İyi de, kimin kesesinden kime kıyak çekiyorlar?
Broşürün içinde ise, bir adet küçük zarf var ve içinde
karaçam tohumu olduğu yazıyor.
Bu tohum, ülkenin bölündükten sonra eyaletlere dikilecek nifak
tohumları olmasın diye aklımdan geçirmedim de değil.
İyi de, bunların maliyeti nedir?
Benim vergilerimi, siyasi bir parti kendi çıkarları uğruna
nasıl kullanabilir, buna kim hak vermiş?
Hangi inanç buna izin verebilir, orada tüyü bitmemiş
yetimin, emeklinin, yoksulun hakkı yok mu?
Bu nasıl bir imandır ki, kul hakkını hiçe sayabilmektedir?
Alkolden aldıkları vergilerle, camilerin masraflarını,
imamların maaşını verenlerden, hak, adalet beklemek, biliyorum… beklemek
gibidir.
Yine de hakkımı asla ve kat’a helal etmediğimi buradan
bildireyim istedim.
Bir de utanmadan, sıkılmadan yazmışlar ki, şu kadar ağaç
diktik, şu kadar… ettik diye.
Yahu, karşımda orman talan ediliyor, gece yarıları ağaçlar
kesiliyor, ne Kaymakamlık kaldı ne Orman işletmesi, çözüm yok.
Üstüne ilave olarak, AKP’li belediyemiz, ağaçların
kellelerini kesmişler.
Utanma, saygı, sıkılma olmaz ise, sen ne dersen de, BÖLÜNENE
KADAR durmak yok, yola devam diyorlar.
Bu, onların da son şansı olduğu için, ne kul hakkı ne adalet tanımadan, vergilerimi hovarda mirasyediler gibi harcamaktan çekinmemişler.
Yazıklar olsun yazıklar…
Bu, onların da son şansı olduğu için, ne kul hakkı ne adalet tanımadan, vergilerimi hovarda mirasyediler gibi harcamaktan çekinmemişler.
Yazıklar olsun yazıklar…
Bu, tek yaprak şeklinde olanın fiyatı.
Bu ise, katlamalı broşür fiyatı.
Bu ise, aynı kalitedeki el ilanıEn hafif tabiriyyle bunların diyelim ki % 30 daha eksiğine fiyatlandırma yapılmış olsun.
Peki Türkiye'de kaç hane var?
TÜİK 2011 yılına ilişkin Nüfus ve Konut Araştırmasına göre,
Türkiye'deki hane sayısı 19 milyon 481 bin 678, 2014 yılında 21 milyon 91
bin, 2015 yılında 21 milyon 662 bin,
2016'da 22 milyon 206 bin 776 olarak açıklanmıştı.
Daha sonraki rakamlara henüz bakmadım.
Diyelim ki bu artış hızıyla 2018’de 24 milyon civarındadır.
Öyleyse ortalama aile başına yollanan maliyet 260 TL’yi
geçmesine rağmen, biz bunu 150 TL olduğunu düşünürsek, 24 milyonX150 TL=3 milyar 600 milyon TL civarında bir
paradan söz ediyoruz demektir.
Peki, AB’den yalvardığımız para miktarı ne kadar?
19 Mart 2018 tarihinde “Varna’daki AB Zirvesi’nde
fotoğrafları önlerine koyacağız Vereceksen ver. İkinci 3 milyar Avroluk dilimi
konuşuyorlar” diyordu.
Aynı sözleri, 10 Mayıs 2016 tarihinde AB Komisyonu, T. C vatandaşlarına Schengen Bölgesi’ne girişte vize serbestisi için tavsiye kararı aldığında da söylemişti.
Demek ki milletin kesesinden, şahsi çıkarları için sadece bu
broşürlere verdikleri para, AB’ye yalvardıkları paradan bile fazla.
Peki, bu paraları, milletin a*ına koyan yandaşlardan hangisi
aldı?
9.5.2018
A. Dursun



Hiç yorum yok:
Yorum Gönder