26 Nisan 2016 Salı

TBMM Başkanı'nın, akıl hastası olup olmadığı araştırılsın. Yok mu teklif verecek vekil?





Bu ülkenin gündemi bir türlü normalleşemiyor, akıl hastalarından çektiğimizi hiç bir şeyden çekmiyoruz.



Ne ABD, ne AB, ne Rusya ne de başka ülkeler.



Hepsi içimizde, her şeyi biz besleyip büyüttük, sessiz kaldıkça bunlar palazlandı, şimdi 80 milyonun yaşam hakkına gasp etmeye başladılar, çocuklarına tecavüz edenleri koruma altına alıyorlar.



Bunun da sonu gelecek, kara gün kararıp kalamayacak.



Onlar nasıl ki yavaş yavaş içimizde yetiştilerse, panzehiri de elimizde mevcuttur.



Çavuşoğlu diyor ki; "Obama da güvenli bölgeye karşı olmadığını söyledi. Almanya da bu konuda bizimle aynı görüşte".



Bir kere bu külliyen yalan.



Zira ABD bu görüşte olmadığını defalarca söyledi, hem bağırarak, hem azarlayarak.



En son Erdoğan'ın ABD gezisinde bunu görmüştük.



Hatta, Erdoğan'ın sözlerini yalanlamalarını da defalarca şahit olmuştuk.



Her neyse, zaten asıl söylemek istediğim bu değil.

 

Zaten Çavuşoğlu denilen adam, diyen adamdır. 



Çavuşoğlu, sanki Türkiye'de bakan değil de, Obama'nın çavuşu gibi konuşma hakkını sana kim veriyor yahu?



Obama karşı olmadığını söylemiş, yani izin almışlar.



Sen ABD çıkarlarını mı koruyorsun, Türkiye'nin mi?



Ne demek, "Obama da güvenli bölgeye karşı olmadığını söyledi", ya karşıyım deseydi.



O zaman yapacak bir şeyimiz kalmadı, büyük ağabey emir vermedi mi diyecektin, bu nasıl bir beden ve akıl ilişkisidir kardeşim.



Sadece bunda değil, AKP vekil ve bakanlarının büyük bölümünde bu tür çelişkiler var.



Muhalefette de aynı tavırlar yığınla, nedir bu beyniyle aklı arasındaki orantısız insanlardan çektiğimiz?





Daha dün Meclis başkanı İsmail Kahraman'ın, "Laiklik bir kere yeni anayasada olmamalıdır" sözüne ne diyeceksin?



Özal'ın "bir kere delmekle bir şey olmaz" dediği Anayasa resmen tehdit altındadır.



Sanırım mezarında keyiften neredeyse çıkıp, bunu söyleyeni öpesi gelmiştir.



Bunu silaha yapmaya kalkanları terörist ilan ediyorsunuz ama akıl hastalığı ile yapmaya kalkanların, kahraman ilan edilmesini izleyeceğiz, öyle mi?

 



Atatürk'e soruyorlar, "Paşam Laik olmak ne demektir?"



Yanıt çok net ve kesinlikle doğru.



"Laik olmak adam olmaktır" diyor.



Atatürk'ün doğru söylemini bu zata uyarlarsak, "adam olmak bir kere yeni anayasada olmamalıdır" demiş oluyor.



Adam olmak, erkek veya kadın olmak anlamı içermez, yani seksist değildir.



Başka ifadeyle ünisekstir, cinsiyet içermez.



Son zamanlarda ülkede kullanılan bilim adamı kavramının da içine ederek, bilim insanı, denmeyi teşvik etmişlerdi.



Sonuçta ayrımcılık baş göstermiş bilim kadını kavramı yaratılarak seksist ifade içimize sokulmuştu.



Bunların işi gücü, var olan tüm kavramların içine ederek, toplumsal hafızayı yok etmektir.



Çünkü bunlarda sinestezi (duygu his karmaşası) ve neotenik (vücutla beynin orantısız gelişimi) hastalığı mevcuttur.



Bu kavramların ne anlama geldiğini sayfa sonunda vereceğim dosyalarda detaylı olarak bulacaksınız.



Nihayetinde bu TBMM'nin % 85'i, sinestezi  ve neotenik hastalardan oluştuğu için, ne yeni anayasa yapabilecek kapasitedirler ne de ülke geleceğinde söz sahibi olacak kapasitedeler.



Çok ama çok acilen, Milletvekili ve anne-baba olmak için, psikiyatrik rapor olma zorunluluğu getirilmelidir.



Aksi halde duygularıyla hislerini karıştırarak yaşadıkları hatalı algıları nedeniyle, 80 milyonun geleceğiyle oynamaya kimsenin hakkı yoktur.



Adamlara bakıyorsunuz, hezeyan yaşıyorlar, söylediklerini inkar ediyor, yalanlıyorlar.



Zan ve sanılarını gerçekmiş gibi (sinestezi) algılıyorlar, sanırsınız bedeni büyümüş ama aklı o bedene yeterli gelmiyor (neotenik) gibi davranış içindeler.



Sen kimsin de, "Anayasa'da laiklik olmasın" diyebiliyorsun?



Sana bu yetkiyi kim verdi, yoksa bir yerlerden vahi aldığını mı iddia ediyorsun, bu sözün arkasındaki karanlık nerden besleniyor, bu nasıl bir algı hatasıdır arkadaş.



Kabilelerde bile din özgürlüğü varken, tutacaksın, kişilerin inanç özgürlüklerinin temeli olan Laikliği yok edecek, üstelik Anayasa'ya alenen aykırı davranacaksın.



Sen, namus ve şerefim üzerine ant içerim ki, Laiklik ilkesine bağlı kalacağım dedin mi, demedin mi?



Şimdi soruyorum.



Nasıl bir namus kavramınız vardır ki, üzerine ant içtiğiniz o kavramı bir anda çiğneyebiliyorsunuz?



Elbet ki, çocuk tacizcilerine ağzınızı açıp tek kelime edemezseniz, gücünüzü hangi karanlıklardan aldığınız da tartışmaya açılacaktır.



Başkalarını bilemem ancak şahsım olarak diyorum ki, ben sübyancı da değilim, inanç yobazı da.



, hangi erkek başka bir erkeğin elini tutup gezer, bunun mantığı nedir, bir hastalık belirtisi midir, hiç merak eden yok mu? 



Binlerce yıldır bu milletin inançlarıyla oynamak, oynayanların hüsranıyla bitmiştir.



Tarihten ders almayanlara tarih ve bu Millet gereken dersi her daim verme güç ve kabiliyetine sahiptir.



Sakın ama sakın ola bunu yeniden denemeye,  testler yapmaya kalkmayın.



İstediğiniz nedir, millet eline silah alıp, PKK gibi sokaklara dökülsün, ölen ölsün, efendilerinize nüfusu azaltılmış Türkiye bırakalım diye mi çırpınmaktasınız?



Bir zamanlar da, özelleştirmeye başladığınız fabrikalarda işçi kıyımları yapmaya başlamışınız.



Yabancıya satılacak yerlerdeki personel sayısını azaltın talimatı vermişlerdi.



O talimat gereği, re'sen emekliye sevk etmeler yetmeyince işte atmalara başlamıştınız.



Şimdi aynı oyunu 80 milyon üzerinde yapmaya niyetli olduğunuz açıkça görülüyor.



Bunların geniş detaylarını daha evvel yazmıştım, artık kendisini iyice göstermeye başlamıştır.



 12 Eylül Cuntası'da bu nedenle yapılmış, BOP geciktiği için Evren Cuntası iş başı yapmıştı.



İstiyorsunuz ki, 2100 yılında, emperyalist efendilerinize teslim edeceğiniz bölgedeki halklar iç savaşla kırılsın, 2100 yılında torunlarınız, efendilerinize nüfusu azaltılmış bölgeler (eski deyimiyle kurtarılmış bölgeler) hediye etsin.



Yok öyle üç kuruşa 5 köfte.



Ya adam (Laik) olacaksınız, ya adam edileceksiniz.



Türkiye, ağzından ne çıktığını bilmeyenleri n yönetebileceği bir ülke değildir, ayağınızı denk alın, sonra....!



Not: Neotenik ve sinestezi hastalıklarının temelinde var olan bozukluk, beyindeki farklı sinyallerin farklı bölgeleri tetiklemesinden kaynaklıdır,bunun sonucu olarak mani, şizofreni, oligofreni, psikopati gibi hastalıklar görülmektedir.



26.4.2016



A. Dursun


 


Sömürge Oyunları, Suriye Gerçeği ve Büyük Yalan Bölüm 1



 Sömürge Oyunları, Suriye Gerçeği ve Büyük Yalan Bölüm 2




 Sömürge Oyunları, Suriye Gerçeği ve Büyük Yalan Bölüm 3


 Sömürge Oyunları, Suriye Gerçeği ve Büyük Yalan Bölüm 4




 Meclis önünde toplananlara polis müdahale etti. Müdahale sırasında yaralananlar oldu. Meclis çevresinde hareketlilik devam ediyor.
 
Birleşik Haziran Hareketi’nin çağrısı üzerine toplanan yurttaşlar, Meclis’e yürümek istiyor. Polis tarafından durdurulan kalabalığa ‘dağılın’ uyarıları yapılıyor. CHP’li milletvekillerinin desteğe geldiği gruba polis müdahalede bulundu.

Polisin müdahalesi gaz ve plastik mermilerle oldu.

YARALILAR VAR

Müdahalede bir kişi kafasından aldığı darbe sonucu yaralandı.



İsmail Kahraman'ın skandal sözlerine tepkiler çığ gibi büyüyor.
 

Muhammed'in Nöropsikiyatrik Rahatsızlığı. 
Doç. Dr. Nahide Bozkurt'un yazdığı, HZ. MUHAMMED'İN BİYOGRAFİSİ ÜZERİNE. Bakınız... 

 

Ensar vakfı ve Ensar olanlar dosyası.pdf

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder