Efendim neymiş, TÜRKİYE YÜZYILININ YARGI REFORMU STRATEJİSİ (23.01.2025) yayımlanmış.
Ne olmuş yayınlanmışsa diyenleriniz olabilir fakat ben pek bir şey olacağını sanmayanlardanım.
Zira yapamayacakları ya da yapmamakta ısrar ettikleri ne varsa hepsini yapacağız diye sallamışlar adına da yargı paketi demişler, yersen öyle.
Bunların tamamının hocası olan Erbakan bir zamanlar "cek, cak"larla hiçbir şey yapılmaz diyordu, demek tarih aptallar için tekerrür eder sözü bir daha doğrulanıyor.
Neden böyle diyorum göz atalım.
Dikkat ederseniz en düşük emekli maaşı ile 12,5 litre, asgari ücretle 19 litre zeytinyağı alınıyormuş dedim.
Devamında ise aynı firma, aynı site, aynı tarih olarak bakmışız.
Tarih 1.3.2023
No52 Premium Plus Soğuk Sıkım Naturel Sızma Zeytinyağı
Tarih 1.3.2023
No52 Premium Plus Soğuk Sıkım Naturel Sızma Zeytinyağı
Değişen bir şeyler olmuş olmasına ama yine vatandaşın sırtına yüklenerek değişmiş.
Tarih 23 Ocak 2025
Bir litresi 4.196 TL eder.
2025 asgari ücret net 22.104,67 TL olduğuna göre,
22.104,67/4.196= 5,26 litre zeytinyağı alıyor.
Hele de en düşük emekli maaşı alıyorsa yandı.
2025 en düşük emeli maaşı 14.469 TL olduğuna göre,
14.469/4.196= 3,44 litre zeytinyağı alabiliyor.
Ne yazık ki en çok oyu da bu iki kitleden alıyorlar…
TÜİK verilerine göre Türkiye’de ücret ve yevmiyeyle çalışan özel sektör işçileri toplamı 17 milyon 433 bin kişi olarak yer alıyor ve 7 milyon 594 bini asgari ücret ve altında ücretle çalıştığını söylüyor, kalanın tamamı da asgari ücret aldığını varsayalım, düşünsenize 17 milyon emekli, bir o kadar da asgari ücretli hepsi oy kullanıyor ve her 2 kişiden biri Cumhur Koalisyonuna oy verdiğine göre aldanma ve kandırılmaya ne kadar meyilli bir toplum olduğumuz gözler önünde değil mi?
Merak ediyorsanız DİSK'in araştırmalarında da bezer verileri göreceksiniz.
İyi de neden bu kadar kandırılıyoruz, neden göz göre göre soyulurken DUR diyemiyoruz?
Diyanet yoksullara akşam pazarına çıkın ucuz olur fetvası verirken hiç ama hiç yüzü kızarmıyorsa, bunu fetva sanan inanmışlar harfiyen uyguluyorsa, utanmaz havuz medyası da buna uyum sağlıyorsa burada inanmışlarla araştırmışların savaşı yaşanmıyor diyebilir misiniz?
Daha çok uzatılır ama değmeyeceğini hepimiz biliyoruz.
Son yangın da bunun ispatıdır.
İster belediye bazında ister hükümet bazında hiç fark yoktur, çünkü soyulmayı biz istiyoruz en değerli, en kaliteli hırsızları da yine biz seçiyoruz.
Bir bürokrat konuşuyor bakıyorsunuz Türkçe neredeyse korkudan ağzından çıkamıyor ya Kürtçe ya Arapça ağzı ile konuşuyor.
23 yıl önce genelde Laz ağzı ile konuşanlar çoğunluktaydı ama şimdilerde durum değişti.
Cumhurbaşkanı'na bakıyorsunuz eşi ayrı Arapça ağzı kendi Türkçe-Arapça karışımız Osmanlıca yuvarlamalı konuşuyor.
Bunları kınıyor muyum derseniz hayır, asla kınamıyorum fakat AKP öncesi iktidarlar nasıl yıkım projesi işletmeye koydularsa AKP'de aynı yıkım projesinin ters versiyonunu hayata geçirdiler.
Önceden Demirel ve diğerleri ülkeyi soyuyordu şimdi isimler değişti üstelik öylesine zalimler ki, KaçAK Saray'ın karanlık dehlizlerinde yuvalandıklarını yazık ki Erdoğan bile fark edemez duruma düşürülmüştür.
67 yaşına geldim, bir gün yahu tek bir gün şu ülkede güzel bir şeyler olduğunu, haber sunumlarında hiç ama hiç kötü haberlerin olmadığını görmeden mi gideceğiz yahu?
Ümit Özdağ'ı içeri almışlar, alsınlar kardeşim kime ne?
İyi de kim bu Ümit Özdağ, Washington ilişkilerini kimse bilmiyor mu bilmezden mi geliyorlar?
Son seçimlerde kiminle Koalisyon kurmuştu da gittiler AKP'ye yıkıldılar?
Ha ortağı ha kendisi, milleti kandırmak için kafa kafaya vermemişler miydi, Kılıçdaroğlu denen ucube tek adam rejiminin mimarı değil mi, kimin diğerinden ne farkı var?
Özdağ ve ortağı Ata ittifakı deyip deyip dururlarken ortağı Sinan Oğan'ın Azerbaycan'daki PKK yapılanmasında ne işi var, Oğan'ın sırrı neydi soruları karşısında neden suskun kalmışlardı?
Yahu sen bir de Profesör titri taşıyorsun, insan biraz dengeli olur yahu, PKK iş birlikçileriyle nasıl ortaklık yaparsın sorusuna yanıtsız kalırsan şimdi de halk sana karşı tepkisiz kalır.
Şu son yangın için bir yerlerde yorum yapmışlar, "gecelik 30 bin TL verip kalanlara acımam" gibi laflar edilmiş.
Belki o parayı veren senin yoksulluğunu düşünememiş olabilir, hatta oraya gidenlerden ya da yangında ölenlerden hepsi AKP'ye oy da vermiş olabilir ancak bir inanmış edasıyla davranıp "Allah affetsin hepsini ben affetmem" tarzı yaklaşımlar insani değildir, bu tarz yaklaşımları kınıyorum.
O otellere müşteri bulanların da bakan efendinin şirketi olduğu falan söyleniyor ama hangi bakan doğru ki bunda eğrilik arayacağız?
Hangi bakanın bakanlığına ilişkin şirketi yok ki bunların olmasın?
Özetle millet bunları seçtikçe daha çooooooook sömürülürüz bu kadar basit.
YÜZYILININ YARGI REFORMU STRATEJİSİ ise tamamen hayal ürünü.
İçinde işçi yok, emekli yok, çocuk yok, kadın yok, şiddeti önleme yok, vergilerimizi talan etmeye dur diyecek önlemler yok, ekmek yok, aş yok, kış yok, yaş yok, sağlık yok, yol yok iz yok, yok oğlu yok.
Varsa yoksa masal, masalcı ve rüya ürünü şeyler var.
Adamlar biz yaptık oldu diyorlar, başına da camilerin birinden bir devşirme atıyorlar hadi anlat derdini kime anlatabiliyorsan.
Ah Marko Paşa ahhh...
23.01.2025
A. Dursun
Tüm Türkiye ve Dünyada yasaklanmış Üç İstanbul, acele indirip kaydedin.
Yakında buradan da yasaklanır.
Mithat Cemal Kuntay'ın 1938 yılında yayımlanan Üç İstanbul romanı İstanbul'un İstibdat dönemi, İttihat ve Terakki dönemi ve Mütareke dönemini 1936 öncesinden başlayarak anlatması, Osmanlı’nın nasıl yönetildiğini, istibatta yaptığı vurgu ile aslında neden çöktüğünü ortaya koyması bakımından önemlidir.
Günümüze yorumlarsak Neredeeeeeeeeeeeeeeeen nereye diyebiliriz.
1983 yılında senaryosunu Bülent Oran'ın yazdığı dizinin yapımcısı Oskay Alptürk, yönetmeni Feyzi Tuna, müziği Timur Selçuk’a ait.
Dakika 26:57
- Sultan Hamit (Abdülhamit) olmasaydı Osmanlı İmparatorluğu’nu Avrupa, çoktan taksim ederdi.
- Hangi Osmanlı İmparatorluğu? Dünyada böyle bir şey mi var?
- Ben, Sultanımız olmasa Osmanlı İmparatorluğu’nun taksim edileceği düşüncesine saygı duyuyorum.
- Memleketin neresi benim ki taksim edilecekmiş? Ereğli’de
kömür Fransız, Haydarpaşa’da demir Alman, yalnız Yemen’de dökülen kan Türk.
Üstünde ölüp altında gömülecek kadar toprak, bu mu memleket? Elçi
tercümanlarının çiğnedikleri leşe siz Osmanlı İmparatorluğu mu diyorsunuz?
Maliyeyi düzeltelim; bunu padişah baş başa kiminle görüşüyor sadrazamla mı?
Hayır Alman tercümanı Tesla ile Ermeni ihtilalinde 25 Ermeni’yi Osmanlı
Bankası’ndan çıkartmaya Sultan Hamit kimi gönderiyor Zaptiye nazırını mı? Hayır
Moskof baş tercümanı Maksimov, siz ne diyorsunuz Naşit Beyefendi? Hani devlet,
hangi İmparatorluk? Diyar Bekir’de bir Türk bir Ermeni’nin nasırına bassa
devletler Galata’ya bir düzine karakol gemisi gönderiyorlar. Avrupa Hariciye
nazırları vilayetlerimize dahiliye nazırımız kadar karışıyor, sonra da Avrupa
bizi taksim etmez, Sultan Hamit Padişah’tır diyorsunuz. Demek ki Abdulhamit’ten
korkuyorlar. Avrupa Efendi’mizden korkar mı bilmem fakat Efendi’miz eskiden
Moskof Çarı’ndan korkuyordu sonra elçisinden korkmaya başladı, şimdi
tercümanından korkuyor. Zaten neden korkmuyor ki, kalem sesinden ayak sesine
kadar her türlü gürültüden korkuyor. Gazeteden, reçeteden korkuyor. Kendi
karyolasından korkuyor, kendi hafiyesinden, kendi çocuğundan korkuyor, korkacak kimse bulmasa aynada kendisinden korkuyor.
Türkeş ile Şancı Bodrum Maçakızı Otel'de güneşin ve denizin tadını çıkardı.
MHP'nin kurucu lideri Alpaslan Türkeş'in oğlu Ahmet Kutalmış Türkeş, Bodrum'da bir süre Said Kaddafi ile anılan Ebru Şancı ile tatil yaptı. Denizden uzun süre çıkmayan ikilinin, samimi görüntüleri ise , dikkatlerden kaçmadı. Kaynak...
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU ANKARA'DAN ÜLKÜCÜLERE SESLENDİ.
MHP'Yİ DEĞİL, TARİHİ DEĞİŞTİRECEĞİM...!
Müsavat Dervişoğlu: Tarihi değiştireceğim
MHP Genel Başkan Adayı Müsavat Dervişoğlu, “Şah olmamız icap eden bu coğrafyada piyon edilmiş ülkemizi tekrar şahlandırmak için Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanlığı’na adaylığımı koyuyorum” dedi. Kaynak...
ÜMİT ÖZDAĞ: TÜRK HÜKÜMETİ İLE PKK ARASINDA MÜZAKERE(PAZARLIKLAR) YAPILABİLİR...!
Umit Ozdag suggested the Turkish Government could negotiate with a PKK if that group laid down its arms. Others agreed that if the PKK did not take part in any political dialogue, there would have to be some Kurdish interlocutors who genuinely represented Kurdish interests. Kaynak...
Soyadı "Türkeş" olmasının ötesinde hiçbir önemli meziyeti olmayan bir zat.
Yıldırım Tuğrul Türkeş...
4 KASIM'DA MHP YENİDEN GÜNCELLENECEK
Soyadı "Türkeş" olmasının ötesinde hiçbir önemli meziyeti olmayan bir zat.
Yıldırım Tuğrul Türkeş...
Halen, MHP Milletvekili olan bu zat, aynı zamanda parti yönetiminde Devlet Bahçeli'nin yardımcılığını yapıyor.
MHP'nin Dış Politika, Uluslararası İlişkiler ve Türk Dünyası ile Bağlantılarından sorumlu bu zatın bugüne kadar, bu doğrultuda ne tür çalışmalar yaptığı ya da MHP’yi nasıl temsil ettiği ise, hiç belli değil.
Ortalıkta dolaşıp duruyor. Kaynak...
MHP'li Ümit Özdağ'a Tepki.
05 Mayıs 2011 Perşembe
Yeni Şafak yazarı Sahil Tuna, MHP Milletvekili adayı Ümit Özdağ'ı başka bir programda sarf ettiği “Gerekirse cami yakılır” sözlerine tepki göstererek “Bu sözleri size yakıştıramadım” dedi. Video kaynağı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder