Kadınlar
BAKARA
SURESİ: 49 Sizi Firavun hanedanından
kurtardığımızı da hatırlayın. Hani, onlar size azabın en çirkiniyle kötülük
ediyorlardı: Erkek çocuklarınızı boğazlıyorlar, kadınlarınıza
hayasızca davranıyorlar/kadınlarınızın rahimlerini
yokluyorlar/kadınlarınızı hayata salıyorlardı. İşte bunda
sizin için, Rabbinizden gelen büyük bir ıstırap ve imtihan vardı.
BAKARA SURESİ: 187 Oruç gecesi kadınlarınıza
cinsel yaklaşım size helal kılınmıştır. Onlar sizin için giysidir/eştir, siz de
onlar için giysisiniz/eşsiniz. Allah sizin öz benliklerinize yazık etmekte
olduğunuzu bilmiş, tövbelerinizi kabul edip sizi affetmiştir. Artık şimdi
onlara yaklaşın ve Allah'ın sizin için yazdığı şeyi arayın. Tan yerinin beyaz
ipliği siyah ipliğinden sizce seçilinceye kadar yiyin için; sonra da orucu gece
oluncaya değin tamamlayın. Mescitlerde itikâfta bulunduğunuz sırada
zevcelerinizle cinsel temas kurmayın. İşte bunlar Allah'ın yasaklarıdır,
bunlara yaklaşmayın. Allah, ayetlerini insanlara işte böyle açıklar ki
korunabilsinler.
BAKARA SURESİ: 221 Müşrik kadınlarla,
onlar iman edinceye kadar evlenmeyin. Özgürlüğünden yoksun inanmış bir kadın,
müşrik bir kadından -müşrik kadın sizin hoşunuza gitse de- çok daha hayırlıdır.
Müşrik erkeklerle de onlar iman edinceye kadar nikâhlanmayın. İnanmış bir köle,
müşrik bir erkekten -o hoşunuza gitse de- çok daha hayırlıdır. Bu müşrikler
sizleri ateşe çağırır. Allah ise sizi, izniyle cennete ve affa çağırır. Ve
ayetlerini insanlara açık açık bildirir ki, düşünüp öğüt alabilsinler.
BAKARA SURESİ: 222 Sana âdet halini de sorarlar. De ki:
"O, insana rahatsızlık veren bir haldir. Hayızlı oldukları sırada kadınlardan
uzak durun ve onlar temizleninceye kadar kendilerine yaklaşmayın. İyice
temizlendiklerinde, Allah'ın emrettiği yerden onlara gidin." Şu bir gerçek
ki Allah, çok tövbe edenleri sever, iyice temizlenenleri de sever.
BAKARA SURESİ: 223 Kadınlarınız sizin
tarlanızdır. O halde tarlanıza dilediğiniz şekilde varın. Öz benlikleriniz için
önceden bir şeyler gönderin. Allah'tan sakının ve bilin ki, O'na mutlaka
ulaşacaksınız. İman sahiplerine müjde ver.
BAKARA SURESİ: 226 Kadınları hakkında îlâ
yapanlar/yaklaşmamaya yemin edenler için dört ay bekleme vardır. Eğer o süre
içinde eşlerine dönerlerse Allah bağışlayan, merhamet edendir.
BAKARA SURESİ: 228 Boşanmış kadınların
kendi başlarına üç âdet ve temizlenme süresi beklerler. Eğer Allah'a ve âhiret
gününe inanmakta iseler, Allah'ın onların rahimlerinde yarattığını saklamaları
kendilerine helal olmaz. Kocaları, bu süre içinde herhangi bir şekilde barışmak
isterlerse eşlerini geri almaya herkesten daha çok hak sahibidirler. Kadınlar,
örfe uygun biçimde, sorumluluklarına benzer hakları da vardır. Erkeklerin kadınlar
üzerinde bir derece farkı vardır. Allah Azîz'dir, Hakîm'dir.
BAKARA SURESİ: 231 Kadınları boşadığınızda,
bekleme sürelerini tamamladılar mı ya onları örfe uygun olarak tutun yahut da
örfe uygun olarak serbest bırakın. Onları, zulmetmeniz için, zararlarına bir
biçimde, tutmayın. Bunu yapan, öz benliğine zulmetmiş olur. Allah'ın ayetlerini
eğlence aracı yapmayın. Allah'ın üzerinizdeki nimetini ve kendisiyle size öğüt
vermek için indirdiği Kitap'ı ve hikmeti hatırlayın. Allah'tan korkun ve bilin
ki, Allah herşeyi çok iyi bilmektedir.
BAKARA SURESİ: 232 Kadınları boşadığınız zaman
bekleme sürelerini tamamladıklarında, kendi aralarında örfe uygun olarak anlaşmışlarsa
eski kocalarıyla nikâhlanmaları hususunda onlara engel çıkarmayın. Bu, sizin
Allah'a ve âhiret gününe inanmış olanınıza verilen öğüttür. Bu sizin için daha
isabetli ve daha temizdir. Allah bilir ama siz bilmezsiniz.
BAKARA SURESİ: 235 İddet bekleyen kadınlara
evlenme isteğinizi dolaylı yoldan anlatmanızda veya böyle birşeyi içinizde
saklamanızda sizin için hiçbir günah yoktur. Allah bilmiştir ki, siz onları
mutlaka anacaksınız, unutmayacaksınız. Bu sırada onlarla, örfün normal göreceği
sözlerle konuşma dışında gizli bir buluşma için anlaşmayın. Ve zorunlu olan
süre doluncaya kadar nikâhı bağlamaya girişmeyin. Bilin ki, Allah,
benliklerinizin içindekini bilir. O'ndan sakının. Ve bilin ki, Allah çok
affedicidir, çok yumuşak davranışlıdır.
BAKARA SURESİ: 236 Kendilerine dokunmadan veya onlar için
herhagi bir mehir belirlemeden kadınları boşamanızda sizin
için günah yoktur. Ancak onları nimetlendirin. İmkânları geniş olan kendi
gücünde yapar bunu, imkânları sınırlı olan da kendi gücünde yapar. Örfe uygun
bir nimetlendirme... Güzel düşünüp güzel davrananlar üzerine bir borç...
BAKARA SURESİ: 237 Bir mehir belirlemişseniz ve kadınları
hiç dokunmadan boşamışsanız, kesiştiğiniz mehirin yarısını verin. Ancak kadınların
vazgeçmesi ile, nikâh bağı elinde bulunan erkeğin durumu müstesna. Erkekler
olarak sizin vazgeçmeniz takvaya daha yakındır. Aranızdaki lütufkârlık farkını
unutmayın. Allah, yapmakta olduklarını en iyi şekilde görmektedir.
BAKARA SURESİ: 241 Boşanmış kadınlar
için örfe uygun bir geçim imkânı sağlanması Allah'tan korkanlar üzerine bir
borçtur.
ALİ İMRAN SURESİ
: 14 Kadınlara,
oğullara, altın ve gümüşten oluşturulmuş yığınlara, salma atlara, davarlara ve
ekinlere tutkunlukların sevgisi, insanlar için süslenip püslenmiştir. Tüm
bunlar geçici-iğreti hayatın nimetidir. Allah'a gelince, varılacak yerin en
güzeli onun yanındadır.
ALİ İMRAN SURESİ
: 42 Bir de melekler şöyle demişlerdi:
"Ey Meryem, Allah seni seçti. Seni tertemiz kıldı ve seni âlemlerin kadınları
üstüne yüceltti."
ALİ İMRAN SURESİ
: 61 Sana ilimden bir nasip geldikten
sonra, hak konusunda seninle tartışana de ki: "Gelin; oğullarımızı ve
oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı,
öz benliklerimizi ve öz benliklerinizi çağıralım, mübâhele edelim de Allah'ın
lanetini yalancılar üzerine salalım."
NİSA SURESİ : 1 Ey insanlar! Sizi bir tek canlıdan yaratan,
ondan eşini vücuda getiren ve o ikisinden birçok erkekler ve kadınlar
üreten Rabbinize karşı gelmekten sakının. Adını anarak birbirinizden dilekler
dilediğiniz Allah'tan korkun. Rahimlerin haklarına saygısızlıktan da sakının.
Şu bir gerçek ki Allah, Rakîb'dir, sizin üzerinizde sürekli ve titiz bir
gözetleyicidir.
NİSA SURESİ : 3 Yetimler konusunda adaleti
koruyamayacağınızdan korkarsanız, sizin için temiz kılınan kadınlardan
ikişer, üçer, dörder nikâhlayın. Eğer bu durumda adaleti gözetemeyeceğinizden
korkarsanız, bir tek kadınla yahut yeminlerinizin/sağ ellerinizin sahip
olduklarıyla yetinin. İşte bu, haksızlığa sapmamanız için en uygun yoldur.
NİSA SURESİ : 4 Kadınlara mehirlerini nazik
ve cömert bir şekilde örf ve çevrenin kabullerine uygun olarak verin. Eğer
ondan birazını kendileri kişisel istekleriyle size sunmuşlarsa artık onu
içinize sine sine yiyin.
NİSA SURESİ : 7 Ana-baba ve akrabanın geriye bıraktığından
erkeklere bir pay vardır. Ana-baba ve akrabanın geriye bıraktığından -onun
azından da çoğundan da- farz kılınmış bir nasip olarak kadınlara
da bir pay vardır.
NİSA SURESİ : 15 Kadınlarınızdan
eşcinsellik/sevicilik yapanlara karşı içinizden dört tanık getirin; eğer
tanıklık ederlerse o kadınları, ölüm canlarını
alıncaya ya da Allah kendileri için bir yol açıncaya kadar evlerde tutun.
NİSA SURESİ : 19 Ey iman edenler! Kadınlara,
zor ve baskı kullanarak mirasçı olmanız size helal olmaz. Kendilerine vermiş
bulunduğunuz şeylerin bir kısmını çarpıp götürmek için onları sıkıştırmanız da
helal değildir. Kanıta bağlanmış bir fuhuş yapmaları hali müstesna. Onlarla iyi
ve güzel geçinin. Onlardan tiksindinizse olabilir ki, siz bir şeyi çirkin
bulursunuz da Allah, ona çok hayır koymuş olur.
NİSA SURESİ : 22 Geçmişte kalanlar hariç, babalarınızın
nikâhlamış olduğu kadınlarla evlenmeyin. Böyle bir şey açık bir
edepsizlik, nefret gerektiren bir kötülüktür. Çirkin bir yoldur bu.
Geçmişte kalan babalarımızın nikâhlısı kim olur?
Eğer yeni evlilik yapmışsa örneğin ikinci evliliğini o zaman geçmişte kalan öz annem olur.
Yani babalarınızın nikâhlamış olduğu kadınlarla evlenmeyin ama geçmişte olan (öz annem) bu kuraldan hariç tutuluyor.
Başka ifadeyle öz annemle nikâhlanabiliyorum.
Ya tanrı kafayı yemiş ya da bu metinleri yazanlar…
Diyelim benim lisanım, anlayışım kıttır, o zaman birisi buyursun bana bunu anlatsın.
Geçmişte kalan babalarımızın nikâhlısı kim olur?
Eğer yeni evlilik yapmışsa örneğin ikinci evliliğini o zaman geçmişte kalan öz annem olur.
Yani babalarınızın nikâhlamış olduğu kadınlarla evlenmeyin ama geçmişte olan (öz annem) bu kuraldan hariç tutuluyor.
Başka ifadeyle öz annemle nikâhlanabiliyorum.
Ya tanrı kafayı yemiş ya da bu metinleri yazanlar…
Diyelim benim lisanım, anlayışım kıttır, o zaman birisi buyursun bana bunu anlatsın.
NİSA SURESİ : 23 Size, şu kadınlarla
evlenmek haram kılınmıştır: Analarınız, kızlarınız, kız kardeşleriniz,
halalarınız, teyzeleriniz, erkek kardeş kızları, kız kardeş kızları, sizi emziren
süt anneleriniz, süt kız kardeşleriniz, karılarınızın anneleri, kendileriyle
birleştiğiniz hanımlarınızdan doğmuş olup evlerinizde oturan üvey kızlarınız
-eğer anneleriyle birleşmemişseniz o takdirde sizin için bir günah yoktur- ve
sulbünüzden gelen oğullarınızın karıları. İki kız kardeşi birlikte almanız da
haram kılınmıştır. Eskide kalanlar müstesna. Allah çok affedici, çok
merhametlidir.
NİSA SURESİ : 24 Harpte elinize geçmiş kadınlar
hariç olmak üzere, nikâhlı kadınlarla evlenmeniz de
haram kılınmıştır. Bu, üzerinize Allah'ın yazdığıdır. Bunlar dışındakileri,
mallarınızı vererek almanız; şunu bunu dost tutmayarak iffetli yaşamanız, zina
etmemeniz şartıyla size helal kılınmıştır. Kendilerinden nimetlendiğiniz kadınların
mehirlerini onlara bir hak olarak verin. Mehir kesişmeden sonra karşılıklı
hoşnutluğa bağlı hallerde üzerinize günah yoktur. Allah, her şeyi bilir, tüm
hikmetlerin sahibidir.
NİSA SURESİ : 25 İnanmış hür kadınları nikâhlama
genişliğine gücü yetmeyeniniz, ellerinizin altındaki genç, mümin köle
kızlarıdan biriyle evlensin. Allah sizin imanınızı daha iyi bilir. Hep
birbirinizdensiniz. O halde onları, ailelerinin izniyle nikâhlayın. Gizli dost
edinmeyerek, zinadan uzak kalarak, iffetli hanımlar olmaları şartıyla onların
mehirlerini örfe uygun bir biçimde verin. Evliliğe geçtikten sonra bir fuhuş
yaparlarsa onlara, hür kadınlara uygulanan cezasının
yarısı uygulanacaktır. Bu, köle ile evlenme yolu, günaha ve sıkıntıya girmekten
korkanınız içindir. Sabretmeniz sizin için daha hayırlıdır. Allah çok affedici,
çok merhametlidir.
NİSA SURESİ : 32 Allah'ın, bir kısmınıza bir kısmınızdan
farklı olarak lütfettiği şeyleri isteyip durmayın. Erkeklere kendi
kazandıklarından bir pay var; kadınlara da kendi
kazandıklarından bir pay var. Allah'tan, O'nun lütfunu isteyin! Allah, her şeyi
iyice bilmektedir.
NİSA SURESİ : 34 Erkekler; kadınları
gözetip kollayıcıdırlar. Şundan ki, Allah, insanların bazılarını bazılarından
üstün kılmıştır ve erkekler mallarından bol bol harcamışlardır. İyi ve temiz kadınlar
saygılıdırlar; Allah'ın kendilerini koruduğu gibi, gizliliği gereken şeyi
korurlar. Sadakatsizlik ve iffetsizliklerinden korktuğunuz kadınlara
önce öğüt verin, sonra onları yataklarında yalnız bırakın ve nihayet onları
evden çıkarın/bulundukları yerden başka yere gönderin! Bunun üzerine size
saygılı davranırlarsa artık onlar aleyhine başka bir yol aramayın. Allah çok
yücedir, sınırsızca büyüktür.
NİSA SURESİ : 43 Ey iman edenler! Sarhoşken, ne
söylediğinizi bilinceye kadar, cünüpken de -yolculuk halinde olmanız müstesna-
boy abdesti alıncaya kadar namaza/duaya yaklaşmayın. Eğer hastalanırsanız yahut
yolculuk halinde bulunursanız yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara
dokunmuşsanız, bütün bu durumlarda su da bulamamışsanız, temiz bir toprakla
teyemmüm edin. Yani yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin. Allah Afüvv'dür,
günahları affeder, Gafûr'dur, hataları bağışlar.
NİSA SURESİ : 75 Size ne oluyor da Allah yolunda ve
"Ey Rabbimiz bizi, halkı zulme sapmış şu kentten çıkar; katından bize bir
dost gönder, katından bize bir yardımcı gönder!" diye yakaran mazlum ve
çaresiz erkekler, kadınlar, yavrular için savaşmıyorsunuz!
NİSA SURESİ : 98 Kadınlardan, erkeklerden,
yavrulardan hiçbiri beceri gösteremeyen, hiçbir yol bulamayanların durumu
farklıdır.
NİSA SURESİ : 127 Senden kadınlar
hakkında fetva soruyorlar. De ki: "Onlar hakkında fetvayı size Allah
veriyor." Yazılmış hakları olanı kendilerine vermeyip de kendileriyle
nikâhlanmak istediğiniz kadınların yetimleri
hakkında, ezilip horlanan çocuklar hakkında, yetimler için adaleti yerine
getirmeniz hakkında. Kitap'ta olup da yüzünüze karşı okunan şeyler var. Hayır
olarak yaptığınız her şeyi Allah, hakkıyla bilmektedir.
NİSA SURESİ : 129 Tutkunluk derecesinde isteseniz de kadınlar
arasında adaleti sağlamaya asla güç yetiremezsiniz. O halde tam bir eğilimle
bir yana yönelip de öbürünü askıdaymış gibi bırakmayın. Barışı esas alıp sakınırsanız,
Allah çok affedici, çok merhametli olacaktır.
MAİDE SURESİ : 5 Bugün size bütün temiz nimetler helal
kılındı. Kendilerine kitap verilmiş olanların yemekleri size helaldir. Sizin
yemekleriniz de onlara helaldir. Mümin kadınların iffetlileriyle, sizden
önce kendilerine kitap verilmiş olanların iffetli hanımları da mehirlerini
verdiğiniz takdirde; iffetinizi korumanız, zinadan uzak kalmanız ve şunu-bunu
dost tutmamanız şartıyla size helaldir. İmanı tanımayıp nankörlük edenin ameli
boşa gitmiştir. Ve o, âhirette de hüsrana uğrayanlardandır.
MAİDE SURESİ : 6 Ey iman sahipleri! Namaza/duaya duracağınız
zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin
ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice
temizlenin! Hasta yahut yolculuk halinde iseniz yahut biriniz tuvaletten
gelmişse yahut kadınlara dokunmuş da su bulamamışsanız temiz
bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinizi ve ellerinizi ondan meshedin. Allah
size zorluk çıkarmak istemiyor. Ancak sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini
tamamlamak istiyor ki, şükredebilesiniz.
EN'AM SURESI : 139 Şunu da söylediler: "Şu hayvanların
karınlarındakiler erkeklerimize özgülenmiştir; kadınlarımıza
haramdır. Yavru ölü doğarsa kadın-erkek hepsi onda hak sahibidir." Bu
nitelendirmeleri yüzünden Allah cezalarını verecektir. Hakîm'dir O, Alîm'dir.
A'RAF SURESI: 81 "Siz, kadınları
bırakıp şehvetiniz yüzünden erkeklere gidiyorsunuz. Doğrusu siz sınır tanımayan
bir topluluksunuz."
A'RAF SURESI: 127 Firavun kavminin kodamanları dediler ki:
"Mûsa'yı ve toplumunu, yeryüzünü fesada verip seni ve ilahlarını terk
etsinler diye mi bırakıyorsun?" Dedi ki Firavun: "Biz onların
oğullarını öldürüp kadınlarını diri bırakacağız/kadınlarının
rahimlerini yoklayıp çocuk alacağız/kadınlarına utanç duyulacak
şeyler yapacağız. Üstlerine sürekli kahır yağdıracağız."
A'RAF SURESI: 141 Şunu da hatırlayın: Sizi Firavun
hanedanından kurtarmıştık. Size azabın en kötüsü ile işkence ediyorlardı:
Oğlanlarınızı katlediyorlar, kadınlarınıza hayasızca
davranıyorlar/kadınlarınızın rahimlerini yokluyorlar/kadınlarınızı
hayata salıyorlardı. Bunda sizin için Rabbinizden gelmiş büyük bir imtihan
vardı.
TEVBE SURESİ : 67 İkiyüzlülerin erkekleri de kadınları da
birbirinin aynıdır: Kötülüğe özendirirler, iyilikten alıkoyarlar, harcamamak
için ellerini sıkarlar. Onlar Allah'ı unuttular, Allah da onları unuttu.
İkiyüzlüler, yoldan sapmışların ta kendileridir.
TEVBE SURESİ : 71 Mümin erkeklerle mümin kadınlar birbirlerinin
dostlarıdır. İyilik ve güzelliği belirlenene özendirirler, kötülük ve
çirkinliği belirlenenden sakındırırlar. Namazı/duayı yerine getirirler, zekâtı
verirler. Allah'a ve resulüne itaat ederler. Allah bunlara rahmet edecektir.
Allah Azîz'dir, Hakîm'dir.
TEVBE SURESİ : 72 Allah, mümin erkeklerle mümin kadınlara,
altından ırmaklar akan cennetler vaat etmiştir. Sürekli kalacaklardır orada.
Adn cennetlerinde de tertemiz barınaklar vaat etmiştir. Allah'ın bir hoşnutluğu
ise hepsinden büyüktür. İşte budur o büyük başarı/o büyük kurtuluş.
TEVBE SURESİ : 87 Geride kalan kadınlarla
beraber olmayı yeğlediler. Kalpleri üzerine mühür basılmıştır. Artık anlayıp
kavrayamazlar.
TEVBE SURESİ : 93 Ancak şu kimseler aleyhine yol vardır:
Zengin oldukları halde senden izin isterler. Arkada kalan kadınlarla
beraber oturmaya razı olmuştur bunlar. Ve Allah, kalplerine mühür basmıştır,
artık bilemezler.
YÛSUF SURESI: 30 Şehirde bazı kadınlar şöyle
konuştular: "Azîz'in karısı, genç uşağının nefsinden gönlünü eğlendirmek
istemiş. Aşktan yüreğinin zarı delinmiş. Öyle anlıyoruz ki, kadın tam bir
çılgınlığa düşmüş."
YÛSUF SURESI: 34 Rabbi onun duasını kabul etti de kadınların
tuzaklarını ondan uzaklaştırdı. Her şeyi duyar O, her şeyi bilir.
YÛSUF SURESI: 50 Kral: "Bu yorumu yapanı bana
getirin!" dedi. Elçi kendisine gelince, Yûsuf dedi ki: " Rab
edindiğin kişiye dön de sor bakalım, o ellerini kesen kadınların
derdi neydi? Rabbim, o kadınların hilelerini çok iyi
bilmektedir."
İBRAHİM SURESİ : 6 Mûsa'nın, kendi toplumuna şöyle dediği
zamanı da hatırla: "Allah'ın üzerinizdeki nimetini anın! Hatırlayın ki,
sizi Firavun'un hanedanından kurtarmıştı. Onlar size azabın en kötüsüyle acı
çektiriyorlar, erkek çocuklarınızı boğazlıyorlar, kadınlarınıza
hayasızca davranıyorlar/kadınlarınızın rahimlerini
yokluyorlar/kadınlarınızı hayata salıyorlardı. İşte bunda
sizin için Rabbinizden gelen çok büyük bir deneme ve ıstırap vardır."
NUR SURESİ : 4 İffetli kadınlara
iftira atıp da dört tanık getirmeyenlere gelince, onlara hemen seksen vuruş
vurun. Ve onların tanıklıklarını asla kabul etmeyin. Onlar, sapmışların ta
kendileridir.
NUR SURESİ : 23 O
bir şeyden habersiz iffetli mümin kadınlara iftira atanlar, dünyada da âhirette
de lanete çarptırılmışlardır. Büyük bir azap vardır onlar için.
NUR SURESİ : 26
Murdar karılar murdar erkeklere, murdar erkekler de murdar karılara... Temiz kadınlar temiz erkeklere,
temiz erkekler de temiz kadınlara... Bunlar, ötekilerin söylediklerinden arınmışlardır. Bunlar
için bir bağışlanma ve bol bir rızık vardır.
NUR SURESİ : 31
Mümin kadınlara da söyle: Bakışlarını yere indirsinler. Cinsel
organlarını/ırzlarını korusunlar. Süslerini/zînetlerini, görünen kısımlar
müstesna, açmasınlar. Örtülerini/başörtülerini göğüs yırtmaçlarının üzerine
vursunlar. Süslerini şu kişilerden başkasına göstermesinler: Kocaları yahut
babaları yahut kocalarının babaları yahut oğulları yahut kocalarının oğulları
yahut kardeşleri yahut erkek kardeşlerinin oğulları yahut kız kardeşlerinin
oğulları yahut kendi kadınları yahut ellerinin altında bulunanlar yahut ihtiyaç içinde olmayan
erkeklerden kendilerinin hizmetinde bulunanlar yahut kadınların kaygı duyulacak
yerlerini henüz anlayacak yaşa gelmemiş çocuklar. Süslerinden, gizlemiş
olduklarının bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler, Allah'a
topluca tövbe edin ki kurtuluşa erebilesiniz!
NUR SURESİ : 60
Artık nikâh arzuları kalmamış, hayızdan ve evlattan kesilen kadınların, süslerini
göstermek için ortalıkta dolaşmamaları şartıyla dış giysilerini bırakmalarında
kendileri için bir günah yoktur. Ama sakınmak için titiz davranmaları, onlar
için daha hayırlıdır. Allah, her şeyi işitir, her şeyi bilir.
NEML SURESI : 55
"Siz, şehvetinizi tatmin için kadınları bırakıp da erkeklere mi
gidiyorsunuz? Doğrusu siz cehalete saplanmış bir topluluksunuz."
KASAS SURESI : 4
Gerçek şu: Firavun o yerde egemenlik kurmuş ve ora halkını gruplara ayırmıştı.
Onlardan bir topluluğu horlayıp eziyordu: Bu topluluğun erkek çocuklarını
boğazlıyor, kadınlarına hayasızca davranıyor/kadınların rahimlerini yokluyor/kadınlarını hayata
salıyordu. O gerçekten fesadı yayanlardandı.
KASAS SURESI : 12
Biz daha önce ona, süt emziren kadınları haram kılmıştık. Bu sırada kızkardeşi dedi ki:
"Onun bakımını sizin için üstlenecek, onu eğitip öğretmeyi yüklenecek bir
ev halkını size tanıtayım mı?"
KASAS SURESI : 25
Tam o sırada kadınlardan biri, utangaç bir tavırla yürüyerek ona geldi. Dedi:
"Babam, bizim için yaptığın sulamaya karşılık sana birşeyler vermek üzere
seni çağırıyor." Mûsa gelip ihtiyara hikâyeyi anlatınca, o dedi ki:
"Korkma, artık zalimler topluluğundan kurtuldun."
KASAS SURESI : 26 Kadınlardan biri şöyle
dedi: "Babacağım, ücretle tut onu. Her halde ücretle çalıştırdıklarının en
hayırlısı olacak; güçlü, güvenilir biri."
AHZAB SURESİ : 32
Ey peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer korunup takvaya
sarılıyorsanız sözü kırıtarak söylemeyin ki, kalbinde maruz bulunan biri ümide
kapılmasın. Örfe uygun söz söyleyin.
AHZAB SURESİ : 35
Allah şu kişiler için bir affediş ve büyük bir ödül hazırlamıştır: Müslüman
erkekler, Müslüman kadınlar, mümin erkekler, mümin kadınlar, itaat eden erkekler, itaat eden kadınlar, özü-sözü doğru
erkekler, özü-sözü doğru kadınlar, sabreden erkekler, sabreden kadınlar, Allah korkusuyla ürperen erkekler,
Allah korkusuyla ürperen kadınlar, sadaka veren erkekler, sadaka veren kadınlar, oruç tutan
erkekler, oruç tutan kadınlar, ırz ve iffetlerini koruyan erkekler, ırz ve iffetlerini koruyan kadınlar, Allah'ı çok anan
erkekler, Allah'ı çok anan kadınlar.
AHZAB SURESİ : 37
Hani sen Allah'ın nimetlendirdiği, senin de lütufta bulunduğun kişiye
"Eşini yanında tut, Allah'tan kork!" diyordun ama, Allah'ın
açıklayacağı bir şeyi de içinde saklıyordun; insanlardan çekiniyordun. Oysaki
kendisinden korkmana Allah daha layıktır. Zeyd o kadından ilişiğini kesince onu
sana nikâhladık ki, evlatlıkları eşleriyle ilişkilerini kestiklerinde, müminler
için o kadınlarla evlenmede bir güçlük olmasın. Zaten Allah'ın emri yerine
getirilmiştir.
AHZAB SURESİ : 49
Ey iman edenler! Mümin kadınları nikâhlayıp da kendilerini, onlara dokunmadan boşarsanız, sizin
belirleyeceğiniz bir iddet boyunca onları bekletme hakkınız yoktur. O halde,
böyle durumlarda onları nimetlendirin ve kendilerini güzelce serbest bırakın.
AHZAB SURESİ : 52
Bundan sonra sana artık başka kadınlar helal olmaz. Bunları, başka eşlerle değiştirmek de
-onların güzellikleri hoşuna gitse bile - helal olmaz. Elinin sahip
olabilecekleri müstesna. Allah her şey üzerinde bir Rakîb'dir, her şeyi
gözetlemektedir.
AHZAB SURESİ : 55
Peygamber'in hanımlarına; babaları, oğulları, kardeşleri,erkek kardeşlerinin
oğulları, kızkardeşlerinin oğulları, hizmetindeki kadınlar ve anlaşmalarıyla
sahip olduklarından ötürü hiçbir günah yoktur. Allah'tan korkun, ey Peygamber
hanımları! Kuşkusuz, Allah her şeye tanıklık etmektedir.
AHZAB SURESİ : 58
Mümin erkeklerle mümin kadınları, yapmadıkları bir şeyden dolayı rahatsız edenler, bir iftira ve
açık bir günah yüklenmişlerdir.
AHZAB SURESİ : 59
Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle, dış giysilerini üzerlerine
alsınlar. Bu, onların tanınmaları ve incitilmemeleri için çok daha uygun bir
yoldur. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
AHZAB SURESİ : 73
Bunun böyle olması, Allah'ın; ikiyüzlü erkeklerle ikiyüzlü kadınlara, şirke sapmış
erkeklerle şirke sapmış kadınlara azap etmesi, mümin erkeklerle mümin kadınların tövbelerini
kabul etmesi içindir. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
MÜMİN SURESİ : 25
Mûsa, katımızdan hakkı onlara getirince, şöyle dediler: "Onunla beraber
iman edenlerin erkek çocuklarını öldürün, kadınlarını hayata salın/kadınlarına uygunsuzca
davranın/kadınlarının rahimlerini yoklayın!" Ama inkârcıların tuzağı hep boşa
çıkmıştır.
MUHAMMED SURESİ :
19 Allah'tan başka tanrı olmadığını kuşkusuzca bil! Hem kendi günahın
için hem de mümin erkeklerle mümin kadınlar için af dile. Allah sizin, dönüp
dolaşacağınız yeri de varıp ulaşacağınız yeri de bilir.
FETİH SURESİ : 5
İnanmış erkekleri ve inanmış kadınları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokması içindir
bu. Sürekli kalıcıdırlar orada. Ve onların çirkin davranışlarını örtüp
gizlemesi içindir. İşte bu, Allah katında çok büyük bir kurtuluş ve eriştir.
FETİH SURESİ : 25
Onlar o kişilerdir ki, küfre sapıp sizi Mescid-i Haram'dan geri çevirdiler,
bekletilen kurbanlık hediyelerin, yerlerine ulaşmasına engel oldular. Eğer
kendilerini tanımadığınız için çiğneyeceğiniz ve bu bilgisizlik yüzünden üzüntü
ve kınayışla karşılaşacağınız inanmış erkeklerle inanmış kadınlar olmasaydı, iş
başka türlü olurdu. Böyle olması, Allah'ın, dilediğini rahmetine sokması
içindir. Onlar birbirlerinden ayrılmış olsalardı, inkâra sapanları acıklı bir
azapla cezalandırırdık.
HUCURAT SURESİ : 11
Ey inananlar! Bir topluluk başka bir toplulukla alay etmesin! Olabilir ki, alay
ettikleri topluluk kendilerinden hayırlıdır. Kadınlar da başka kadınlarla alay etmesinler.
Alay ettikleri, kendilerinden hayırlı olabilir. Öz benliklerinizi
ayıplamayın/kendi nefislerinizde ayıplar aramayın; birbinize lakaplar
yakıştırmayın. İmandan sonra sapıklıkla adlanmak ne kötü şeydir! Kim ki tövbe
etmez, işte böyleleri zalimlerdir.
VÂKIA SURESI : 22
Ve genç kadınlar, iri ve siyah gözlü.
VÂKIA SURESI : 35
Biz kadınları da güzel bir biçimde yeniden yaratmış,
HADİD SURESİ : 12
Gün olur, mümin erkeklerle mümin kadınları, ışıkları önlerinde ve sağ
yanlarında koşar görürsün. Şöyle denilir: "Bugün size, altlarından
ırmaklar akan cennetler müjdeleniyor. Sürekli kalıcısınız içlerinde." İşte
büyük başarının ta kendisidir bu.
HADİD SURESİ : 13 O
gün ikiyüzlü erkeklerle ikiyüzlü kadınlar, iman edenlere şöyle derler:
"Bize bakın da ışığınızdan bir parça alalım." Şöyle denir onlara:
"Arkanıza dönün de bir ışık arayın." Nihayet aralarına kapısı olan
bir sur çekilir. İçinde rahmet vardır onun. Dış tarafı ise azap.
HADİD SURESİ : 18
Şu bir gerçek: Sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, bir de Allah'a
güzelce borç verenler için karşılıklar kat kat yapılır. Onlar için, onur verici
bir ödül de vardır.
MÜCADİLE SURESİ : 2
İçinizden, kadınlarına zıhar edenlerin, o kadınlar anneleri değildir. Onların anneleri
ancak kendilerini doğuran kadınlardır. Böyleleri, kabul edilemez bir söz ve boş bir lakırdı
sarf ediyorlar. Bununla birlikte Allah, gerçekten çok affedici, çok
bağışlayıcıdır.
MÜCADİLE SURESİ : 3
Kadınlarına zıhar edip
sonra sarf etmiş oldukları söze geri dönenler, ilişkiye girmelerinden önce,
özgürlüğünü yitirmiş bir benliği özgürlüğüne kavuşturacaklardır. İşte size
yöneltilen öğüt budur. Allah, yapıp etmekte olduklarınızdan gereğince
haberdardır.
MÜMTEHİNE SURESİ :
10 Ey iman sahipleri! Mümin kadınlar hicret ederek size geldiklerinde
onları imtihan edin. Allah onların imanlarını daha iyi bilir ya! Eğer onların
mümin hanımlar olduklarını anlarsanız, onları kâfirlere döndürmeyin. Ne bu
mümin kadınlar o kâfirlere helaldir ne de o kâfirler bunlara helaldir. Bu kadınlar için harcadıklarını
o kâfirlere geri verin. Mehirlerini kendilerine verdiğiniz takdirde, bu kadınları nikâhlamanızda
sizin için bir sakınca yoktur. Kâfirlerin iffet ve nikâhlarına yapışmayın.
Kâfirlere gitmeyi yeğleyen kadınlar için harcadıklarınızı onlardan geri isteyin; onlar da
size gelen mümin kadınlar için harcadıklarını geri istesinler. Bu, Allah'ın hepinize
buyruğudur. Aranızda hüküm veriyor. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.
MÜMTEHİNE SURESİ :
11 Eğer, kâfirler tarafına geçmiş eşleriniz yüzünden birşeyleriniz inkârcılara
gider, sonra da onlardan size kaçan kadınlar yüzünden ödeme sırası size gelirse,
eşleri gitmiş olan müminlere, harcadıkları miktarı verin. Kendisine inandığınız
Allah'tan korkun.
MÜMTEHİNE SURESİ :
12 Ey Peygamber! İnanmış kadınlar sana gelip Allah'a hiçbir şeyi ortak
koşmamaları, hırsızlık etmemeleri, zina etmemeleri, çocuklarını öldürmemeleri,
elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup ortaya sürmemeleri, iyilik ve
güzelliği belirlenmiş bir işte sana isyan etmemeleri hususunda seninle bey'atleşmek
isterlerse, onlarla bey'atleş ve onlar için Allah'tan af dile! Kuşkusuz, Allah
Gafûr'dur, Rahîm'dir.
TALÂK SURESİ : 1 Ey
Peygamber! Kadınları boşadığınız zaman iddetlerine doğru boşayın ve iddeti iyi sayın!
Rabbiniz olan Allah'tan sakının! Onları evlerinden çıkarmayın; onlar da
çıkmasınlar. Apaçık ve belgeli bir yüzsüzlük yapmaları durumu müstesna. İşte
bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Allah'ın sınırlarını çiğneyen kendi benliğine
zulmetmiş olur. Bilemezsin, belki Allah bundan sonra yeni bir iş/oluş ortaya
çıkarır.
TALÂK SURESİ : 2
Sürelerini doldurma noktasına geldiklerinde o kadınları ya örfün gerektirdiği biçimde tutun
yahut da yine örfün gerektirdiği şartlarla onlardan ayrılın. İçinizden adalet
sahibi iki kişiyi de tanık tutun. Tanıklığı Allah için tam bir biçimde yapın.
Allah'a ve âhiret gününe inanan kişiye işte bu şekilde öğüt verilmektedir. Kim
Allah'tan sakınırsa, Allah ona bir çıkış yolu nasip eder.
TALÂK SURESİ : 4
Âdetten kesilen kadınlarınızın iddet bekleme sürelerinde kuşkuya düşerseniz, onların
iddetleri üç aydır. Hiç âdet görmemiş kadınların süreleri de böyledir. Gebe olan kadınların süreleri ise
yüklerini bırakmalarına kadardır. Kim Allah'tan sakınırsa, O ona işinde bir
kolaylık nasip eder.
TALÂK SURESİ : 6 O kadınları, imkânlarınız
ölçüsünde, barındığınız yerin bir kısmında barındırın. Onları baskı altında
tutmak için onlara zarar verme yönüne gitmeyin. Eğen hamile iseler yüklerini
bırakıncaya kadar onlara nafaka verin. Eğer sizin için çocuk emziriyorlarsa,
ücretlerini de verin. Aranızda örfe uygun biçimde konuşup tartışın. Eğer
anlaşmakta zorluk çekerseniz o zaman, doğmuş olan çocuğu baba hesabına başka
bir kadın emzirecektir.
NUH SURESİ : 28
"Rabbim! Beni, anne-babamı, inanmış olarak evime gireni, tüm inanmış erkekleri
ve inanmış kadınları affet! Zalimlerin de sadece helâk ve perişanlığını artır!"
BURUC SURESI : 10
Şu bir gerçek ki, inanan erkeklerle inanan kadınlara işkence edip sonra da tövbe etmemiş
olanlar için, cehennem azabı vardır. Onlar için yangın azabı da vardır.
MATTA: Mat.24: 19 O
günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!
MATTA: Mat.28: 5
Melek kadınlara şöyle seslendi: "Korkmayın! Çarmıha gerilen İsa'yı
aradığınızı biliyorum.
MATTA: Mat.28: 8 Kadınlar korku ve büyük
sevinç içinde hemen mezardan uzaklaştılar; koşarak İsa'nın öğrencilerine haber
vermeye gittiler.
MATTA: Mat.28: 11 Kadınlar daha yoldayken
nöbetçi askerlerden bazıları kente giderek olup bitenleri başkâhinlere
bildirdiler.
MATTA: 23:13-14
Birçok Grekçe elyazması, "Vay halinize, ey din bilginleri ve Ferisiler,
ikiyüzlüler! Bir yandan gösteriş için uzun uzun dua edersiniz, öte yandan dul kadınların malını mülkünü
sömürürsünüz. Bundan ötürü cezanız daha ağır olacaktır" sözlerini de
içerir (bkz. Mar.12:40; Luk.20:47).
MARKOS: Mar.12: 40
Dul kadınların malını mülkünü sömüren, gösteriş için uzun uzun dua eden bu
kişilerin cezası daha ağır olacaktır."
MARKOS: Mar.13: 17
O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!
MARKOS: Mar.15: 40
Olup bitenleri uzaktan izleyen bazı kadınlar da vardı. Aralarında Mecdelli
Meryem, küçük Yakup ile Yose'nin annesi Meryem ve Salome bulunuyordu.
MARKOS: Mar.15: 41
İsa daha Celile'deyken bu kadınlar O'nun ardından gitmiş, O'na hizmet etmişlerdi. O'nunla
birlikte Yeruşalim'e gelmiş olan daha birçok kadın da olup bitenleri izliyordu.
MARKOS: Mar.16: 8 Kadınlar mezardan çıkıp
kaçtılar. Onları bir titreme, bir şaşkınlık almıştı. Korkularından kimseye bir
şey söylemediler.
LUKA: Luk.1: 41-42
Elizabet Meryem'in selamını duyunca rahmindeki çocuk hopladı. Kutsal Ruh'la
dolan Elizabet yüksek sesle şöyle dedi: "Kadınlar arasında kutsanmış bulunuyorsun,
rahminin ürünü de kutsanmıştır!
LUKA: İsa'yı
İzleyen Kadınlar
LUKA: Luk.8: 2-3
Kötü ruhlardan ve hastalıklardan kurtulan bazı kadınlar, içinden yedi cin çıkmış olan
Mecdelli denilen Meryem, Hirodes'in kâhyası Kuza'nın karısı Yohanna, Suzanna ve
daha birçokları İsa'yla birlikte dolaşıyordu. Bunlar, kendi olanaklarıyla
İsa'ya ve öğrencilerine yardım ediyorlardı.


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder