Ahmet Dursun: 14 Mayıs'ı Kılıçdaroğlu'na verecekler, peki kim bunlar?

Daha önce "3 Büyük Şehir isteyerek elden çıkartılacak, CHP'ye verilecek" dediğimdeki gerekçeler kısmen burada da geçerli olarak Erdoğan üzerinden yeni oyun kuruyorlar, kuranlar farklı olsa dahi kullandıkları elin adı troller ordusu.

Belki de asıl soru, "AK Troller Kılıçdaroğlu'nu nasıl seçtirecek" olmalı.

Atatürk Havalimanı Mitinginde CHP'nin HAYDİ şarkısına M. Karayılan montajı tam bir trol operasyonudur.

Sadece o değil daha neler neler, bu milleti aptal sananlar yanıldıklarını gördüğünde nasıl surat şekilleri olur bilmem ama Bahçeli ve Erdoğan'ı aptal sananların neden Bahçeli ve Erdoğan için bu hamleyi yaptıklarını anlamaya çalışalım.

Neden yaptıklarından önce nasıl yaptıklarını bir anımsayalım.

Troller aslında kimin trolleri, AK trol gibi görünüp KaçAK Saray dehlizlerinde besiye çekilen Fettoş trolleri olmasın?

Nitekim taktik tamamen aynı.

Atatürk Havalimanı Mitingi öncesi günü Bahçeli vücutlarına mermi alacaklarını önüne konan camdan okuyor.

Bu yazıları Bahçeli'nin önüne koyanlar biraz değiştirilmiş metinleri de Erdoğan'ın camına koyarak okutuyorlar.

Nitekim Bahçeliden sonra Erdoğan o mitingde HAYDİ şarkısına M. Karayılan montajı ile yanıt verirken "Dadaş yürü demeden yürüyemezsin" ifadesiyle provokasyonun arkasındaymış izlenimi yaratmışlar.

Erdoğan hasta durumda, sağlık dillerim elbet ancak kime çalıştığı aslen belli olan troller bunu fırsat bilerek provokasyonu sahiplenir konuma soktuklarını bilerek, isteyerek ve planlayarak bunu yapıyorlar.

Bunlardan güç alanlar da elbet durmak yok, yola devam şiarını her alanda uyguluyorlar.

Kimine göre Hizbullah ve MHP yandaşları İmamoğlu'na taş atanlar kimine göre mutat eylem.

Aslında bu operasyonların kökenini hayli zamandır yazıyor söylüyorum.

Kötülük tohumları NATO'nun gizli orduları tarafından ekilmektedir.

CIA ajanları içimizde cirit atıyor, defalarca Tüm ajanları ve yabancıları sınır dışı edin, iç savaş bitsin dedim ama donumuza kadar bağlamışlar, kurtulamıyoruz.

Nitekim bu ülkede hiçbir Türk vatandaşı başka bir Türk vatandaşına ya da bir zümreye düşmanlık yapmaz, çünkü geleneklerinde yoktur bu milletin o nedenle bilmez kötülüğü.

Fakat 10 milyon civarında yabancı besliyoruz, içlerinde Türkçe öğrenenler hayli fazlalaştı, her köşe başında dilenci ya da mahalle ve sokaklarda, semtlerde kiracı, ev sahibi olarak görüyoruz, içimizdeler yani.

Kayıtları olup olmadığını yazık ki yetkili bakanlar ve kurumlar bile bilemiyor.

İşte bunların içinde ajan olarak kaç kişi var, terör örgütleri hesabına çalışan kaç kişi bilinmiyor.

Türk vatandaşını Türk vatandaşına kırdırılamadıklarından öğrendikleri için 10 milyon civarı yabancıyı kullanıyorlar, kimi zaman ucuz işçi olarak kimi zaman Emperyalist taşeronu terörist olarak ya da kimin işine nasıl gelirse öyle kullanıyorlar.

Seçimlere 6 gün kala yaşadıklarımız da bundan ötürü, hatta yaşayabileceğimiz tehditleri yapanlar da nereden besleneceklerini çok ama çok iyi biliyorlar, zira KaçAK Saray dehlizleri son günlerde hayli hızlı çalışıyor.

O dehlizlerden fışkırıp millet düşmanlığı yapanlardan birinin sayfasına bakalım neye, aslen CIA talimatlarıyla yıkanmış beynindeki karanlığa teslim olup kime düşmanmış görelim.

Doğ ey güneş erit taştan adamı.

Ve kurut taşları diken elleri.

Abdullah Halit Üzülmez

Kızılay Konya Şube Başkanı ve AKP Konya Eski Milletvekili Hüseyin Üzülmez'in oğlu Kızılay Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Abdullah Halit Üzülmez Twitter üzerinden paylaştığı görselde hac ibadetindeki şeytan taşlamaya atıfta bulunarak, İmamoğlu’nun Konya ziyaretinde Erzurum’daki gibi taşlama olasılığına atıfta bulundu. Tepkiler üzerine hesabını kilitledi.

Ahmet Dağlı profilini paylaşanlardan bir sayfa

Konya Kızılay Yönetim Kurulu Üyesi ve Selçuklu Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Ahmet Dağlı da dün sosyal medyadan yaptığı paylaşımda "Şeytan taşlamak isteyen yarın Anıt Meydanı'na gidebilir" ifadelerini kullandı.

