İşte bir Müslüman daha, Allah'ı suçlamış.
Hindistanda çöken viyadüğün müteahhidi, "Allahın takdiri" demiş.
Sen önlemini alma, gereken ilmi uygulamaları yapma,
malzemeden çal, fizibilite (ön yapılabilirlik) çalışması yapma, ben istedim
oldu de, olmayınca da Allah'ın takdiri olsun.
Höt ulan hayvan höst, Allah mı getirip o sığır inşaatı
yaptı.
Allah bile Müslümanlardan utanmaktadır.
O, dedi ki, Allah, İlah gibi kelimeler hariç sadece RAB
olarak kutsal addedilen metinlerde kaç kere geçiyor?
RAB, Kur'an'da 850 kez, İncil'de 549 kez, Zebur'da 713 kez,
Tavrat'ta 4929 kez geçiyor.
Sahih-i Buhari ve Kütüb-ü Sitte olarak ravilerdeyse 589 kez
RAB ifadesi geçmektedir.
Allah, kelime olarak İslam literatürünün kullandığı bir
ifadedir ve sadece Kur'an da 2160 kez geçmektedir.
Sahih-i Buhari ve Kütüb-ü Sitte olarak ravilerdeyse 3386 kez
geçmektedir.
İlah kelimesi Kur'an'da 45 kez, İncil'de 25 kez, Zebur'da 60
kez, Tevrat'ta 245 kez geçer.
Sahih-i Buhari ve Kütüb-ü Sitte olarak ravilerdeyse 191 kez
geçmektedir.
Sahih-i Buhari ve Kütüb-ü Sitte dışındaki ravilere girersek,
içinden çıkılmaz durum aldığı için sadece bu iki ravi kaynaklı şekilde veriyorum.
Şimdi sormak istiyorum.
İslam literatüründe yani Kur'an da 2160 kez geçen Allah
ifadesi yerine, Tavrat'ta 4929 kez geçen RAB ifadesini, özellikle de AKP'li
Müslümanlar neden tercih etmektedir hiç düşündünüz mü?
AKP'li belediyelerin aile danışmanı, Muhafazakâr "yaşam koçu" (!) Sibel Üresin, bunu net olarak söylemişti.
Merak ediyorum, Erdoğan ve şürekasına Kur'an ve Allah
yetmiyor mu, az mı gelmektedir?
Nitekim bunu aslında ben sormuyorum, kendi kitapları soruyor
ama mü'min boş beyinden ibaret olduğu için, bu sorguyu yapmaktan korkuyor.
Öyleyse bakalım, mü'minlerin nasıl sorması gerekiyormuş.
Örneğin 29/ANKEBÛT-51'de, e ve lem yekfihim(yetmiyor mu),
aleykel kitâbe(Kur'an sana) diye soruyor.
Ve yine 39/ZUMER-36'da, e leysallâhu(Allah değil mi), bi
kâfin(yeterli), abdehu(kuluna) diye soruyor.
Öyleyse sormak lazım, Kur'an da 2160 kez geçen Allah ifadesi
gerçekten size yetmiyor mu ki, Tavrat'ta 4929 kez geçen RAB'e sarılıyor, başka
deyişle Tevrat'ın rabbine sığınıyorsunuz?
Önlem konusundaysa açık ve net ifade var.
3/ÂLİ İMRÂN-124'de ifade ediyor ve soruyor. Melâiketi munzeliin(indirilen meleklerden), bi
selâseti âlâfin(3 bin tanesiyle), en yumiddekum(size yardım etmesi), e len
yekfiyekum(yetmiyor mu) diye defaten soruyor.
Siz, siz olun, evlatlarınızı sarıklı, sakallı, TV'lerde size
din satanlardan, Kur'an kurslarında,
camilerde çocuklarınızın ırzına geçen şerefsizlerden uzak tutun.
Daha önemlisi, Arapçadan uzak tutun.
Onlar belirli bir yaşa geldiklerinde, eğer gerekliyse
istedikleri lisanı, ciddi araştırmalarla nereden öğreneceklerini bilir, yeter
ki din tacirlerinden uzak tutmayı, boynunuza borç bilin.
Başka ifadeyle, sen önlemini almamışsan Allah ne yapsın
demiyor mu?
Hindistan’ın Kalküta kentinde dün pazar yerinde kalabalığın
üzerine çöken viyadük kazasında ölenlerin sayısı 21 e yükselirken viyadük
inşaatının yüklenici firması kazayı "Allahın takdiri” olarak değerlendirdi. Videosu için bakınız.
Yaşanan bunca olaydan ders alamayanlar şunu iyi bilmelidir
ki, Allah Müslümanlardan utandığını artık açıkça beyan etmektedir, bunun net
göstergesi de, Müslüman ülkelerdeki yöneticiler, Müslüman ülkelerin içler acısı
durumudur.
31/LOKMÂN-33 Ey insanlar, Allah'tan sakının ve öyle
bir günün azabından çekinip-korkun ki, /o gün hiç/ bir baba, çocuğu için bir
karşılık veremez ve /hiç/ bir çocuk da babası için bir şeyi verebilecek
/durumda/ değildir. Şüphesiz Allah'ın va'di haktır. Artık dünya hayatı sizi
aldatmaya sürüklemesin ve aldatıcı/lar/ da sizi Allah ile aldatmasın.
35/FÂTIR-5 Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah'ın va'di
haktır; öyleyse dünya hayatı sizi aldatmasın ve aldatıcı/lar da, sizi Allah ile
/Allah'ın adını kullanarak/ aldatmasın.
57/HADÎD-14 Münafıklar/ Onlara seslenirler: "Biz
sizlerle birlikte değil miydik?" Derler ki: "Evet, ancak siz
kendinizi fitneye düşürdünüz, /Müslümanları acıların ve yıkımların sarmasını/
gözetip-beklediniz, /Allah'a ve İslam'a karşı/ kuşkulara kapıldınız. Sizleri
kuruntular yanıltıp-aldattı. Sonunda Allah'ın emri /olan ölüm/ geliverdi; ve o aldatıcı
da sizi Allah
ile /Allah'ın adını kullanarak, hatta masumca sizden görünerek/ aldatmış oldu."
72/CİNN-18 Şüphesiz mescitler, /yalnızca/ Allah'a
aittir. Öyleyse, Allah ile beraber başka hiç bir şeye /ve kimseye/ kulluk
etmeyin /dua etmeyin, tapmayın.
İslam ve dünya lideri sanılan adamın son hali, içler acısı olmuştur.
Erdoğan için ne düşünüyorsunuz sorusuna Obama, "Düşüncemi doğrudan da söyledim: Türkiye'deki bazı eğilimlerden rahatsız olduğum bir sır değil. Ben basın özgürlüğüne, din özgürlüğüne, hukuk ve demokrasiye güçlü bir şekilde inanıyorum" diyerek Erdoğan'ın ABD gözündeki konumunu ortaya koydu.
Erdoğan'ın nezdinde resmen Türkiye'yi aşağılamış.
Biz bunu ha edecek ne yaptık?
Bir zamanlar, "Obama, Erdoğan'ın sırtını sıvazlarsa, elini omzuna koyarsa, şöyle yaparsa, böyle yaparsa, göz göze bakışırsa..." diye yazan yandaş, buna ne yazacak dersiniz?
Söyleyeyim, görmeyecek bile.
ABD Ulusal Basın Kulübü ise Erdoğan'ı, "baskıyı ihraç etmeye çalışmakla" suçladı.
Erdoğan'ın nezdinde resmen Türkiye'yi aşağılamış.
Biz bunu ha edecek ne yaptık?
Bir zamanlar, "Obama, Erdoğan'ın sırtını sıvazlarsa, elini omzuna koyarsa, şöyle yaparsa, böyle yaparsa, göz göze bakışırsa..." diye yazan yandaş, buna ne yazacak dersiniz?
Söyleyeyim, görmeyecek bile.
ABD Ulusal Basın Kulübü ise Erdoğan'ı, "baskıyı ihraç etmeye çalışmakla" suçladı.
The US National Press Club accused Erdogan of trying to export oppression.
2.4.2016
A. Dursun


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder