARININ OLUŞUMU VE SİYASİ ORGANİZASYON TÜRLERİ.pdf

"Demokratik Güç Birliği” adıyla Murat Karayalçın’ın liderliğindeki SHP çatısı altında seçime giren DEHAP, yüzde 5,1’de kaldı.pdf

BİRİKİM DERGİSİNDE DEMOKRASİ ALGISI: TÜRKİYE’NİN SORUNLARINA SOSYALİST BİR YAKLAŞIM.pdf

TÜRKİYE’DE SOSYALİST SOL AKIMIN DÖNÜŞÜMÜ VE DOĞU PERİNÇEK.pdf

Şeyh Said'in torunu Kasım Fırat, Murat Karayalçın'ın SHP'sinin kurucuları arasındadır.

Murat Karayalçın: “AKP’yi durdurmak zorundayız”

Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Karayalçın...

'Demokratik özerklik' ilan edildi.

Demokratik Özerklik Çağrısına Burun Kıvrılamaz.

Demokratik Modernite’nin “marksizm eleştirisi”nin eleştirisi.

Demirtaş içimize ateş saldı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder