13 Haziran 2023 Salı

Gayrimüslimler güneş enerjisiyle biz Necip Fazıl müptezeliyle oyalanıyoruz.

Çok çok acı ama gerçek olan şey, her geçen gün gelişmiş dünyadan hızla uzaklaştığımızdır.

Daha açık söylersem, gayrimüslimler güneş enerjisini Dünya'ya ışınlamayı başarırken biz Necip Fazıl müptezeliyle, açlık ve yoksulluk sınırı, asgari ücret kaç para, dolara endekslenecek mi, Bay Kemal, Bay Bay Kemal midir masallarıyla uyutuluyorken bizi uyutanların arkasındaki üst aklın CIA olduğunu görmediğimiz sürece asla yok olmaktan kurtulamayacağımızı bir kez daha anlıyoruz.

Necip Fazıl, Ayasofya açılacak diyordu... 

Önce bir habere bakalım, buraya da alalım ki malumunuz birçok site ya ücretli üyelik istiyor ya da AKP hükümetinin talebi üzerine engelleniyor.

CIA üst aklı ile çalışan, yapay zekâ destekli birçok sosyal medya da Sputnik gibi Rus kaynaklı haberler başta olmak üzere internet sitelerine erişim yasağı getiriyorlar, hem de mahkemeleri kullanarak.

Gerçi istisnalar hariç olmak üzere ülkede önemli muslukların başını hep kirli insanlara verdiler, o nedenle kirlenmiş siyasetin elinde kirli bir zemin oluşturulup yapanın yanına kâr kaldığı bir sistem yaratıldı.

Sigortacılıktan İçişleri Bakanlığına getirilen S. Soylu'nun başında olduğu dönemin Emniyetine bakıyorsunuz durum böyle, mahkemelere bakıyorsunuz durum böyle, ülke ekonomik paylaşımına bakıyorsunuz durum böyle, yiyen yiyene, çöken çökene bir düzenin altında kalanlar ise, o lanetli ve kirli paylaşımdan nasiplenemeyen sıradan vatandaş.

O nedenle haberi buraya aynen alarak sunayım istedim.

AB, Türkiye'yle sığınmacı anlaşmasının benzeri için Tunus'a 1 milyar eurodan fazla yardım vaat etti.

Resim... 

AB liderleri, iltica reformu uzlaşısı sonrası soluğu aldıkları Tunus'a, göçmenlerin Avrupa'ya geçişlerine izin vermemesi ve sığınmacıları kamplarda toplaması karşılığı 1 milyar euroyu aşan yardım vaat etti. Cumhurbaşkanı Said, AB üçlüsüyle görüşmesi öncesi 'Tunus'u Avrupa'nın sınır muhafızı haline getirmeyi reddettiğini' söyledi.

Lüksemburg'da perşembe günü düzenlenen toplantıdan çıkan Ortak Avrupa İltica Sistemi'nde (CEAS) reform anlaşmasıyla sığınma haklarına kapalı bölge haline gelen AB, göçmen hapishanesi olarak kullanabileceği ülkeler arasında gördüğü Tunus'u 'rüşvetle' ikna çabasında.

Derhal pazar günü Kuzey Afrika ülkesine çıkarma yapan Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, Hollanda Başbakanı Mark Rutte, kronik ekonomik kriz içindeki, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile müzakere kıskacındaki Tunus'a 900 milyon euroluk yardım paketi artı 150 milyon euroluk acil destek sundu.

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'le görüşmenin ardından AB üçlüsü birlikte açıklama yaptı. Yanısıra AB ile Said'in ortak açıklaması yayımlandı.

Von der Leyen, konuşmasında "İnsan kaçakçılığı ve kaçakçılık yapanların sinik iş modelini kırmakta her iki tarafın da büyük çıkarı var. Kazanmak için insan hayatını kasten riske attıklarını görmek korkunç" dedi.

AB'nin bu yıl ticaret ve yatırımın yanısıra 100 milyon euroluk destekle Tunus'a sınır yönetimi ve insan kaçakçılığıyla mücadele konusunda yardımcı olacağını' söyleyen Komisyon Başkanı, diğer 'AB projelerinin de Tunus'un birliğe temiz yenilenebilir enerji ihraç etmesine ve yüksek hızlı geniş bant sağlamasına yardımcı olacağını, bunun ülkede istihdamı artıracağını' sözlerine ekledi.

'AB zirvesinde Tunus ile anlaşma imzalamayı umuyoruz'

'Bu ayın sonunda yapılacak AB zirvesinde birlik ile Tunus arasında anlaşma imzalanabileceğini umduğunu' belirten von der Leyen, "AB, Tunus'un en önemli ticaret ve yatırım ortağıdır ve Tunus'un 2011'de Arap Baharı isyanlarının doğum yeri haline gelmesinden bu yana Tunus'un demokrasiye giden uzun ve zorlu yolunu desteklemiştir" vurgusunu yaptı.

Meloni Tunus seferberliğinde

İtalya Başbakanı Meloni, salı günü Said'le görüşmesinin ardından bir hafta içinde ikinci Tunus ziyaretini gerçekleştirmiş oldu.

Habere bazı ilaveler de benden olsun, bakalım ortaya ne çıkacak? 

Dünyada bu gelişmeler yaşanırken bizde neler yaşandığını hepimiz biliyoruz.

Bizim Efendi ve/veya Efendilerimiz 15 Temmuz için ne diyorlardı anımsayalım mı, öncesinde başkasını bilmem ancak şahsım açısından mide bulandırıcı gördüğüm erkek erkeğe el ele tutuşma hadisesi daha görelim elbet.

El ele tutuşmasaydı "Artık kimse bu milletin evlatlarını aşağılama cesareti bulamayacak. Kimse Anadolu insanına hakaret edemeyecek, tehditler savuramayacak" diyemeyecekti, iyi ki elinden tuttu, ya tutmasaydı n’olurdu halimiz? Video 15 Temmuz finansörü ile el ele
Erdoğan, 09.06.2017 tarihinde "Kardeşlerim, Türkiye’de darbe girişimi olduğu zaman Körfez’de kimlerin buna sevindiğini biz çok iyi biliyoruz. Birilerinin istihbarat örgütleri varsa, bizim de istihbarat örgütümüz var" diyordu. Video-Kardeş Kavgasının Kazananı Olmaz-09.06.2017 

Erdoğan'ın "Körfez’de kimlerin buna sevindiğini biz çok iyi biliyoruz" sözündeki kimler ifadesini merak ediyorsanız, tetikçi gazete yazarı Mehmet Acet'in "15 Temmuz’u fonlayan Körfez ülkesi" başlıklı yazısına göz atın öğrenin derim.

Hatta tetikçi yandaş medya olayın daha net anlaşılması için hangi yazarların hangi yazılarının okunması gerektiğini, en temiz beyin yıkayıcıların kim olduğunu 15 Temmuz'a sevinenler başlığında bir listeyle hap gibi bilgiler sunmuştu, siz sadece o hapı içip allame-i cihan oluyordunuz.

Fakat aradan geçen bu kısacık zaman diliminde o hapı içenlerde mide bulanması, göz kararması, baş dönmesi, hafıza kayıpları baş gösterdi.

Çünkü tetikçi ve trollerin hazırladığı haplara rağmen hafızalara yeni bilgiler girmeye başladı, eski ezberlerle yenileri çatışmaya başladı ve bazı kişiler aniden uyanmaya başladı.

Her ne kadar sayıları az olsa bile çığ gibi büyümek üzere olan durumlar yaşanıyor.

Zira ezberletilen bilgiler, yaşanılanlarla çatışıyor, alt beyin-üst beyin çatışması had safhaya ulaştı, yani durum vahim.

Eskiden "nas var nas, sana bana ne oluyor" öğretisi alan kitleler, "CHP zihniyetinin İngilizlere ülkeyi teslim edeceğini" sanan kitleler bir anda İngiliz Mehmet deyip aşağılamayı öğrendikleri adama ekonominin musluğunun teslim edildiğini görünce gözleri yuvalarından fırladı.

BAE’nin korumasına giren 15 Temmuz finansörlerinden diye S. Soylu’nun önce 4 milyon, sonra 10 milyon ödül koyduklarını ilan ettikleri Muhammed Dahlan acaba BAE’den çıktı mı?

Yandaşların boy boy yayınladıkları Muhammed Dahlan arşivleri ortada, hiç utanma duyguları kalmayınca yapacak bir şey de kalmıyor elbet. 

CIA İslamcılarının Türk çocuklarına biçtikleri rolü görün, gelecekte çocuklarınız Hüda-Par’ın dediği gibi bu şekilde sahiplendirilecek ki bu Türk harsına kesinlikle aykırıdır.

 Bu videodaki gösterilen sapkınlığa evet diyebilen bir Türk asla ve kat’a olamaz, olması mümkün de değildir.

Daha ne söyleyelim ki?

MHP çıkmış salvo yapıp duruyor.

MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız bir komedyen edasıyla yazmış şöyle söylüyor.

3–Türk milletinin içinden ayrı bir “millet” inşâ etme girişimi yoktur! Terör örgütüyle pazarlık, teröriste af, teröre taviz yoktur! Paralel devlet yapılanmasına yer yoktur.

Söz meclisten dışarı diyerek, aklıma gelen şeyi eskiler çok iyi bilir.

"Benim anam senin ananı kerhanede görmüş" deyimi vardı, aklıma geliverdi işte.

Türk'üm demeye utanır olmamızın müsebbiplerini say desem, parti olarak kaçıncı sırada çıkarsınız acaba hiç düşündünüz mü?

Başka sorum yok sayın yargıç.

13.6.2023

A. Dursun  

 

AKP döneminde sübyan istismarı neden arttı?

Siyasal İslamcılar Sıbyan değil, artık açıkça Sübyan mektepleri diyebiliyorlar.

Keyfe göre Kur'an, zevke göre sübyan, işte diyanet.

Müslümanlar, sübyancılık gerçekleriyle yüzleşmelidir.

Profesörler TV’lerden sübyancılık isteklerini haykırabiliyor.

Arap sevicilerinin Türk çocuklarının beyin ayarlarıyla oynadığı anlardan…

İhanet patlaması yaşıyoruz, başlangıcı 10 Kasım 1938’de başladı.

Diyanet sübyan teşvikçiliğinden sonra, çocuklara darbeyi öğretmeye soyundu.

Türkiye çocuk seksi turizmini engellemedi

Cuma düzenlemesinden sonra, cima düzenlemesi de olacak mı, Diyanet mi, kerhane mi?

1 yorum:

  1. Saltanatın Avdeti (yeniden tesisi) CIA'nin önce yarattığı sonra Dayattığı Allah'ın icadıdır. Nitekim CIA'nin yarattığı Allah kavramı yazık ki Anadolu halkının yüzlerce yıldır inandığı Allah'ı Anadolu topraklarından kovmayı askeri darbeler sayesinde başarmıştır. Gençlere uyarı olarak söylemeliyim ki 1960 darbesinin Kemalist ya da Demokrat olduğunu iddia edenler yazık ki 1960 Cuntasının Milli Eğitim Bakanı olan şahsın yaptıklarının tıpkısının aynısını bugünün Eğitim Bakanı Yusuf Tekin birebir aynısını yapmaktadır. İnanmayan varsa 1960 darbesi ile Eğitim Bakanı olan şahsın hem adını bulsunlar hem atadıklarını hem de TBMM kayıtlarında yayımladığı genelgelere baksınlar. İşte CIA'nin yarattığı Allah o günlerden sonra Anadolu topraklarında inanılan Allah'ı kovmuştur, daha uzatmaya gerek yok. NFK'da CIA'nin takozlarından sadece biridir. https://www.youtube.com/watch?v=Ad7QReSpOKs

    YanıtlaSil