11 Ocak 2016 Pazartesi

Ey Türk halkı, Yeni Anayasa ve seçimlerde "öz kızına tecavüzü oylayacağını" anladın mı?



Şimdiye kadar bu fetvayı verenler neden bulunamadı?



Bulunmadığı gibi, protesto eden kadınlar şiddete maruz kaldı.

Ne yani mı demeliydi? 

"Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Diyanet işleri, yan gelip yatma yeri midir?"

Peki sesiz kalan türbanlı bacılar, hükümet yetkilileri, milletin vekiller, vs... neredeler?

Tek dertleri KaçAK Saray'ı korumak ve kollamak mıdır?

Aradan kaç gün geçmesine rağmen neden sessiz, tepkisiz kalınıyor?

Hepsinden önemlisi yayınlamışlardı, şimdi o Emine Hanım'a ve onun nezdinde diğer kadınlara sormak lazım.


 Unutmamalıyız ki, hem Başbakanın hem Cumhurbaşkanının kız çocukları vardır.



Şimdi neden çıkıp da aynı tarzda video yayınlamayı düşünmüyorlar, yoksa düşünüyorlar mı?



Buna sessiz kalanlar iki nedenle sessiz kalabilirler.



Ya korktukları için ya umduklar için.



Zira "öz kızın sana helal" diyen birinde hala edep aramak, benim akıl ve ahlak sınırlarımı aşmış durumdadır.



Kimse kusura bakmasın ama bu söylem ahlaksızlığı da, şerefsizliği de aşmış durumda.



Tayyip Efendi'ye yan bakanı, anasının koynuna kaçsa bulan devlet, kaç gündür ne yapmaktadır?



Üstelik rakı içen biri olarak, alkole verdiğim vergilerimden maaş alan Müslüman cambazlar, kime hizmetçilik etmektedir?



Sessiz kalınacağını sanıyorlarsa yanılıyorlar.



Zaten hep bu nedenle onlar pisliğin içinde yüzmüyorlar mı?



Gelecek seçimlerde, Anayasa oylamasında ırzımızı, namusumuzu oylayacağımızın artık farkına varmalıyız.



Ey Türk halkı unutma ki, bu namusuz yoksunlarını bulup çıkartmazlarsa, bu pisliğe göz yumanlar sizlerden Yeni Anayasa ve seçimlerde "öz kızına tecavüzü oylattıracağını" artık görmelisin.



Bakarsınız bir madde ilave ederek, "öz kızınıza tecavüzü oyluyor musunuz" sorusunu da ekleyebilirler, neden olmasın ki?



Ne de olsa TBMM'den tık yok, halktan da tık çıkmazsa, test başarıyla sonuçlanmış, sadece referanduma götürülmesi kalmış olmaz mı?



Ey Türk halkı, 


Oslo'yu görmezden geldin, 17/25'i görmezden geldin, Kürdistan kurulsun diye sarf edilen çabaları görmezden geldin, Orta Doğu'da salt Müslüman nüfustan oluşan 2 milyondan fazla insanın öldürülmesini görmezden geldin, IŞİD denen şerefsizlerin İslam'ı ayaklar altına aldığını görmezden geldin, ancak Muhammed'in karikatürünü yaptılar diye dünyayı ayağa kaldırmayı bilirken, şimdi sıra sana geldi.



Tekrar söylüyorum, yakında "Yeni Anayasa" adıyla ana sunacakları şey, Diyanet'in "Öz kızına şehvet duyabilirsin" sözünü onaylatma olacağını asla unutma.


Neden mi?





Çünkü bunu protesto eden kadınları, devlet gücünü ele geçirenler döverek, şiddet uygulayarak susturmuşlardır.



İç savaş çıkartamayanlar, bütün yolları denemektedirler, unutma.





Atatürk' ihanet edersen, sonunda bunları da göreceğini en baştan söylemiştik.





Tüm bunlarda neden ısrarcıyım, neden aşırı tepki vermekteyim?



Çünkü kendi söylemlerine göre, iman ettikleri kitapları ne diyor?



BAKARA SURESİ: 179 Ey aklı ve gönlü işleyenler, kısasta sizin için hayat vardır. Bu sayede korunmanız umulmaktadır.

Allah'ın ırzına geçenlerle iş birliği yapılamaz.


 


AKİT gazetesi buna acaba cevaz mı vermektedir ki, suspus olmuştur?


Türk halkı, artık silkelenme zamanın gelmiştir.


Gaflet ve delalet uykusundan imdi uyanmayacaksan, tarihin çöplüğündeki yerini almaya hazır ol.


"Ya istiklal ya ölüm… İşte halâs-ı hakiki isteyenlerin parolası bu olacaktır."
Gazi Mustafa Kemal



Bu olayın failleri bulunup cezalandırılıncaya, doğduklarına pişman edilinceye kadar, olayın takipçisi olmalıyız.


Saygılar...

12.01.2016

A. Dursun



Bence videodaki konuşmayı dinlemelisiniz.







Medyadaki az sayıdaki tepkilerden biri de Mustafa Mutlu'dan gelmiş.

Yaklaşık 150 bin din adamı neden susuyor başlığında şöyle söylüyor.



Adaletsiz Adalet Bakanı Bekir Bozdağ dün sosyal medyadan öyle bir açıklama yaptı ki; sadece insanlığa, gerçek Müslümanlığa değil; kendi aklına bile ihanet etti... 

Tabii; varsa!

Öz kızını öperken şehvet duymanın nikaha etkisi olur mu?” sorusuna verdiği skandal yanıtla tartışma yaratan...

Ensesti teşvik eden...

Sapıklığa çanak tutan...

Dünyaya karşı yüzümüzü kızartan...

Bütün gerçek Müslümanların başını önlerine eğdiren... 

Diyanet İşleri Başkanlığı’na sahip çıktı!

.../...

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu verdiği fetvada bir babanın öz kızını öperken şehvet duyabileceğini onayladı.

Sapıklığın önünü açtı.

Uluslararası toplumda, yüzümüzün kızarmasına neden oldu!

“Yüksek” Adalet Bakanı’nın “Tepki gösterenler, Diyanet’i itibarsızlaştırmak isteyen alçaklardır” demesine rağmen kıyamet koptu; herkes tepki gösterdi.

Ne acıdır; sadece ilahiyatçılar ve din adamları sustu.

Bir tek onlar “gerçekleri” söyleyemedi, yanlışa “Yanlış” diyemedi!





Sapık deyince bozuluyorlar. Bakın bakalım, sapık mı, değiller mi? 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder