"İslam'da zorlama yoktur" söylemi koca bir yalandır."

2/256'da diyor ki, la ikrahe fid dini (dinde zorlama yoktur)

Peki kime zorlama yoktur?

48/17'de, alal a’ma haracun ve la alal a’raci (kör, topal, zorluk çekene) dedikten sonra, itaat edene de cennet vadi var.

Bazı tevilciler zorluk olmayanları cihada gidenler olarak yorumlamaktalarsa dahi cihat, Allah yolundaki mücadele olarak kabul edildiğine göre, Allah yolundaki ibadetler de bir nevi cihat kavramı içinde değerlendirilebilir.

Lakin 8/39'de diyor ki, katiluhum hatta la tekune fitnetun ve yekuned dinu kulluhu lillahi (din Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın), bu da gösteriyor ki, Allah için katletmek, zorlamak mubah hatta teşvik edilmektedir.

Daha sonra 109/6'da söylediği, Lekum dinukum ve liye din(herkesin dini kendine) söylemi de artık hükümsüz kalıyor.

Nitekim kendisine Müslüman diyenlerin, Müslüman olamayanları zorlaması, 2/191'de Vaktuluhum haysu sekıftumuhum (yakaladığı yerde boğazını kes) emri, 9/5'teki faktulul muşrikine haysu vecedtumuhum (dinsizleri yakaladığınız yerde öldürün) emir artık Müslümanlar için bir farzdır.

Bu nedenle kimse AKP'nin ve IŞİD'in yaptıklarına, "GERÇEK İSLAM BU DEĞİL" deme hakları yoktur.

Bunu söyleyenler, kesinlikle dinlerinden haberdar değillerdir ve sadece sağdan, soldan duyduklarıyla iman etmekte bir nevi Şintosit olduğunu dahi bilmemektedirler.

Özetle, İslam budur, ya böyle kabul edecek, Müslüman olmayanları, Muhammed'e itaat etmeyenleri öldüreceksiniz ya da kendi yarattığınız dine İslam demeyeceksiniz.

Özetle, Yanlışlar “gerçek İslam bu değil” reddiyesi ile durdurulamaz.

"İslam'da zorlama yoktur" söylemi koca bir yalandır.

Tüm dinler faşizmin resmi şeklidir ve tarihsel kayıtlı belgeleridir.

08.7.2016

A. Dursun

İftara katılmayan öğretmene inceleme

Kağıthane İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, düzenledikleri iftara katılmayan öğretmenlerin bilgilerini okul müdürlerinden istedi. Yetkililer, programa katılmayan öğretmenler hakkında inceleme başlatıldığını doğruladı.
29 Haziran 2016

MEB yetkilileri, iftara katılımın zorunlu tutulduğunu doğrularken, soruşturmanın amacının yaptırım uygulamak olmadığını iddia etti.

Kağıthane İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, 17 Haziran’da okullara yazı göndererek 22 Haziran’da Nurtepe Sosyal Tesisleri’nde düzenlenecek iftar programına katılımın sağlanmasını istedi. Programa katılmayan aday ve danışman öğretmenler hakkında inceleme başlatıldı. İlçe Milli Eğitim Müdürü Muhammet Çayır, okul müdürlerine “Çok Acele” ibaresiyle “İftar programına katılmayan aday ve danışman öğretmenler” konulu yazı gönderdi.

Yazıda şu ifadeler yer aldı:

“22 Haziran 2016 tarihinde saat 20.00’de Nurtepe Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen iftar yemeğine katılmayan aday ve danışman öğretmenlerin mazeretlerini inceleme/soruşturma yapılmak üzere 28 Haziran 2016 günü saat 12.00’ye kadar müdürlüğümüz insan kaynakları bölümüne bildirmeleri hususunda bilgierinizi ve gereğini rica ederim.”

‘KATILIM ZORUNLU’
Yazının gerekçesini sormak üzere Kağıthane İlçe Milli Eğitim Müdürü Muhammet Çayır’ı aradık. Çayır’ın açıklama yapması için görevlendirdiği yetkili Hatice Aka, “Maarif davamız ve milli eğitimin temel ilkeleri üzerine konuşmaların yapıldığı bir toplantıydı. Bu nedenle katılmaları zorunluydu” dedi.

16.06.2018 tarihinde üretilen sahte belge.

Aka, öğretmenlerin katılımının düşük olduğu bunun nedeninin anlaşılması amacıyla böyle bir incelemeye gerek gördüklerini dile getirdi. “Soruşturma amacı yaptırım uygulamak değil” ifadesini kullandı. aydinlikgazete