KAMUOYUNUN DİKKATİNE

Konya’da daha önce Kızılay Selçuklu Şubesinde gönüllü olarak görev yaparken istifa ederek ayrılan bir kişi ile Kızılay Gençlik faaliyetlerinde gönüllü olarak yer alan bir başka kişinin sosyal medyadan yaptığı ve basına yansıyan paylaşımların içeriği hiçbir şekilde kabul edilemez. Kızılay ilkelerine aykırı bu beyanlar nedeniyle haklarında inceleme başlatılmış olup, her iki kişi de Kızılay faaliyetlerinden el çektirilmiştir. Kızılay

Adam kendi profilinde yönetim kurulu üyesi diyor ama Kızılar gönüllü diyor.

Siz hangi işletmede gönüllü birinin yönetim kurulu üyesi olduğunu gördünüz?

CIA öğretisinde en bol kullanılan malzeme takiyedir,

Yani "yap, eğer tepki olursa yanlış anlaşıldım de", bu kadar basit.

Tehdit bitmiyor, CIA'nın çocukları tehditlere devam ediyor.

AKP Konya İl Başkanı Hasan Angı, "Gedavet Parkı da Anıt alanı da miting alanı değil, yok ‘ben yaparım’ der ve istenmeyen olaylar yaşanırsa üzülürüz" diyerek tehdit etme cesareti sergileyebiliyor.

Bu yapılanlardan anlaşılıyor ki, Türk halkına açıkça birileri Kılıçdaroğlu'nu mazlum gösterme çabası içindedir.

Anımsarsanız Erdoğan, Erol Olçok'un yaptığı seçim çalışmalarında mazlum edebiyatını en iyi kullanan kişiydi.

Onun ölümündeki karanlıklar henüz aydınlatılamadı ama görülüyor ki, eşinin de iddia ettiği gibi Olçok'un öldürülmesi belki de bu günlerin planının bir parçasıydı bilemiyorum elbet.

Zira Erdoğan'ın seçim çalışmalarına, camından okumalarına bakarsanız birilerinin sürekli halkı aşağılattığını, millete üst perdeden hakaret ettirdiğini ve daha önemlisi Müslüman dedikleri toplum huzurunda Erdoğan'a alenen yalan söylettikleri ortadadır.

Bunun bana göre anlamı da Erdoğan'ın artık yargı süreci ile karşı karşıya olduğudur.

Bugün bir videoda Fikri Sağlar, "KaçAK Saray'da herkes odaları boşaltıp gidiyor, eşyalarını toplamaya başlamışlar" diyordu.

Ne diye bizi avutuyorlardı anımsayın, "Mevla'm neylerse güzel eyler".

Bakacağız güzel mi eyleyecek yoksa başka tuzakları mı olacak göreceğiz.

Bütün bunların özeti, KaçAK Saray'daki dehlizlerde beslenenlerin eliyle iktidarın gidişe yolculuk yaptığıdır ki yıllardır şunu söylüyorum.

"Sayın Erdoğan, dalkavuklarınızdan ve dahi KaçAK Saray dehlizlerinde beslediklerinizden bir an evvel kurtulmaz iseniz, sonunuz iyi olmayacak" diye, ama ne fayda ki günü geldiğinde bunu anlayacak.

İlk önce en yakın bildikleri, üçer, beşer, onar maaşlılar on yargılatacak, ilk suçlama onlardan gelecek.

Bunları görebilmek için fal bakmaya değil, ileriye bakmaya ihtiyaç var ama ileri yürürken geriye bakan kadrolarla yok yürünemeyeceği bilinen bir gerçektir.

Benim sorum ise şu.

Diyelim ki ben yanıldım, dalkavuklar yok tam tersine gerçekleri söyleyenler var, CHP'ye provokasyon hazırlanmıyor, öyleyse bu görüntüdeki hareketleri yapanlar kör mü sağır mı yoksa başka amaçları var da biz mi anlayamıyoruz.

Birçok videoyla ortalığa saçılan pislikleri, soygun düzeninin korkunç boyutlarını örtmek bu tarz girişimlerle engellenebilir mi?

Peki, hadi onu engellediniz diyelim, ya yüzlerce hatta binlerce çocuk istismarını örtmek mümkün mü?

Daha da önemlisi İmamoğlu ya da CHP'ye bunca tepki gösterip kendilerini ahlak timsali gibi sunmaya çalışanlar, tecavüz haberlerine bu şekilde tepki verdiler mi, kendinize bir sorun, başka sorum yok sayın yargıç.

9.5.2023

A. Dursun

Fakat bir Hüseyin Üzmez 14- yaşındaki kıza sarktı diye infial yaratanlar neden burada sessiz kalmayı tercih ediyor?

Vay sapık vay!!! Hüseyin Üzmez'in şok telefon kayıtları!!!

Bakire çocuk indirimi...

Bağırmadı, tecavüze rızası var. Karar, onay veren yargıçlara da uygulansın.

Ensar Vakfı, 45 öğrenciye tecavüz; Erdoğan, "Vakit Ensar Olma Vakti".

Küçük kıza tecavüz edip hacca giden AKP takımı, alkol yasağı koymaz.

Din, Diyanet, Tecavüz, Taciz, kayırma varken, sırada Türkiye var…

Devlet eliyle destekli tecavüzler dur durak bilmiyor, TBMM memnun gibi yasa çıkartmıyorlar.

Tecavüze uğrayan doğursun, devlet bakar görüşü dünyada yayılıyor mu?

Profesörler TV’lerden sübyancılık isteklerini haykırabiliyor.