Çok ilginç tespitler arka arkaya geliyor.
Hiç bir terör örgütü havalimanı saldırısını kabul etmiyor.
Karayılan bu konuda ilginç tespitler yapmış.
Daha aşağıda, bazı haberlerle bu açıklamanın birleştirilmesinde ortaya çıkan vahamet tablosunu görmenizi istedim.
Письмо Эрдогана [Русский ответ]
Soru şu.
Karayılan gerçekleri görmüş ya da en doğru şekliyle, biliyor olabilir mi?
Öyleyse, Erdoğan'ın sonu çok uzak değil gibi, ne dersiniz?
2.7.2016
A. Dursun
Karayılan, “IŞİD, merkezi bir şekilde Türkiye’ye karşı bir savaş kararı almamış. Bu eylemleri de merkezi kararla yapmıyor. Onun için üstlenmiyor. Oyun içinde oyun var. Bu derin bir plan. Göründüğü gibi değil. İki gündür olayı yorumlayan herkes, ‘AKP önce bunları güçlendirdi, Kürtlere karşı kullandı, şimdi de tutumunu değiştirdi, bu yüzden de bunlar Türkiye’ye karşı eylemlere başladı’ diyor. Bu doğru bir yorum değil. Eylemleri IŞİD’in içinde bulunan bir kol yapıyor. Bu Türk Özel Harp Dairesi’nin etkisi altında ‘özgün’ bir kol.”
Aslında hala birbirlerini kolluyorlar
Karayılan’a göre bu kol Türkiye’de önce, AKP’ye karşı olan güçlere dönük eylemler yaptı. Diyarbakır, Suruç ve Ankara ve İstanbul saldırılarını anımsatan Karayılan, “Ardından Antep’te polise karşı eylem yaptılar. Şimdi de İstanbul’da hava limanında, özellikle de dış hatlar terminalinde yaptılar. Hep yabancıların bulunduğu yerlerde yapmaları ilginç. Dış hatlar terminali bilinçli seçim” dedi.
IŞİD eylemlerinde bir karakter değişikliği gözlendiğini, ancak yine de eylemlerin AKP’ye hizmet ettiğini öne süren Karayılan şöyle devam etti: “Başlangıçta AKP’nin 1 Kasım seçimlerinde yeniden iktidara gelmesini sağladılar. HDP’yi miting yapamaz duruma getirdiler, korku yarattılar. Binlerce örnekle ispatlandı ki, AKP’nin ve Suudi Arabistan’ın desteğiyle, dünyanın başına bela olacak bir düzeye geldi. Bu durum örtülü bir biçimde devam ediyor. Güçler birbirine karşı savaşıyor gibi görünse de, birbirlerini kollama durumu da var.”
Erdoğan üzerindeki gölgeyi kaldırmak istiyor
IŞİD’in Cerablus’ta 90 kilometrelik bir alanda iktidar olmasını ve Rojava Devrim Güçleri’nin IŞİD’i buradan temizlemesinin engellenmesini AKP’nin sağladığını dile getiren Karayılan, örgütün şu anda bu sınırı geçiş için kullandığını vurguladı.
Karayılan şöyle devam etti: “Yani eylem kanalları açık, bunun nedeni de Erdoğan, AKP. ABD ve diğer uluslararası güçler ise, ‘Türkiye’nin hassasiyetlerini dikkate alıyoruz’ adı altında göz yumuyor. Bunların Türkiye ile sınırları kesilmeden zayıflatılmaları mümkün değil. AKP Kürtlere karşı IŞİD’i kullandı ama IŞİD de AKP’yi fazlasıyla kullandı. Bu gizli ilişkileri uluslararası düzeyde Erdoğan ve AKP üzerinde ciddi bir gölge yarattı. Şimdi bu gölgeyi kaldırmak istiyorlar. Çünkü mevcut durumda bütün dünyada IŞİD’e yakın duran tek bir devlet kaldı; o da AKP devleti. İktidarını kalıcı kılmak isterken, 44 sıradan insan ölmüşse, bunun onun için pek de bir önemi yoktur. Yani AKP tutum değiştirdiği için IŞİD de AKP’ye karşı savaş ilan etmedi. IŞİD içerisindeki derin yerlere bağlı özel görevli bir grup ile bir projenin yürütülmesi söz konusu.”
AKP’nin Rusya ve İsrail’le ilişkileri normalleştirme çabalarının da aynı amaca hizmet ettiğini iddia eden Karayılan, tüm bunların AKP’nin gizli ve derin bir planı olduğunu savundu.
Yüksek Yargı Saray’a bağlandı: Üye cübbesini çıkardı
AKP, Atatürk Havalimanı’nda yaşanan terör saldırısına bile aldırmadan, TBMM’yi gece yarılarına kadar çalıştırarak, Yüksek Yargı’yı yeniden yapılandıran yasayı geçirdi.
Muhalefet tarafından “yüksek yargıyı Saray’a bağlama yasası” olarak nitelendirilen yeni yasa ile, Danıştay ve Yargıtay’ın daire ve üye sayısı düşürülüyor.
Yasaya en çarpıcı tepki ise Danıştay üyesi Bülent Olcay'dan geldi . 3 gün önce astığı cübbesinden sonra Olcay, Danıştay'daki odasının kapsına Türkiye Barolar Birliğinin yazdığı 'Bu yol yol değil! bunun yolu, bu değil' başlığıya bir yazı astı. yurtgazetesi
HÂKİMLER VE SAVCILAR KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
İstanbul'da IŞİD sempatizanları eylemi
Esad muhalifi gruplar İstanbul'un göbeğinde Taksim'de eylem yaptı. Yaklaşık 50 kişilik grup "IŞİD bahane hedef Suriye halkı ve devrimidir" pankartı açtı.
23 Eylül 2014
Suriye'de imza attıkları vahşetle bilinen Nusra Cephesi sempatizanlarının Galatasaray Lisesi'nin önünde yaptıkları eyleme polisin müdahale etmemesi sosyal medyada tepki topladı.
Ahrar’uş Şam’ın ardından El Kaide’nin Suriye kolu El Nusra Cephesi de Atatürk Havalimanı’nda en az 44 kişinin hayatını kaybettiği saldırıyı ‘kınadı.’
Sputnik'in haberine göre, Türkiye’nin terör örgütleri listesinde bulunan El Nusra’nın ‘kadı’sı Ebu Süleyman El Muhacir, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda gerçekleştirilen canlı bomba saldırısıyla ilgili bir ‘kınama’ mesajı yayınladı. Saldırıyı ‘barbarca’ olarak niteleyen Muhacir, “Saldırganlar Müslümanları ve cihadı temsil etmemektedir. Türkiye insanı Müslüman'dır ve kanı mukaddestir” ifadelerini kullandı.
Muhacir’in mesajının tam metni şöyle: “Dün gerçekleşen İstanbul saldırısı barbarcadır ve daha önemlisi İslami değildir. Saldırganlar Müslümanları ve cihadı temsil etmemektedir. Türkiye insanı Müslüman'dır ve kanı mukaddestir. Gerçek bir mücahid hayatını onlar için feda eder, onları katletmez. Birilerinin Müslümanların katledilişini kutlamasını görmek tiksindirici. Bu insanlar hangi dini takip ediyor?! Kınamak yeterli değil. Bunu planlayan, emreden ve olanak sağlayan herkes şiddetli bir şekilde cezalandırılmalıdır. İstanbul saldırısı, bu Ramazan'da şeytanlar zincirliyken birilerinin şeytana fenalığı yaymakla ilgili bir-iki şey öğretebileceğini kanıtlıyor. Bu anlaşılması zor bir şey değil! Bu saldırı çok üst derecelerde bir suç. Failler hızlı ve sert bir şekilde cezalandırılmalı. Biz herhangi bir yerde ve her yerde mazlum ile birlikteyiz. Cihadımız bundan ibarettir.”
Atatürk Havalimanı’ndaki saldırıyı hangi grubun gerçekleştirdiği henüz kesinlik kazanamasa da yetkililer baş şüpheli olarak El Nusra’yla da savaşan IŞİD'i gösteriyor.
Türk Bayrağı Küfürdür, Türk askeri Kâfirdir.
AKP ile IŞİD temasını İHH sağlıyor...
Türkiye üzerinden yapılan terörist takasında İHH'nın ne işi var?
HDP: Zerre kadar insanlık onuru taşısalardı istifa ederlerdi
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Atatürk Havalimanı'ndaki terör saldırısı sonrasında güvenlik zafiyeti olmadığı yönündeki açıklamaları eleştirerek, "Pişkinlik olur da bu kadarı Türkiye halklarına hakarettir. Böyle utanmaz, ar duygusunu yitirmiş bir pişkinlik örneğiyle karşı karşıyayız" dedi.
30.6.2016
Çiftçiden Erdoğan'a özür tepkisi
CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e özür mektubu yazmasının ardından Çukurovalı üreticiler umutlu olduklarını fakat bu özürde geç kalındığından yakındılar.
28 Haziran 2016
Hastane önünde isyan: Milyonlarca polis, asker var
41 kişinin yaşamını yitirdiği terör saldırısının ardından, Adli Tıp Kurumu önüne cenazeleri teslim almak için gelen aileler alınmayan güvenlik zaafiyetine isyan etti. Adli Tıp Kurumu'nda bekleyen yaralı yakını bir vatandaş, "Bu millet burada niye bekliyor? 36 kişinin ocağı söndü. Nasıl bağırma arkadaş! Bu devlet bizi duyacak ki bizim bir önemimiz olsun. Havaalanı burası sokak değil... Allah belasını versin bu devletin. Devlet sesimizi duysun. Herkes konuşsun havaalanında önlemlerini alsın. Otagarda önlemini alsın. Milyonlarca polis var Türkiye'de asker var. Benim adaletimi sağlayamayacaksa ne yapıyorlar ki ağabi ya! Senin benim verdiğimiz vergilerle maaşlarını alıyorlar ya!" diyerek isyan etti.
29 Haziran 2016
Erdoğan'dan İstanbul itirafı: Çok yanlış şeyler yaptık...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'da Fethiye Hasan Gümüşdağ camii açılışında konuştu. Camide yine siyaset yapan Erdoğan İstanbul için bir itirafta da bulundu. Erdoğan, "İstanbul için çok yanlış şeyler yaptık. Ucube binalar yaptık" dedi.
01 Temmuz 2016
İstanbul'un göbeğinde IŞİD için cenaze namazı
Polis, Fatih’te yapılan “cihatçılara destek” eylemini görmezden geldi.
26 Eylül 2014
Fatih Cami’nde ölen IŞİD militanları için gıyabi cenaze namazı kılındı. Kendi aralarında örgütlenen ve sosyal medyada birkaç gündür çağrı yapan cihatçı örgüt sempatizanları, bugün Fatih Cami’nde kılınan cuma namazının ardından çeşitli islamı gruplara ait bayraklar açtılar. Sınırlı çapta güvenlik önlemi alan emniyet ise, “Suriye halkıyla dayanışma” organizasyonu adı altında, üstü kapalı bir biçimde “İslamı gruplara destek” eylemi yapanları adeta görmezden geldi.
Gösteri sırasında, çocukların ellerine cihatçı örgütlerin bayraklarının tutuşturulması dikkat çekiciydi. IŞİD’le ilgili konuştuğumuz örgüt sempatizanları, net ifadelerle “Suriye ve Irak'ta cihat için çarpışanların yanındayız. Ölenlerin hepsi Allah yolunda şehit düştüler” dediler.
Eylemciler yaptıkları açıklamada, “Amerikan emperyalizmini, Esad rejimini ve insanların ölümünü kınadıklarını” söyleyerek, söz konusu protestonun IŞİD’e destek vermek için yapılmadığını iddia ettiler. Ne var ki açılan örgüt bayrakları, cihatçılar için kılınan gıyabi cenaze namazı ve “onların yanıdayız” söylemleri bu açıklamaların gerçeği yansıtmadığını gözler önüne serdi. Öte yandan, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde çeşitli islamı örgütlere ait afişlerin kaldırılmasını isteyen Müslüman Gençlik(Müs-Genç) üyeleri ile sol görüşlü öğrenciler arasında kavga yaşandı. Özel güvenlik birimlerinin uzun süre müdahale etmediği olayda, çivili sopalı grubun saldırısı sonucu bir öğrenci başında yaralandı. Okula giren polis 3 Müs-Genç üyesini gözaltına aldı. Cumhuriyet




Hiç yorum yok:
Yorum Gönder