"HÜKÜMET ACİLEN İSTİFA ETMELİ, ÇÖZÜM DOĞRUDAN MİLLETE HAVALE EDİLMELİDİR."
Her 4 kişiden biri tecrit edilecek durumda akıl hastası, biri kesin tedavilik durumda, diğer kalan biri tedaviye yaklaşmak üzere.
Nihayetinde kalan dörtte bir ise, siyasetle hiç ilgilenmiyor.
İçlerinde tek tük ilgilenenler çıksa dahi, çoğunluğun içinde yok olup gidiyor.
Gariptir ki, ülkeyi yönetmeye talip olanları seçmek için oy veren nüfusa oranlarsak durum daha vahim oluyor.
Her 4 kişiden 3'ü ancak oy kullanabilecek yaşta.
Oy kullananların akıl hastalarına oranı ise korkunç boyutlara ulaşıyor.
Özetle, ülkede oluşan korkunç siyasi sonuçların sebebi; akıl sağlığı yerindedir raporu alamayacakların, ülkeyi yönetiyor durumda olmasıdır.
O nedenle bunlar dilediğini yapmakta özgür gruptan seçilmişlerdir.
Başka ifadeyle, ceza ehliyeti olmayanlar, topluma yön vermeye çalışıyor.
Bizi yönettiğini sanan akıl hastalarına bakarsanız, bir saat önce söylediğini yalanlar durumdalar.
Bu ülke batmasın da ne olsun?
Demokrasilerde herkesin oy kullanma lüksü olmamalıdır.
Oy kullanmak demokrasinin gerektirdiği haktır ancak, hak akıl sağlığı yerinde olanlarca kullanılırsa hak olur.
Akıl hastalarının hakkı tedavi edilmektir.
Psikolojik sorunları olanlar bu kapsamın dışındadır, söylediğim ileri psikiyatrik vakaları kapsar.
Yazık ki ülkemizde her 4 kişiden biri, toplum yaşamına ileri derecede tehlike oluşturmaktadır.
Yine yazık ki, bu kesimden ne kadarının TBMM'de, partilerde ya da devlet kurumlarında olduğuna dair bir araştırma yapılmamıştır.
Ben eminim ki, bizi yönetenlerin % 65'i açık ve net akıl hastasıdır.
Bu felakete dur diyebilmek için, Milletvekili, öğretmen, anne-baba olabilmek için, akıl sağlığı yerindedir raporu alınması zorunluluk olmalıdır.
Nitekim, kendi malınız olsa dahi belli bir yaştan sonra, kendi malınızı satabilmeniz için, akıl sağlığı yerinde raporu istenebilmektedir.
Lakin, yolda yürürken çiklet çiğneyemez raporu alacak durumda olanlar, 80 milyonun geleceğinde rol oynamaya çalışıyor.
Sonuç;
Dünyada sıfır komşu, sıfır sorun.
Hem ülke bazında, hem kişisel ilişkiler bazında.
Tek bildikleri, dünyanın bacak arasından görüntüsü.
Bunlar bizi yönetiyor.
Neden her şeyi halka soralım, halk oylamasına gidelim diyorlar?
Onları yöneten üst akıl biliyor ki, deli deliyi gördüğünde değneğini saklar.
15.3.2016
A. Dursun
TBMM'ye akıl sağlığı raporu geliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder