Filistin, Gazze, İsrail derken olup biteni bir türlü anlayamayan Türk halkı sürekli şok üstüne şok yaşıyor ve bunu fırsat bilen yerli ve milli politikacılarımız sürekli milletle dalga geçiyor.
Şu Kıbrıs Barış Harekatı'nın neredeyse duymayan kalmamış ama bilenlerin sayısı da neredeyse yok denecek kadar azalmıştır.
Türkiye'de tarih TV dizilerinden öğrenilmeye başlayınca Diriliş adının aslında Baas olduğunu da bilen ya da anlatan bulunmadığı için Diriliş (Baas) Ertuğrul'un Engin Altan Düzyatan'ını Ertuğrul Bey, Muhteşem Yüzyıl'ın Kanuni Sultan Süleyman'ı Halit Ergenç sanan daha ötesi Kurtlar Vadisi'nin Çakır'ı, Arka Sokaklar'ın Hüsnü Komiseri için taziyeler, gıyabi cenaze namazları kılınmadı mı, yalan mı, inkâr mı edeceğiz?
25 yıldır beyinlerine böylesine tecavüz edilen çocuklarımızdan vatana, millete fayda bekleyebilir misiniz diyeceğim ama tüm bu dejenerasyona rağmen yeni yetişen gençlerimizin büyük çoğunluğu, Laik Cumhuriyet'i bizlere fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirilsin diye bırakanlara sadık vaziyette eğitimlerini almışlardır.
Son günlerde Cumhuriyet sevdalısı kesilen yobazlara bakarsanız onlar için içinde Laiklik, demokrasi, eşitlik kavramları olmayan bir Cumhuriyet kurma çabalarını göreceksiniz.
Bunların detaylarını hayli yazdık NOW TV'deki haber sunan çocuğun dediği gibi sığır beslemek yerine tonlarca trol besledikleri için çözüm üretemez ülke olduk, hatta AK Trol ordusu denilen Osmanlı Ocakları Genel Başkanı dolandırıcılıktan tutuklanmasına rağmen trollere sorsan Allah için, İslam için oy veriyoruz demeye devam edeceklerdir.
AK Trol Ordusu besleme sadece Türkiye'ye özgü sanıyorsanız yanılıyorsunuz.
Örneğin HAMAS neden kurulmuştu, kurucusu Şeyh Ahmed Yasin 2004’te öldürüldükten hemen sonra halefi Abdülaziz Er-Rantisi İsrail tarafından neden öldürüldü?
Resim...Düşünsenize Filistin Kurtuluş Örgütü'nün mücadelesini sekteye uğratsın diye HAMAS İsrail tarafından kuruluyor ama Orta Doğu çocukları gibi bizde de Hamas'ı kahraman sananlar trafik lambalarına yasak olmasına, kanunları yok saymalarına rağmen yaftalar asıyor.
Troller bile öylesine zorlanmaya başladı ki, Erdoğan’ı protesto edenler çıplak aranmış ve hiçbir trol "yok öyle bir şey" diyemedi.
Neden?
Hem genel başkanları dolandırıcılıktan hüküm giymiş hem de Özlem Zengin bile "Adalet Bakanlığı'na çağrı yapıyorum bu uygulama (çıplak arama) rutin olmaktan çıkartılsın" diyor.
İnsanlar durup dururken mi AKP, ABD ve İsrail projesidir, proje bitene kadar AKP iktidarda kalacak diye bağırıyor, boşuna mı yeniden Anayasa istiyorlar?
Yazık ki sadece AKP ve MHP'de durum bu değil, meleke yoksunu insanlar iktidarda neden ve kimler tarafından tutulmaktadır hiç düşündünüz mü?
Kim Hamas Tatile Çıksın dediyse işte onlar.
Onlar öylesine kök salmışlar ki, önce ürettikleri Fettoş şerefsizini yok ettiler, ardından bebek katilinin dağdaki itlerini elediler, ortada her tarafı tıraşlanmış cıbır bir Bebek katili bıraktılar şimdi milletle de iktidarla da oynuyorlar, daha ötesi iki gün evvel bir kanalda CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın daha iki gün önce Özgür Özel'in erken seçimde Erdoğan'a aday olma teklifine uyum sağlayacak, Özel'in elini rahatlatacak açıklama olarak "Erdoğan'ın erken seçimde adaylığına karşı çıkarsak korktular diyecekler, buna izin vermeyeceğiz" mealinde anlamsız ve ihanet dolu açıklamaları oldu.Ne ihaneti diyeceksiniz elbet, Anayasa'ya ihanetten bahsediyorum hem de AKP'nin yaptığı Anayasayı CHP'nin önceki başkanı Kılıçdaroğlu'nun ihanetiyle kabul edilmesinden sonra ucube sisteme geçtiğimiz Anayasa'ya ihanetten bahsediyorum.
Çünkü Y-CHP'de ihanetin tam da kalbine kadar içine girmiştir.
Kılıçdaroğlu gittikten sonra bile Y-CHP hainlerin, iş birlikçilerin tıka basa doldurduğu parti olmaktan kurtulamamıştır.
Bunları isim isim de yazdım ama hiç üzerlerine alınmadılar örneğin Sezgin Tanrıkulu NTV'den yaptığı konuşmada Türkiye Cumhuriyeti'ni alenen tehdit ediyor, T. C askerlerini çeksin diyebiliyordu.
Kılıçdaroğlu'da Özel'de bu ve benzerlerini Y-CHP'den aday gösterebiliyordu.
Sadece PKK bağlantılılar değil CIA ajanı olduğu artık kesinleşmiş olan Fettoş'un eski itleri de aynı şekilde Y-CHP'nin halihazırda içinde yapılanmış milletvekili pozisyonunda olanların varlığını da biliyoruz.
Ne yani, PKK ve Fettoş artıklar CHP'de ise ne olur diyenleriniz, onlar tövbe etti diyenleriniz geçmişi unutalım diyenleriniz elbet olacaktır fakat devleti çökerten şey toplumsal hafızanın hele de devlet eliyle yok ediliyor olmasından kaynaklıdır.
İsrail son Golan işgalinden sonra bırakın durmayı daha birkaç saat öncesine kadar yeni yerleşim yerlerini işgal etmiş durumda.
Rusya'nın sıcak denizlere açılan kapılarından biri olan Tartus limanını İsrail bombaladığında neden hiçbir Rus gemisi isabet almamıştı, İsrail hedef almadığı için mi yoksa Rusya, Türkiye, ABD ve dahil Beşar Esad'ın bile bu operasyonların nasıl gelişeceğini bildiği için mi?
İyi de Esad'dan kalan tüm silahlar, mühimmatlar dahil tesisler vurulmuşken Rus gemileri nasıl olur da isabet almaz, nasıl olur da Hmeymim hava ve Tartus deniz üssü daha ötesi S-400'ler taşınmaya başlanmış olabilir?
Bir soruyu aklımıza getirelim, Usame el-Abbasi el-Wahidi'nin (Culani) İsrail'e 'işgalci defol topraklarımızdan' dediğini ya da İsrail'in Usame el-Abbasi el-Wahidi'ye 'terörist' dediğini duyan var mı?
Oysa Türk halkına İsrail'in devlet olmadığı, şerefsiz olduğu gibi ucube sözleri trafik lambalarına asan ya da astıranların neden bu soruyu soramadığını bir düşünün bakalım, bir düşünün Usame el-Abbasi el-Wahidi ile MİT'in başına atanan İbrahim Kalın'ın Şam Ulu Cami'de (Emevi Cami) ne işi vardı?
İbrahim Kalın Ulu Cami'de namaz kılarken Erdoğan ne yapıyordu, namaz mı kılıyordu yoksa birileriyle bir şeyler mi konuşuyordu, bilen var mı?
Bir video yayınlandı Wahidi ile fotoğraf çektirmek isteyen genç bir kız çocuğuna Wahidi türban takmasını söylüyor.
Görüntüleri izlediğinizde "türban nereden çıktı, başını örtmesini istiyor" diyeceksiniz gibi.
İşte işgalin başlangıcında uykuda olanlar aradaki farkı anlamadıkları için işgal mi savaş mı hak mı hukuk mu hiçbir şey anlayamaz duruma getirildi.
Başörtüsü konusu 1972'de ilk kez Diyanet'in yayınladığı Kur'an'a nasıl sokuşturulduğunu sonrasındaysa Fettoş Efendileri vasıtası ile Türk milletinin bağrına nasıl saplandığını bilmeyen ya da bilmezden gelenler yukarıdaki türben nereden çıktı sorgulamasını yapacaklardır.
Nitekim ilk işgalin işaret fişeği başörtüsü görünümünde türban ikinci işaret fişeği ise 7 Ekim Aksa Tufanı olmuştur.
1972'ye gelene kadar yaşanan her şey işgalin 1972 yılında başlatılması için Aksa Tufanından önceki her şey de Suriye ve ardından Türkiye'nin kaç parçaya bölüneceğinin, hangi parsellerin hangi emperyal iştahlara sunulacağı anlaşmasının bittiği ve tüm bu parçalanmalar için Kürt Etnisitesi (mikro milliyetçiliği) ile değiştirilmiş, ılımlı/uyumlu İslam modelinin (CIA İslam'ı) birlikte kullanıldığını ve Suriye işgali ile sona gelindiği dünya Emperyal iştahlarına ilan edilmiştir.
Bunları çok uzun yıllara gitmeye gerek kalmadan, AKP iktidarı devrilip yerine Y-CHP'li bir iktidar geldiğinde başlayacak olan itiraflardan belki de hakkıyla yapılacak yargılamalardan hepimiz öğreneceğiz.
Ancak o güne kadar bazı ipuçlarını özellikle yandaş olup ne diyeceğini şaşıranlardan görmek de mümkün olacaktır.
Nitekim yandaş basında "Colani (Julani/Culani) orduda Dürziler ve Hristiyanlar da dahil olmak üzere Kürtleri de görmek istediklerini belirtti" haberleri gündem olmaya başladı.
Bu haberi yarın siler ya da yanlış anlaşıldık derlerse şaşırmayın.
Neden mi?
İsrail'in 2015'te kapattığı Dürzi Taburu'nu neden kuruyor anımsarsanız yandaşın neye işaret ettiğini anlaması çok geç olmasa gerek.
Öte taraftan IŞİD ile mücadelenin devam edeceğini söyleyen Koalisyon güçleri ve patronları ABD'nin ne yapmak istediği, "IŞİD’i kontrol altına almak için oluşturulan bu merkezler örgütün yeni üreme alanlarına dönüşüp dönüşmeyeceği" hakkında akıl yürütenlerin dikkat çekici sorgulama yapması da önem arz etmektedir.
Nitekim ABD'nin IŞİD'i, Kürdistan görünümlü Büyük İsrail Projesi için devreye soktuğunu hala bilmiyoruz diyen varsa artık onlar için yapacak bir şey yoktur ve yazık ki ülkede bu türler halihazırda mevcudiyetini korumaktadır.
Ursula von der Leyen, Erdoğan ile görüşmesinde "Türkiye'deki Suriyeli mültecilere destek amacıyla 1 milyar avroluk ek kaynak ayrılacağını, bunun 'sahadaki gelişmelere göre' uyarlanabileceğini" ilan emiş.
Bunun anlamını biliyorsunuz, peyderpey para verilir demek, başka ifadeyle emirlerimize ne kadar uyarsanız o kadar para serbest bırakırız demektir.
Bu utanç verici ifade hem de Erdoğan'ın suratının orta yerine söyleniyor, iyi de buna sebep olan kimdi?
Şöyle bir anımsayın bakalım, Erdoğan AB'den istediği 3 milyar Avro inin "Davutoğlu'nu yolladım, paraları almadan gelme dedim" mealinde açıklamalar yapıyordu o meşhur Geri Kabul anlaşmaları yaptığında.
Kılıçdaroğlu'nun ifadesiyle 5'li çete öylesine hazineyi soymuş öylesine talan etmiş durumda ki, emekliye maaş verecek para bulamaz durumda olduklarını bilenler IŞİD bahanesiyle teslim almanın yolunu yeniden denemek istemişler.
TBMM'de bulunan İzmir Bağımsız Milletvekili Salih Uzun'un, Genel Kurul'da "yerin altı Cengiz'e, üstü Cengiz'e, hava Cengiz'e su Cengiz’e ne veren vermekten utanıyor ne de alan almaktan utanıyor. Birisi buna 'Bu memleketin eti senin, kemiği benim' mi dedi ya! Nedir bu! Bu hesap bir gün dönecek. Emin olun" diye boşuna isyan etmedi.
Nedense tüm bunlara rağmen halkımız celladına aşık durumda, bir kez de yollayalım şunları gitsin demedi.
Bundan sonra demenin kimseye faydası yok.
Çünkü 10 Kasım 1938'den sonra ülkeyi satan, işgale açan hiçbir haine, hiçbir hırsıza hesap sorulmamış hatta ifadesi bile alınmamıştır.
Menderes'e soracak oldular, o gündür bu gündür halk güneşin yüzünü, gülmenin şeklini, hakça adaletli yaşamın şeklini unuttu gitti.
Ha hesap soranlar çok mu doğru hesap sordu dereniz bu ülkenin kuralı hiç değişmedi ki.
BAL TUTAN PARMAĞINI YALAR.
Bal tutmayan, parmak yalamayan varsa onu da millet olarak biz bilemiyoruz, belki bir yerlerde bize gülüyordur ne malum?
Ülkede her şey hurafelerle din ile harmanlandığı için şeytan fazla mesai yapmaktan yorgun düşecek diye bekliyoruz.
Örneğin yapay zekâ şeytaniymiş.
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İŞLETME FAKÜLTESİ MUHASEBE ENSTİTÜSÜ. (17-21 NİSAN 2024).pdf
Sayfa 250'deki araştırma 350 kişi üzerinde yapıldığına göre...Yapay zekâyı şeytani/kötü niyetli buluyorum.
Kesinlikle Katılmıyorum 47
% 13,4
Katılmıyorum 132
Toplam % 37,7
Kararsızım 96
% 27,4
Katılıyorum 48
% 13,7
Kesinlikle katılıyorum 27
% 7,7
Karasız 96 + Katılıyorum 48 + Kesinlikle katılıyorum 27 = 171 kişi eder.
Bunun anlamı şudur.
Akli dengesi bozuk olanların toplumdaki oranı % 48 demektir ancak bunlar belirli bir seviyede eğitim alanlar arasındaki anketin göstergesidir.
Sıradan halk arasında yapılacak bir araştırmada bu oranın çok çok daha yüksek çıkacağını tahmin ediyorum.
AKP'nin neden 20 yıldır nasıl iktidarda kaldığını zamanın Enerji Bakanı Taner Yıldız'ın ağzından dinlersek başımızda örülen çorabın nasıl kokular yaydığını anlamak hiç de zor değildir.
Şimdi bu seçmene gel de HAMAS tatile çıksın cümlesinin ne anlama geldiğini anlat.
Gerçi Colani'de anlatamıyor gibi zira 1974 Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması'na bağlı kalacaklarını dünyaya duyurmaya çalışırken kuklacıların oynattığı kukladan bir adım öteye gidemeyeceğini ilan ettiğinin bile farkında değil.
Bir kere o anlaşmanın muhataplarını sen bir devrimle devirdin yani ne o devlet ne de o rejim ortada yok.
Belki de şimdilik kimsenin yaşam şekline müdahale edilmeyecek demesinin arkasında yatan da bu olabilir yani dünyaya "eğer bizi terör listesinden çıkartırsanız, eski rejime uygulanan ambargoları kaldırırsanız biz de şeriat ilan etmeyiz, eski rejimi devam ettiririz" demek istiyor da olabilir.
O zaman HTŞ, ÖSO ile savaşacak demektir.
Gerçi HTŞ'de ÖSO'da Humeyni vari şeriat diktatörlüğünü amaç edinmiş durumdalar fakat Esad kaçarken Suriye'nin neredeyse tamamını çalıp götürmüş, ortada ne emekli maaşları ne çalışanların maaşlarını verecek sistem de para da yok.
Böyle olunca da haliyle tüm dünyada geçerli kural devreye giriyor, parayı veren düdüğü çalar.
İşin özeti de bu, dünyaya yön veren patronlar anlaştıklarında halkın yapacağı bir şey kalmıyor, halklar da tanrıları ile beraber olayları izlemeye başlıyor zira tanrılar, halkların değil patronların çıkarları için yaratılmıştır.
Bir gün bütün insanlar akıllarını kullanmaya başlayıp sorgulama devrine girince dinlerin tamamı yeryüzünden silinecek, işte o gün sömürü bitecektir fakat bu günler o günlerin yaklaştığına işaret etmektedir, her ne kadar bizler göremeyecek olsak dahi o günler mutlaka ama mutlaka gelecektir.
O zamana kadar İsrail'de Rusya'da Amerika'da kazanacak bu ülkelerde yaşayanlar da dahil tüm halklar kaybedişlerine devam edecektir.
İnsan, tecavüzcüsüne aşık olmaktan kurtulduğu gün devletler de tecavüzcüsüyle evlenmenin zulüm olduğunu kabul ettiği gün adalet varlığını hissettirecektir.
O güne kadar HAMAS veya benzerlerini tatile yollayanlar çooook çıkacaktır, zira onlar inançlarının gereğini yaptıkları için ne utanmayı ne de yorulmayı akıllarına getiremeyecek kadar pişkin bir imanın sahipleridir.
18.12.2024
A. Dursun
Şehit Osmanlar, yüzsüz Osmanlar…
Milletvekili Veli Ağbaba, görevden el çektirilen AKP'nin
eski Ankara Büyükşehir Başkanı Melih Gökçek ve oğlu Osman Gökçek'in şatafatlı
yaşamını, yaptırılan lüks villayı ve Ankapark'taki 800 milyon doların çöpe
gidişini anlattı. Ağbaba, malikanenin 600 milyon lira ve 14 bin kare olduğunu
belirtip, "Acaba babası onu dinozor parkına götürmediği için mi eğlence
odası yapıyor, Evinin değeri 600 milyon, müteahhidi Ankapark'ı yapan firma
Ülkede çivi çıkmış durumda"Osman Gökçek'e göre, hem ATO hem yeğen Erdoğan FTÖ üyesi...
İ. Melih Gökçek’in ipini, 10 ay evvel Oğlu Osman Gökçek çekti.
İ. Melih Gökçek Esrara kafayı neden taktı?
Michel Chossudovsky- ABD'nin ISIS savaşı büyük bir yalandır.
Şimdi anladınız mı? IŞİD Kürdistan için devreye sokuldu.
Erdoğan AB’nin taahhüt ettiği 3 milyar avroluk yardımı
istedi: Verecekseniz verin.
10 - 15 Milyon Akıl Hastası Aramızda Dolaşıyor.
TBMM'ye akıl sağlığı raporu geliyor.
ABD iftarı ortalığı karıştırdı, Müslümanlar akıllıyız diyor, Amerikalılar aptalsınız diyor.
KaçAK Saray'da bir akıl hastası var, kafasına göre ortalığa
nifak tohumu ekiyor.
Sağlıksız vücut damardan, sağlıksız beyin dinden beslenir.
Erdoğan'a, AB paramızı vermeyecek olursa IMF'ye sarılacağını, ilan ettirdiler.
Mültecilere 100'er TL veriyorduk, artık
85'er Avro ödenecek.
Erdoğan, 2019'u Göbeklitepe yılı ilan edince, Ermeniler sevinmiş.
Türbansızların da yaşama hakkı var mı, yok mu?
VAHDETTİN TEKRAR KONUŞTU, BİZİ HALA 1930'LARIN CHP'Sİ GİBİ GÖRMEYİN
Batı Birleşiyor, Doğu bölünüyorken, Anadolu Partisi üzerine düşüncelerim...
Mahabad Kürt Cumhuriyeti, Sıra Kürt Baharı'nda!
Türkiye'de Korporatizm Üzerine Notlar. Milli Şef sistemi (tekrar) doğuyor.
Filistinliler iki ayak üzerinde yürüyen hayvanlardır.
Alman Vatandaşı olmak için Filistin'i aşağılama şartı getirildi.
Erdoğan, ülkeyi Eyaletlere böleceğiz, Lazistan, Kürdistan vs... bunların hiç biri kayıp değildir.
MİT Raporu, topluma yeni Türk tanımlaması dayatması yapılacağının işaretini veriyor.
Fırat kalkanından, klon kalkanına Türkler ve Türkiye.


.png)

Hamas tatil dönüşü teşekkür etti.
YanıtlaSilAteşkes anlaşmasının ardından Hamas'tan Gazze'de Filistin haklarını ve mazlumları destekleyerek onurlu tutum sergileyen Türkiye ile Güney Afrika, Cezayir, Rusya ve Çin'e teşekkür geldi. 16.01.2025 https://archive.is/p9VB8
Hamas tatilde, tatil sırası sıra Husilerde.
YanıtlaSilhttps://ahmetdursunarsivi.blogspot.com/2024/12/hamas-tatilde-tatil-sras-sra-husilerde.html