16 Şubat 2016 Salı

Menfaat/ücret karşılığı Kur'an öğretenlere, öğrenenlere...

Her hangi bir din, ücret/menfaat karşılığı öğretilir mi?
 
Br çok yerde fetva vermeye kalkanlar, kendilerine yöneltilen sorulara yanıtlar vermektedir.

Örneğin, "Kur'an satmak günah mı, Kur'an'dan para kazanmak caiz mi" gibi.

Öncelikle şunu bilmeliyiz.

Kur'an satamazsınız çünkü orijinal Kur'an yoktur.
 
Orijinal sayılan, zannedilen Mushaf'tan (ciltlenmiş kağıtlar) bahsedebilirsiniz ki, onun da orijinalleri zaten muhafaza altındadır, onu da satamazsınız.

Öyleyse, tavşanın suyunun suyu teşbihiyle söylersek, Kur'an'ın orijinali olmadığı için Mushaf'ın kopyasının kopyalarını satabilir miyiz diye sorulmuş kabul ediyorum.

Orijinali olmayan bir şeyi satmanın da aslında günahı olamaz ancak, o niyetle satılması doğru değildir.
 
Satmaktaki kasıt, kandırma, aldatma mecazı içinde değil de, ücret karşılığı menfaat edinerek sebeplenmeyse, orada ayetlere bakmamız gerekir.


Tüm dinler, kendilerinden çıkar amaçlı sebeplenmeyi açıkça yasaklamışlardır.
 
Onları aşağıda vereceğim ama bizi ilgilendiren yazı konusu Kur'an olduğu için sınırlı tutuyorum.

Ahmet Dursun olarak şahsi düşünceme göre, menfaat elde etmek, yaratılışın tüm canlılara verdiği en doğal haktır.


Ancak bu hak, yaşamın kutsallığı içerisinde değerlendirilmeli ve yaşamı devam (idame) ettirmenin dışına çıkmamalıdır.

                                                              Cennet-ül Baki


Nitekim, hayvanlar dahi doyduklarında saldırıyı kestiklerine göre, insanın doyuma ulaşmasından sonra sürdüreceği menfaat faaliyetleri alenen işkence, eziyet hatta cinayettir.

Nitekim 2/BAKARA-219'da,  el afve(fazlasını), yunfikûne(infâk ediyorlar/yardımlaşıyorlar) diyerek hem fazlanın olumsuzluğunu hem de ihtiyaçtan fazlanın paylaşılması gereğine vurgu yapmaktadır.

Peki, fazlayı talep eden, daha çok isteyen belirtilmiş midir?

Onu da 50/KAF-30'dan, li cehenneme(cehenneme), helimtele’ti (doydun mu), nekûlu(deriz),  hel min mezîdin(çoğu var mı) tekûlu(der) diyerek, daha fazla isteyenin ancak cehennem olacağını, başka ifadeyle fazla istemenin yaratılışa aykırı olduğunu, bir ceza olduğunu anlatır.


Bu bağlamda İslam düşüncesinde olanların, dini ticarileştirmesinin mümkün olamayacağı ortadadır.
 
Öyleyse, bir menfaat, çıkar tesis ediliyor mu, arkasında bir şahsi çıkar var mıdır araştırmadan, din ticareti yapanlara dur demeyenlerin iman etmiş olduklarından şüpheye düşmek için bir engel kalmıyor.


Elbet ki, 4/94'te, ...leste mu’mina(mü'min değilsin), la tekulu li men(kimseye demeyin) diyerek, Müslüman'ıım diyen birine, "hayır Müslüman değilsin" diyemeyeceğini söylüyor.
 
Ancak asla şüphe etmeyin demiyor, zira kimin imanının kabul olunduğunu yalnız ben bilirim dediğine göre, ret edemezsiniz ama şüpheye düşmeden de davranmamalısınız.


Örneğin günümüz siyasetinde, sizlere sadece Müslüman olduğunu söyleyenlere, 5/103'te, la ya’kılun(akledemeyen/körü körüne giden) dediği, körü körüne itaat etmeniz gibi, TV'lerde günlüğü asgari ücretlinin 3 yıllık maaşına denk gelerek çıkıp, sizlere din satanlara da inanmamanız gerektiğini söyleyen ayetleri aşağıda veriyorum.

Kur'an'ın orijinal olması iddiası.pdf


 İlgisini çekenler, daha evvelki yazışma ve yazılarıma bakabilirler.

Kur'an değiştirilmiş, revize edilmiştir.

Kur'an'ın lisanının Arapça değil Aramice olduğu. 

Kur'an-ı Kerim'in orijinali yakıldı mı? 

Kur’an’ın Tek Harfi Bile Değiştirilmedi mi?

Türban türbana, cüppe cüppeye, sakal sakala dolanmış...

Kur'an'ın orijinal olması iddiası.





KUR'AN:



36/YÂSÎN-21: ecran ve hum (menfaat/ücret istemeyen), ittebiû men(kişilere uyun)


38/SÂD-86: ecrin(menfaat/ecir/ücret), mâ es’elukum(sizden istemiyorum)


23/MU'MİNÛN-72: Em tes’eluhum(yoksa onlardan istiyor musun), harcen (menfaat/ücret/karşılık)


12/YÛSUF-104: mâ tes’eluhum(Onlardan istemiyorsun), min ecr(menfaat/ücret)



EN'ÂM : 90. İşte o peygamberler Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların yoluna uy. De ki: Ben buna karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Bu âlemler için ancak bir öğüttür. 



YÛNUS  : 72. "Eğer yüz çeviriyorsanız, zaten ben sizden bir ücret istemedim. Benim ecrim Allah'tan başkasına ait değildir ve bana Müslümanlardan olmam emrolundu."


HÛD  : 51. Ey kavmim! Ben, ona karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim, beni yaratandan başkasına ait değildir. Hâla aklınızı kullanmıyor musunuz?

KEHF  : 77. Yine yürüdüler. Nihayet bir köy halkına varıp onlardan yiyecek istediler. Ancak köy halkı onları misafir etmekten kaçındılar. Derken orada yıkılmak üzere bulunan bir duvarla karşılaştılar. Hemen onu doğrulttu. Musa: Dileseydin, elbet buna karşı bir ücret alırdın, dedi. 



FURKÂN  : 57. De ki: Buna karşılık, sizden, Rabbine doğru bir yol tutmayı dileyen kimseler dışında herhangi bir ücret istemiyorum. 



ŞUARÂ  : 41. Sihirbazlar geldiklerinde Firavun'a: Şayet biz üstün gelirsek, muhakkak bize bir ücret vardır değil mi? dediler. 



ŞUARÂ  : 109. Buna karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ecrimi verecek olan, ancak âlemlerin Rabbidir. 



ŞUARÂ  : 127. Buna karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ecrimi verecek olan, ancak âlemlerin Rabbidir. 



ŞUARÂ  : 145. Buna karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ecrimi verecek olan, ancak âlemlerin Rabbidir. 



ŞUARÂ  : 164. Buna karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ecrimi verecek olan, ancak âlemlerin Rabbidir. 



ŞUARÂ  : 180. Buna karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ücretimi verecek olan, ancak âlemlerin Rabbidir. 



KASAS  : 26. İki kızından biri: Babacığım! Onu ücretle tut. Çünkü ücretle istihdam edeceğin en iyi kimse, güçlü ve güvenilir olandır, dedi. 



SEBE'  : 47. De ki: Ben sizden bir ücret istemişsem, o sizin olsun. Ücretim yalnız Allah'a aittir. O, her şeye şahittir. 





ŞÛRÂ  : 23. İşte Allah'ın, iman eden ve iyi işler yapan kullarına müjdelediği nimet budur. Deki: Ben buna karşılık sizden akrabalık sevgisinden başka bir ücret istemiyorum. Kim bir iyilik işlerse onun sevabını fazlasıyla veririz. Şüphesiz Allah bağışlayan, şükrün karşılığını verendir. 



TÛR  : 40. Yoksa sen kendilerinden bir ücret istiyorsun da, bu yüzden onlar ağır bir borç altında eziliyorlar mı? 



TALÂK : 6. Onları gücünüz ölçüsünde oturduğunuz yerin bir bölümünde oturtun, onları sıkıştırıp kendilerine zarar vermeye kalkışmayın. Eğer hâmile iseler, doğum yapıncaya kadar nafakalarını verin. Sizin için çocuğu emzirirlerse onlara ücretlerini verin, aranızda uygun bir şekilde anlaşın. Eğer anlaşamazsanız çocuğu, başka bir kadın emzirecektir. 



KALEM : 46. Yoksa sen onlardan bir ücret istiyorsun da bu yüzden onlar ağır bir borç altında mı kalıyorlar? 



 



İNCİL



Matta - BÖLÜM 20 : Mat.20: 8 "Akşam olunca, bağın sahibi kâhyasına, 'İşçileri çağır' dedi. 'Sonuncudan başlayarak ilkine kadar, hepsine ücretlerini ver.'



Luka - BÖLÜM 10 : Luk.10: 7 Girdiğiniz evde kalın, size ne verirlerse onu yiyip için. Çünkü işçi ücretini hak eder. Evden eve taşınmayın.



Yuhanna - BÖLÜM 4 : Yu.4: 36 Eken ve biçen birlikte sevinsinler diye, biçen kişi şimdiden ücretini alır ve sonsuz yaşam için ürün toplar.



Yuhanna - BÖLÜM 10 : Yu.10: 12 Koyunların çobanı ve sahibi olmayan ücretli adam, kurdun geldiğini görünce koyunları bırakıp kaçar. Kurt da onları kapar ve dağıtır.



Yuhanna - BÖLÜM 10 : Yu.10: 13 Adam kaçar. Çünkü ücretlidir ve koyunlar için kaygı duymaz.



Elçilerin İşleri - BÖLÜM 1 : Elç.1: 18 Bu adam, yaptığı kötülüğün karşılığında aldığı ücretle bir tarla satın aldı. Sonra baş aşağı düştü, bedeni yarıldı ve bütün bağırsakları dışarı döküldü.



Vahiy - DİPNOTLAR: : 6:6 "Bir ölçek buğday bir dinara": Burada ölçek diye çevrilen Grekçe sözcük, o çağda bir erin günlük yiyeceği, dinarsa işçinin günlük ücretiydi.



Pavlus'un Mektupları - Pavlus'tan Romalılar'a Mektup: Rom.4: 4 Çalışana verilen ücret lütuf değil, hak sayılır.



Pavlus'un Mektupları - Pavlus'tan Romalılar'a Mektup: Rom.6: 23 Çünkü günahın ücreti ölüm, Tanrı'nın armağanı ise Rabbimiz Mesih İsa'da sonsuz yaşamdır.



Pavlus'un Mektupları - Pavlus'tan Timoteos'a Birinci Mektup : 1.Ti.5: 18 Çünkü Kutsal Yazı'da şöyle deniyor: "Harman döven öküzün ağzını bağlama" ve "İşçi ücretini hak eder."



Yakup'un Mektubu - BÖLÜM 5 : Yak.5: 4 İşte, ekinlerinizi biçen işçilerin haksızca alıkoyduğunuz ücretleri size karşı haykırıyor. Orakçıların feryadı Her Şeye Egemen Rab'bin kulağına erişti.







TEVRAT



Tevrat - YARATILIŞ KİTABI  : Yar.29: 15 Lavan, "Akrabamsın diye benim için bedava mı çalışacaksın?"dedi, "Söyle, ne kadar ücret istiyorsun?"



Tevrat - YARATILIŞ KİTABI  : Yar.30: 32 Bugün bütün sürülerini yoklayıp noktalı veya benekli koyunları, kara kuzuları, benekli veya noktalı keçileri ayırayım. Ücretim bu olsun.



Tevrat - MISIRDAN ÇIKIŞ  : Çık.12: 45 Konuklar ve ücretli işçiler ondan yemeyecek.



Tevrat - LEVİLİLER  : Lev.25: 6 Şabat Yılı'nda ülke ne ürün verirse, sizin için, köleleriniz, cariyeleriniz, yanınızda çalışan ücretliler ve aranızda yaşayan yabancılar için yiyecek olacak.



Tevrat - LEVİLİLER  : Lev.25: 50 Efendisiyle hesap görmeli. Kendisini sattığı yıldan özgürlük yılına kadar geçen yılları sayacaklar. Özgürlüğünün bedeli, kalan yılların sayısına göre bir işçinin gündelik ücreti üzerinden hesap edilecektir.



Tevrat - ÇÖLDE SAYIM  : Say.18: 31 Siz ve aileniz her yerde ondan yiyebilirsiniz. Buluşma Çadırı'nda yaptığınız hizmete karşılık size verilen ücrettir bu.



Tevrat - ÇÖLDE SAYIM  : Say.22: 7 Moav ve Midyan ileri gelenleri falcılık ücretini alıp gittiler. Balam'a varınca Balak'ın bildirisini ona ilettiler.



Tevrat - YASANIN TEKRARI  : Yas.15: 18 Kölenizi özgür bırakınca üzülmemelisiniz. Size hizmet ettiği bu altı yıl boyunca ücretli bir işçiden iki kat fazla iş görmüştür. Tanrınız RAB yaptığınız her işte sizi kutsayacaktır."



Tevrat - YASANIN TEKRARI  : Yas.23: 4 Mısır'dan çıktığınızda yolda sizi ekmek ve suyla karşılamadılar. Aram-Naharayim'deki Petor Kenti'nden Beor oğlu Balam'ı size lanet okuması için ücretle tuttular.



Tevrat - YASANIN TEKRARI  : Yas.24: 15 Ücretini her gün, güneş batmadan ödeyeceksiniz. Yoksul olduğu için güvencesi odur. Yoksa sana karşı RAB'be haykırır ve sen de günah işlemiş sayılırsın.



Tevrat - YEŞU  : Yeşu.16: 10 Ne var ki, Efrayimoğulları Gezer'de yaşayan Kenanlılar'ı buradan sürmediler. Kenanlılar bugüne kadar Efrayim oğulları arasında yaşayıp onlara ücretsiz hizmet etmek zorunda kaldılar. 



Tevrat - HAKİMLER  : Hak.18: 4 Levili Mika'nın kendisi için yaptıklarını anlattı. "Bana verdiği ücrete karşılık ona kâhinlik ediyorum" dedi.



Tevrat - 2. SAMUEL  : 2.Sa.24: 24 Ne var ki kral, "Olmaz!" dedi, "Senden malını kesinlikle bir ücret karşılığında satın alacağım. Çünkü Tanrım RAB'be karşılığını ödemeden yakmalık sunular sunmam." Böylece Davut harman yerini ve öküzleri elli şekel gümüş karşılığında satın aldı.D Not 24:24 "Elli şekel": Yaklaşık 575 gr.



Tevrat - 1. KRALLAR : 1.Kr.5: 6 "Şimdi bana Lübnan'dan sedir ağaçları kesmeleri için adamlarına buyruk ver. Benim adamlarım da seninkilerle birlikte çalışsın. Adamların için istediğin ücreti vereceğim. Aramızda Saydalılar kadar ağaç kesmede usta adamlar olmadığını biliyorsun." 



Tevrat - 2. TARİHLER  : 2.Ta.24: 12 Kral Yoaş'la Yehoya da parayı RAB'bin Tapınağı'nda yapılan işlerden sorumlu olanlara veriyorlardı. RAB'bin Tapınağı'nı onarmak için ücretle taşçılar, marangozlar, demir ve tunç işçileri tuttular.



Tevrat - NEHEMYA  : Neh.11: 23 Pers Kralı'nın ezgicilerle ilgili buyruğu vardı. Düzenli olarak her gün ücretlerini alacaklardı.



Tevrat - NEHEMYA  : Neh.12: 47 Zerubbabil'in ve Nehemya'nın yaşadığı dönemde bütün İsrail halkı bağışlarıyla ezgicilerin ve kapı nöbetçilerinin ücretlerini gününde karşıladı. Levililer'in hakkını ayırdılar, Levililer de Harun soyundan gelenlerin hakkını ayırdı.



Tevrat - ÖZDEYİŞLER  : Özd.6: 26 Çünkü fahişe yüzünden insan bir lokma ekmeğe muhtaç kalır, Başkasının karısıyla yatmak da kişinin canına mal olur.D Not 6:26 "Çünkü fahişe yüzünden insan bir lokma ekmeğe muhtaç kalır" ya da "Çünkü fahişenin ücreti ancak bir somun ekmektir".



Tevrat - ÖZDEYİŞLER  : Özd.10: 16 Doğru kişinin ücreti yaşamdır, Kötünün geliriyse kendisine cezadır.



Tevrat - ÖZDEYİŞLER  : Özd.26: 10 Oklarını gelişigüzel fırlatan okçu neyse, Yoldan geçen akılsızı ya da sarhoşu ücretle tutan da öyledir.



Tevrat - YEŞAYA  : Yşa.19: 10 Dokumacılar bunalacak, Ücretliler sıkıntıya düşecek.



Tevrat - YEŞAYA  : Yşa.40: 10 İşte Egemen RAB gücüyle geliyor, Kudretiyle egemenlik sürecek. Ücreti kendisiyle birlikte, Ödülü önündedir.



Tevrat - YEŞAYA  : Yşa.45: 13 Koreş'i doğrulukla harekete geçirecek, Yollarını düzleyeceğim. Kentimi o onaracak, Sürgünlerimi ücret ya da ödül almadan o özgür kılacak." Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.



Tevrat - YEŞAYA  : Yşa.46: 6 Kimisi bol keseden harcadığı altından, Terazide tarttığı gümüşten Ücret karşılığında kuyumcuya ilah yaptırır, Önünde yere kapanıp tapınır.



Tevrat - YEREMYA  : Yer.22: 13 "Sarayını haksızlıkla, Yukarı odalarını adaletsizlikle yapan, Komşusunu parasız çalıştıran, Ücretini ödemeyen adamın vay başına!



Tevrat - YEREMYA  : Yer.46: 21 Ücretli askerleri besili danalar gibi. Onlar da geri dönüp birlikte kaçacak, Yerlerinde durmayacaklar. Çünkü üzerlerine yıkım günü, Cezalandırılacakları an gelecek.



Tevrat - HEZEKİEL  : Hez.16: 31 Her yolun başına fuhuş yuvaları kurarken, bütün meydanlarda yüksek tapınma yerleri yaparken, fahişe gibi bile değildin, ücretini küçümsedin.



Tevrat - HEZEKİEL  : Hez.16: 33 Fahişelere ücret ödenir. Oysa sen bütün oynaşlarına armağanlar dağıttın. Fahişelik etmek için her yandan sana gelsinler diye rüşvet verdin.



Tevrat - HEZEKİEL  : Hez.16: 34 Fahişeliğinde öbür kadınlara benzemiyorsun. Çünkü fahişelik edesin diye kimse senin peşine düşmüyor. Ücret ödeyen sensin,kimse sana ücret ödemiyor. Bu yüzden öbürlerine benzemiyorsun.



Tevrat - HEZEKİEL  : Hez.16: 41 Evlerini ateşe verecek, seni birçok kadının gözü önünde yargılayacaklar. Fahişeliklerine son vereceğim, artık oynaşlarına ücret ödemeyeceksin.



Tevrat - HEZEKİEL  : Hez.29: 19 Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Mısır'ı Babil Kralı Nebukadnessar'a vereceğim, onun servetini alıp götürecek.Ordusuna ücret olarak ülkeden yağmaladığı çapul malını dağıtacak.



Tevrat - HOŞEA  : Hoş.2: 12 Viran edeceğim asmalarını, incir ağaçlarını, Hani, 'Bunlar oynaşlarımın bana verdiği ücret tir dediği; Çalılığa çevireceğim onları, Yem olacaklar yabanıl hayvanlara.



Tevrat - HOŞEA  : Hoş.8: 9 Tek başına dolaşan yaban eşeği gibi Asur'a gittiler, Efrayim ücretli oynaşlar tuttu.



Tevrat - YOEL  : Yoe.3: 3 Çünkü halkım için kura çektiler, Erkek çocukları fahişelere ücret olarak verdiler. İçtikleri şaraba karşılık kızları sattılar.



Tevrat - Yunus Rab'den Kaçıyor : Yun.1: 3 Ne var ki, Yunus RAB'bin huzurundan Tarşiş'e kaçmaya kalkıştı. Yafa'ya inip Tarşiş'e giden bir gemi buldu. Ücretini ödeyip gemiye bindi, RAB'den uzaklaşmak için Tarşiş'e doğru yola çıktı.



Tevrat - MİKA  : Mik.1: 7 Bütün putları paramparça edilecek, Tapınaklarındaki fahişelere verilen armağanlar yakılacak. Samiriye'nin bütün putlarını yok edeceğim. Fahişelerin ücretiyle topladığı armağanlar Yine fahişelere ücret olacak."



Tevrat - MİKA  : Mik.3: 11 Önderleri rüşvetle yönetir, Kâhinleri ücretle öğretir, Peygamberleri para için falcılık eder. Sonra da, "RAB bizimle birlikte değil mi? Başımıza bir şey gelmez" diyerek RAB'be dayanmaya kalkışırlar.



Tevrat - HAGAY  : Hag.1: 6 Çok ektiniz ama az biçtiniz; yiyorsunuz ama doyamıyorsunuz,içiyorsunuz ama neşelenemiyorsunuz; giyiniyorsunuz ama ısınamıyorsunuz; ücretinizi alıyorsunuz ama paranızı sanki delik keseye koyuyorsunuz."



Tevrat - ZEKERİYA  : Zek.8: 10 "O günlerden önce insan ya da hayvan için ücret yoktu.Düşman yüzünden hiç kimse güvenlik içinde gidip gelemiyordu.Çünkü herkesi birbirine düşürmüştüm.



Tevrat - ZEKERİYA  : Zek.11: 12 Onlara, "Uygun görürseniz ücretimi ödeyin, yoksa boş verin"dedim. Onlar da ücret olarak bana otuz gümüş verdiler.  



Nihat Hatipoğlu, Sultanahmet’teki oteline kaçak kat çıkıp, bitişikteki kamu arazisini üstüne geçirdi.
  



Televizyonda yaptığı dini programlar ve aldığı yüksek ücretlerle adından söz ettiren Nihat Hatipoğlu, otel işine soyundu. Önce Sultanahmet’te bir binayı 4.5 milyon liraya aldı ve 3 yıllık inşaat çalışmasının ardından Aya Sultan adını verdiği otelini 2012’de hizmete açtı. Aldığında 12.5 metre olan bina otele dönüştüğünde 15.5 metreye ulaşmıştı ve bu “yeni kat” imar planlarına aykırıydı.

Hatipoğlu bu otelle yetinmeyip işi büyütmeye karar verdi. 2013’te otelinin hemen arkasında bulunan binayı yine 4.5 milyon liraya satın aldı. Ancak iki bina arasında kamuya ait olan bir alan bulunuyordu.


Nihat Hatipoğlu'ndan, ''1 ay için 600 bin TL aldı'' diyenlere




BİNALAR ARASINDAKİ BOŞLUĞU DA ALDI

Taraf'tan ayfer Çalıkıran'ın haberine göre, bu durum Hatipoğlu için hiçbir engel teşkil etmedi. Yeni bina çalışmalarına başlandı. Aradaki kamuya ait “binalar arasındaki havalandırma boşluğu” da yeni alınan binaya dahil edildi. Çalışmalar 2014’te sona erdi, otel henüz hizmete açılmadı.

Fatih Belediyesi’ndeki CHP’li Meclis üyeleri konuyla ilgili soru önergesi verdiyse de üç aydır sorularına bir cevap alamıyor. Belediye’nin ruhsat verip vermediğine ilişkin sorularımız da cevapsız. Ancak Fatih Belediyesi İmar Müdürlüğü eski çalışanı adli bilirkişi ve inşaat mühendisi Harun Özüdoğru sadece kaçak kat nedeniyle bile bu binaların usulsüz olduğunu dile getiriyor. Arkeolojik sit alanı içerisinde yer alan 51 ada parselinde bulunan alandaki binaların imar planlarına göre en çok 12.5 metre yüksekliğinde olabileceğine dikkat çeken Özüdoğru, böyle bir yapıya belediyenin asla ruhsat veremeyeceğini belirtiyor ve ekliyor; “Eğer ruhsat vermişse suç işlemiştir.”

“BELEDİYE SUÇ İŞLİYOR”
Özüdoğru, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca, yapı inşaat ruhsatı alınmadan bu tür esaslı bir inşaatın ya da tadilatın yapılamayacağını dile getirdi. Özüdoğru ayrıca parsellerin 1. derece arkeolojik sit alanında olduğunu, binalar arası birleştirme için ilgili koruma kurulundan izin alınması gerektiğini belirtti. Belediyenin bu koşullarda her iki binaya da ruhsat veremeyeceğini söyleyen Özüdoğru; “Bina işletmeleri ya ruhsatsız olarak kullanılmakta ya da daha kötüsü Belediye ruhsat vererek suç işledi” dedi.

MUHABİRİ TEHDİT ETTİLER

Bu haberi hazırlayan Taraf muhabiri Ayfer Çalıkıran, çeşitli tehditlere maruz kaldı. Çalıkıran, yaşadıklarını şöyle anlattı;

"Haber için fotoğraf çekmek üzere otele gittim. Dışarıdan Aya Sultan Oteli’nin fotoğrafını çekerken yanıma 3 kişi geldi. Bir tanesi otelin sahibi olduğunu söyledi ve neden fotoğraf çektiğimi sordu. Sonra otelin lobisine davet etti. Burada o şahsın çalışanı olan iki kişi daha vardı. Bir de resepsiyon görevlisi, yabancı olduğunu düşündüğün iki de otel müşterisi. Beni içeriye davet eden kişi “Seni kim gönderdi, amacın nedir, kimsin sen” diye bağırmaya başladı. Ben de gazeteci olduğumu ve haber için fotoğraf çektiğimi söyledim. Diğer binaya geçiş olup olmadığını sordum. Duvarları yumruklayarak, “Sen benim özel mülkümün fotoğrafını çekemezsin, polis çağıracağım ve senden şikayetçi olacağım” dedi.

Bunun üzerine ben de 155’i aradım fakat hat yoğundu, kimseye ulaşamadım. Ardından oradan çıkmak için kapıya yöneldim. Çalışanlarına “Otelin kapısını tutun” dedi. Beni orada zorla tutamayacaklarını söyledim. Kolumu tutmaya çalıştı. Muhabir kartımın fotokopisini çekmek istediler. İzin vermedim. Kapıya ilerledim. Otelin sahibi olduğunu iddia eden bu kişi “Kız olmasaydın seni döverdim. Dua et kızsın. Sen şimdi git ben seni yarın gazeteden aldırmasını da bilirim” diyerek tehdit etti. Otelden ayrıldım. 
Nihat Hatipoğlunun Hukuksuz oteli Ulusal basında 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder