9 Mayıs 2018 Çarşamba

İslam’ın ayaklar altına alındığı an, 18 yaşındaki ölüm 37 bin lira.

Tanrı göstermesin ama 18 yaşındaki kızınız öldürülürse 37 bin 486 TL’lik konuşacaksınız.

Kimse İslam'la ne alakası var demesin çünkü 12 yıldır ülkeyi onların deyimiyle ''ilk kez Müslüman'' lar yönetiyor. Yoksa yanılıyor muyum,...% 50 Müslüman değil mi?

Yıllardır Fransız, İtalyan, İsveç… Yasalarına göre yönetiliyoruz, İslami yasalara göre yönetilmek istiyoruz diye bağıranlar neden suskun?
Birilerinin menfaatleri yerine gelince sizi susturdular mı?

Peki, kaç paraya sustunuz?

Eminim ki 37 bin 486 TL’den çok ama çok fazla hatta 37 bin 486X37.486 kat fazlasına sustunuz.

Size o kadar demedik mi, dinleri özellikle de İslam’ı kullanmayın, siyasetinize alet etmeyin, ilerde yapacağınız her şey İslam’ı kötülemek için zemin, fırsat oluşturur yapmayın, etmeyin demedik mi?

Siz ne dediniz?

“İnançlarımızın gereğini yapıyoruz” dediniz ve yaptınız, güç elinizde, iktidar oldunuz ve milleti de hamd ettirmekten milletin şuuru kaymış vaziyete geldi, neye hamd ettiğinden bile haberi yok.

Yıllardır Menderes, Özal, Demirel, Çiller, Yılmaz, Erbakan, Ecevit yönetimleri neden PMF–1931 Fransız yaşam tablosu kullanıyorken değiştiremediler de siz gelince aynı lanetlediğiniz Fransız yaşam tablosunu neden değiştirmediniz, haberiniz mi yoktu, unuttunuz mu?

Ama devletin mallarını satarak yan gelip yatmayı asla unutmuyorsunuz, neden?

Kimi kandırdığınız böyle laneti olaylarla açığa çıkmayacak mı sanmış, zannetmiştiniz?

Siz zaten zannına, sanılarına tapınanlar değil midiniz?

Değil misiniz?

Öyleyse yanıt verin, tek başınıza yasa yapma gücünüz sadece Cumhuriyet döneminde yapılan milli tesisleri, ülkeyi, toprakları satmaya mı yetiyor, gücünüz bu kadar mı yoksa özel yüklendiğiniz görevin gereği mi budur?

Bilirkişi raporunda bakın ne denmiş?

“Davacı İbrahim Enver ölenin kardeşi olup hukuk sistemimiz gereğince kardeşe destek sağlanması söz konusu olmadığından bu hususta bir hesaplama yapılmamıştır.”

Tabi Fransız yasası sizlerin iddiasınca söyleyelim Hıristiyan, onların Kur’an’ı yok nerden bilsinler ölenin kardeşine de pay verileceğini.

Fransız kalanlar ne anlasın Nisa 11’i, 12’yi özellikle Nisa 176’yı, ama bizim Fransız kalanlar Nisa 22, 23’ü ezbere bilirler zira işin içinde uçkur davası vardır. Diğerlerindeyse hak, paylaşma davası.

Ah gidi Müslümanlar ah, siz menfaatleriniz uğruna babalarınızın bile kanını dökebilecek kadar körelmiş durumdasınız. Zira inançlarınızın gereği budur, Kur’an böyle yazıyor ben yazmıyorum.

TEVBE SURESİ: 23 Ey iman edenler! Babalarınız ve kardeşleriniz, eğer imana karşı inkârı seviyorlarsa, onları dostlar edinmeyin. İçinizden onları dost edinenler zalimlerin ta kendileridirler.

Ama başka bir ayetteki bu ayete karşı çelişkiyi bile bilmez, bilemezsiniz.

Nisa 11’in devamında “…Babalarınız var, oğullarınız var. Siz bunlardan hangisinin yarar bakımından size daha yakın olduğunu bilemezsiniz. Allah'tan bir buyruğu önemseyin. Hiç kuşkusuz Allah her şeyi bilir, tüm hikmetlerin sahibidir” diyor ki bu, Tevbe 23’ü alenen ne dediğini bilmez birinin ifadesi haline sokuyor.

Haram yerken bile zaruret hali var der yersiniz, yeter ki menfaatleriniz zeval görmesin.

Her çeşit kılıf elinizde hazırlanmış gibi durur vampirlik duygularınıza zeval gelmesin diye Helal Kan bile üretirsiniz.

Şehit tanımlamasıyla oynayarak, ölen on binlerce Türk çocuğunun kanını yüce menfaatlerinizi örtbas etmek için, teröristleri kırdırmamak için bahaneler uydurur, şehit mertebesi kazandırırsınız, ölenlerin haklarını bile helal sayarsınız.

Neyse çelişkileri daha çok kafanıza vurmak yerine neden Kur’an’ı Araplaştırdılar, Türkçeleştirilmiş hutbeler neden yasaklandı ve neden biz onların devamıyız dediklerini belki bu hukuk ayıbı gözünüze sokmaya yeter.

Elbet 1.400 yıllık körlüğü 1,4 saniyede atmanız mümkün değil ama ya mümkünse diye söylüyorum.

Sizin bu dünyada mekânlarınız bol ama ya inandığınızı iddia ettiğiniz öte tarafta var mıdır onu siz bizden iyi bilirsiniz.

Lanet olsun böyle yasaya da, karar da.

Adalet artık tam anlamıyla Mülkün (vatan) değil paranın temeli olmuştur.

Alkışla ey Türk Milleti alkışla ve hamd et, durmak yok yola devam et…

7 Ekim 2013

A. Dursun






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder