10 Temmuz 2016 Pazar

Bahoz Erdal /Fehman Hüseyin'in öldürülmesi kimlerin işine yarar?






8 Kasım 2012 ve 11 Kasım 2014 tarihlerinde son dakika haberi olarak, "Bahoz Erdal kod adlı Fehman Hüseyin öldürüldü" deniyor ve haber şöyle veriliyordu.



Önce haberleri anımsayalım, sonra yorumuma devam edeyim.







Bahoz Erdal öldürüldü mü?

08.11.2012

Özel Kuvvetler Komutanlığı'na bağlı Bordo Bereliler, Irak sınırını 5 kilometre geçerek nokta operasyonlar gerçekleştirdi.



Örgütün kış hazırlıklarına büyük darbe indirilen operasyonun asıl hedefinin terör örgütü PKK'nın askeri kanat sorumlusu "Bahoz Erdal " kod adlı Fehman Hüseyin olduğu iddia edildi. Bordo berelilerin sınır ötesine yaptığı nokta operasyon ile ilgili sosyal medyada "Bahoz Erdal öldürüldü" haberleri yayılmaya başladı. Bu iddialara ilk cevap Ak Partili vekil Şamil Tayyar 'dan geldi.



AK Parti milletvekili Şamil Tayyar dün akşam Twitter'da şu mesajı yayınladı: "İçişleri Bakanı şu anda mecliste ve Fehman Hüseyin'in öldürüldüğü iddiasını teyit etmedi, ama operasyonun sürdüğüne dikkat çekti. "





Bordo berelilerin sınır ötesine yaptığı nokta operasyon ile ilgili dün akşam saatlerinden itibaren sosyal medyada çok sayıda haber yayınlanmaya başladı.



Yapılan nokta operasyonunun PKK'nın üst düzey bir ismine karşı gerçekleştirilmiş olabileceği iddialarını "Bahoz Erdal öldürüldü" söylentileri takip etti. Ancak söz konusu haberlerle ilgili olarak herhangi bir bilgi teyit edilmiş değil.



ORG. ÖZEL NE DEMİŞTİ?

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, daha önce yaptığı değerlendirmelerde "PKK'nın lider kadrosunun peşine düştük. Çok iyi korunuyorlar ve çok sık yer değiştiriyorlar" demiş, ardından da PKK lider kadrosunun "öldürülme" korkusuyla Kandil'de bile koruma ordusuyla gezdiği ortaya çıkmıştı.



PKK'LI YÖNETİCİNİN PEŞİNE DÜŞTÜLER

Bordo bereliler 2 günlük operasyonun ardından birliklerine dönüş yaptı. PKK'ya verdirilen zayiatla ilgili henüz bir açıklama yapılmadı ancak özel kuvvetlerin PKK'nın üst düzey bir yöneticisinin peşinde olduğu öğrenildi. 

Bu da 2014 yılında yayınlanan haber.


Şimdi soralım, "Bahoz Erdal neden ve kimin emriyle infaz edildi?"



Soruyu laf olsun diye elbet sormuyorum.



Çünkü işin içinde iş var.



Peki, Bahoz öldürüldü de, PKK bitmiş mi oldu ya da Öcalan öldürülseydi AB/D bu işe ne derdi?



Neden Öcalan yaşatılıyor da, diğer kadrolar öldürülüyor, dağda oldukları için mi?



Bir zamanlar Mehmet Ağar'ın ifadesiyle, "Düz ovada siyaset yapmaya" gelseydi, acaba öldürülmez miydi?


Ya da Mahir Kaynak'ın söylediği gibi, "Kürdistan'ı Türkiye kursun, hamisi biz olalım" felsefesi mi hayata geçiriliyor da, dağ kadroları öldürülüyor?



Nitekim ABD ve diğer müttefikler uzun yıllardır besledikleri, mühimmat ve lojistik destek dahil her tür yardımı yaptıkları teröristlerin yerlerini mi bilmiyorlardı ki, şimdilerde yer tespiti yapılmış olsun?



Peki, öldürülen dağ kadrosunun yerine başka birileri mi getiriliyor veya birileri spontane olarak o kadroları dolduruyor mu?

Ya da PKK'nın yerine başka bir örgüt mü getiriliyor?



Bunların analizlerini epey önce yapmış, özetle PKK'nın yerine yeni bir örgüt oluşturulduğu haberlerini sunmuştuk.



Bu nedenle PKK'nın AKP ile iş birliğini kimse görmezden gelemez.



Nitekim 7 Haziran ve 1 Kasım 2015 seçimleri arasında, Erdoğan'ın 400 vekil istemesinin, Türk halkından değil doğrudan HDP'den olduğunu, eğer verilmeyecek olursa sonuçların vahim olacağını yazmıştım.


Hz. SECSİS'in Türkiye ortağının, Erdoğan ile anlaşması sonucunda 7 Haziran seçimlerini düşük göstererek yeniden seçime girme hilesinden bahsederken, "AKP eski kadrolarıyla yeniden seçime girmek istiyor" demiş, bunun gerekçesini de eskilerin 3 dönem kuralına takıldığı için seçilemeyecek olması ve yeni AKP'li olacakların bölünmeye karşı olanlar tarafından oluşturulduğunu söylemiştim.



Yani AKP, bölünmüş Türkiye veya Eyaletlere ayrılmış Türkiye oluşabilmesi için, başkanlık sisteminden yana olan eski kadrolarının yeniden seçilmesi için SECSİS Türkiye ortağı ile anlaşmıştı.

Velev ki ben hayal kuruyor olayım.



Öyleyse birisi bana şunun yanıtını açıkça verebilmelidir.


1- Erdoğan, Davutoğlu'na görev vermeyi neden son güne kadar bekletti?

2- Davutoğlu, hükümeti kuramayacağını anladığı halde neden son güne kadar görevi iade etmedi?

3- Davutoğlu görevi iade ettikten sonra neden yeni görev için Y-CHP'ye görev vermedi?

4- Bahçeli, neden hükümet kurulamaz deklarasyonu yayınladı, kime destek vermek istedi?



Bunların yanıtlarını bir çok yazımda vermiştim.



Daha önemlisi, Mustafa Koç'un öldürülüp öldürülmediği bile henüz net olarak aydınlanmış değildir.

Peki, Mustafa Koç ölmedi de suikasta kurban gittiyse, bu olayın neresinde olabilir?



Onun yanıtı da, Koç'un öldüğü gün üzerine konan örtünün altında gizli olduğu şüphelerimi zaten yazmıştım.



Bahoz Erdal'ın öldürülmesi sanki biliniyormuş da, hafızalarımız için hazırlanmış gibi, adeta Türkiye'deki yansımalarını erkenden izlememiz istenmiş gibi videolara bakalım.




Bir nevi, PKK+AKP anlaşmasının, HDP üzerindeki olumsuz etkilerini anlatmaya çalışılmış gibi hazırlanmış.

Cemaate yaptırılan 17/25 Aralık, İran ambargosu, Zarrab'ın tutuklanma görüntüsü tamamen Erdoğan'ın açıklarını deşifre etme işlemleri, daha sonra ABD ve Rusya'nın anlaşmasıyla beraber, Erdoğan'ın İsrail ve Rusya'dan özür dilemeye sevk edilmesi, Türk halkında ani bir hafıza değişimi yaşanmasına neden olmuştur.

Kürtleri ümmetçilikle dolduranlar, şimdilerde ümmetçi olduğu açık ve net belli olan videolar yayınlayarak, sanki Kürt halkı gerçekleri görmüş gibi lanse edilmeye çalışılıyor.

Videoların AK Trol ve Troliçeler tarafından hazırlandığı açık ve ettir.

Yayınlayan videoların, "ANTİ PKK KÜRT GENÇLİĞİ" adıyla yayınlanması bile trol beyni olduğunun bir göstergesidir.

"HDP'li Vekillere Kürtler Hakaret Etmeye Başladı" başlığı ile yayınlanan bu videonun 2:13 dakikasında aynen şöyle söylüyor.


 


"Bu, Türk-Kürt meselesi değil yani ya, bu Ermeni-Müslüman, Ermeni-Müslüman meselesidir" diyor.



Şimdi hafızalarımıza bir göz atalım.



Erdoğan 18 Nisan 2015 tarihinde, Kocaeli’de yapımı tamamlanan tesis ve projelerin toplu açılış töreninde, "Başbakanlığım döneminde Van Gölü'nde, Akdamar Adası'nda, Ermeni Ortodoks kilisesini restore ettirmek suretiyle, dünya Ermenilerinin ibadetine biz açtırdık. Diğer devletlerin tahrikine kapılan Ermenilerin, yüz binlerce Müslüman'ın kanına girerek, tehcirin kapılarını bizzat kendilerinin araladığını" söylüyor ve AP'nin  sözde Ermeni soykırımı kararına karşı çıktığını ifade ediyordu.



Erdoğan,  4 Haziran 2016'da Almanya'nın Ermeni kararı hakkında konuşurken, "Buradaki meselenin Ermeniler olmadığını, onların sadece asıl oyuna alet edildiğini, istismar edildiğini gayet iyi biliyorum. Ermeni meselesi dünyanın her yerinde Türkiye'ye karşı elverişli bir şantaj aracı, hatta bir sopa olarak kullanılmaya başlandı. Şimdi paralel ihanet çetesi konusunda da benzer bir yaklaşım görüyoruz. Türkiye'den kaçan tüm çete elemanları, Almanya başta olmak üzere Batı ülkelerinde rahatça hayatlarını sürdürebiliyor" diyor ve Ermeniler üzerinden iç siyasete ağırlık verileceğinin sinyallerini veriyordu. Cumhurbaşkanlığı resmi sitesi



Peki, neden Ermeniler üzerinden bunca gayret sarf ediyordu?



Madem Ermeniler o kadar kötü yani Müslüman değil, neden ülkendeki Ermenileri tutmaya devam ediyorsun demezler mi?



Demezler, çünkü kendisi de Türk olmadığını defaten deklere etmişti, o nedenle Türk olmayanlara karşı sempatisi olduğu kadar, onlar üzerinden siyaset yapmayı da seviyor.



Yeter ki Müslüman olmadığı iddialarını öne sürebilsin.


Velev ki bu gazete Sözcü olduğu için yanlı, yani karşıt haber yapıyor olsun.

Öyleyse bakalım başka kaynakta da var mıymış?

Bu gazete de Milliyet, bu da mı karşıt?

Öyleyse başka kaynaklara bakalım.
Bu da mı olmadı?


Elbet bu da wikipedia, isteyenin istediği gibi bilgi girdiği, değiştirdiği bir kaynak değil mi? 

Öyleyse o zamanın bir haberine bakalım.

Bu da mı karıt görüşlü?



Bu haberleri yapanlar yalancıysa ve sizler

 

 Her neyse, gelelim sonuca.



AK Trollerin hazırlayıp sunduğu videoda tıpkı Erdoğan'ın sözlerini kullanıyorlar gibi bir durum var ve "Bu, Türk-Kürt meselesi değil yani ya, bu Ermeni-Müslüman, Ermeni-Müslüman meselesidir" demesi, ne kadar da tanıdık geliyor değil mi?



PKK ve AKP iş birliği HDP'yi yok etmeyi planlamıştı, PKK ve AKP bunu birlikte başarmış olduğu açıkça ortada görünüyor.



Velev ki yanılıyoruz, velev ki karşıt görüşümüzden ötürü gerçekleri bir türlü algılayamıyoruz diyelim.



Öyleyse sormak lazım, "Yani Kürt halkında uyanış mı başladı" yani bu uyanışın sebebinin AKP olduğunu başka ifadeyle Kürtlerin oturduğu evleri bombaladıkça, Kürtlerin gözü açılmış olabilir mi, ne dersiniz?



PKK ve AKP iş birliği HDP'yi yok etmeyi planlamıştı, PKK ve AKP bunu birlikte başarmış.



Kendisini Kürt olarak tanımlayanlar tepki göstermekte haksız mı, hiç tepkisiz mi olmalıydılar sorusu elbet aklınıza gelecektir.



Elbet tepki var, bunu görmezden gelmek ahmaklık olur. 

Zira toplumda gerçekten uyanış sergileyenler haklı olarak tepkisini göstermektedir.



Lakin işin içinde iş var, örneğin o konuşanlar yıllardır hiç mi bir şeyin farkında olmamış, PKK ile savaşın tarihine bakarsanız, konuşanların yaşından daha fazlası var. 



Öyleyse konuşanların doğruyu şimdi gördüklerini varsaymak, biraz akıllarımızı hafife almak olduğunu ve birilerinin bizi küçümsediği hissini oluşturuyor.



 Ülkenin sadece Doğusunda değil, Batısında da aynı manzaralar var, yoksulluk çeken, sıkıntı içinde olan ülkem insanı neredeyse nüfusun % 98'i oranında.



% 99,9'unun Müslüman olduğunu düşünürsek, Müslümanlığı körükleyenlerin, sürekli Müslümanlar üzerinde oyun oynayanların, propaganda aracı olarak özellikle ülkemizde İslam'ı kullanmalarının çok da yadsınacak bir durum olmadığı açıktır.



Demek ki, videoları hazırlayanlar, gerçekten Kürt vatandaşımıdır değil midir açıkçası şüpheye düşüyorsunuz.



Ülkemize sadece Suriyeli 3 milyon mülteci olduğunu göz önüne alırsak, diğer mültecileri saymaya bile gerek olmaksızın, beyinlerimizde yapılan operasyonun da kendisini gösterdiğini anlamayan sanırım ya algısal özürlüdür ya da bu ilimden beslenenlerdir.



Zira çok kısa süre çerisinde bunların çoğu vatandaş olacağına göre, ülkede silahlı işgale gerek de kalmamış olacaktır.



Nasılsa yasalarla desteklenen teröristler, mahkemelerce kutsanan silahlı şakiler  ülkede dilediği bozgunu çıkartabilmekte hiç sakınca görmemektedirler.



Daha neler görecek Müslümanlaştırılan bu zavallı halk.



Bunlar iyi günlerimiz, AKP'ye oy verenlerin çocukları, işsizlikten, yoksulluktan kıvranırken üzülecek miyim dersiniz?



Şimdi yırtınırken beni kimse duymadığı gibi, o vakit üzülürken de kimse duymayacağı için, önemsemeyin diyorum.



Son söz olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim.



ABD, PKK'dan vazgeçtiğini açıkladığı gün tüm, ABD'nin Kürdistan kurma aşamasına son noktaya gelindiğini gören dağ kadroları, buna karşı çıkmışlardı.



Gerekçe gayet basit. 



Silahla geçimini sağlayan, eğitimsiz insanların açlığa sevk edileceği ve iç çıkar çatışmasının yaşanacağı korkusu.



PKK kadroları bu nedenle bölündü, MİT'in de içine sızmasıyla iyice talan olan dağ kadrosu, Kürdistan kurulduğunda yok edileceğini, ABD'nin, eğitilmiş, kültür seviyesi biraz daha ileri kadrolarla bu işi götüreceğini bildikleri için, karşı çıkmışlardı.



MİT eliyle PKK içine sızan grupla, AKP arasında organik ve çıkarcı bağlantı da, 1 Kasım seçimlerine kadar TSK ile yaptığı savaşta Türk halkında yeni zihin operasyonu oluşturduğu için, HDP'nin oylarını SECSİS üzerinden düşürülmesi, hiç kimsenin dikkatini çekememişti.



Böylece "Bahoz Erdal kod adlı Fehman Hüseyin" in öldürülmesinde kimlerin çıkarı olduğunu, okuyucunun takdirine bırakmış olalım.



 Suriye'de rejime karşı savaşan Tel Hamis Tugayları tarafından Kamışlı'da öldürüldüğü söyleniyor.
Tel Hamis Devrimcileri Taburları bir açıklama yapmış.

Açıklamasında, 



"PKK'nın Suriye kolu olan işgalci PYD/YPG örgütünün Kamışlı şehrinde geniş kapsamlı gözaltı faaliyetlerine başladığı ve şehrin önemli noktalarına keskin nişancılar yerleştirdiği, şehrin giriş-çıkışlarını tamamen kapattığı, Suriye asıllı terör örgütü yöneticisinin kaybının örgüt mensuplarının morali üzerinde olumsuz etki yaşatmasını engellemek amacıyla haberi gizlemeye çalıştığı öğrenilmiştir.

Bu gelişmeyi Suriye ve Türkiye halklarının şehitlerine armağan ederiz.

Yaşasın Özgür ve Demokratik Suriye, Şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza şifa ve tutsaklarımıza özgürlük diliyoruz
." açıklaması yapılmış.

 



Herkesin aklı yerinde olduğuna göre, bu ölümün kimin işine yaradığı da açık ve nettir.



İp ucu olarak şunu söyleyebilirim.



Yeni kurulacak Kürdistan'da, başbakanlık koltuğunu garantiye almak isteyenler kimse, ölüm emrini verenler de onlardır.



10.7.2016



A. Dursun




Anadolu Ajansı, bu haberi artık bir yerine şey edersin.

Bahoz Erdal: Hayattayım
PKK'nın üst düzey sorumlularından 'Bahoz Erdal' kod adlı Fehman Hüseyin, Al Jazeera Arapça muhabiri ile telefonla görüşerek öldürüldüğü yönündeki haberleri yalanladı. aljazeera.com
 Bu not ilavesi, 13.7.2016 tarihinde,  yazımdan 3 gün sonra yapılmıştır.

Bin Suriyeli Ayaklanarak Köye Saldırdı
Köy civarında yaşayan ve savaştan kaçarak sığınmacı olarak yerleşen Suriye’liler uzun süredir kaldıkları köyde akşam saatlerinde henüz nedeni bilinmeyen sebepten dolayı ayaklanarak köy halkıyla kavga ettikleri bilgisi üzere köye çok sayıda Özel Hareket Polisi ve Jandarma Komando timleri sevk edildi. 

Gelen kolluk kuvvetlerinin köyü ablukaya almasıyla giriş ve çıkışlar kontrollü olarak sağlanırken yaşanan kavgada onlarca köylünün ve Suriye’inin yaralandığı bilgisi kaydedilirken yaralıları almak için olay yerinde çok sayıda ambulans bekletildiği iddia edildi.

Köyde yaşayanların sosyal medya hesapları üzerinden bu tatsız durumdan yakındıkları ve yaşanan bu hadisenin tekrarı olmaması için yetkililerden kalıcı çözüm istediklerini ilettiler. anamurmedya.com



Yukarıda özetlemeye çalıştığım söylemlerin, delillerine ilişkin bazı arşivlerim...

ABD IŞİD lideri Ebu Bekir Bağdadi'yi neden bıraktı? Bağdadi kimin çocuğu?

IŞİD'i Allah mı yönetiyor bre pezevenk?

Kürdistan artık resmen ilan edildi. Türkiye bölündü, hamd olsun.
Kurtarılmış bölge Kürdistan'a, TC giremiyor.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder