24 Nisan 2016 Pazar

Davutoğlu, Ertuğrul Kürkçü'ye laf söyleyecek en son insandır.







Davutoğlu şöyle demiş, yani milletle dalga geçmiş.




Bakalım.



 "Bir devletin vatandaşlarına iki görevi vardır, güvenlik ve özgürlük. İnsan onuru bu iki şey üzerine talimdir. Çağdaş devletlerdeki temel mesele kamu düzeni olgusudur. Kamu düzeni olmadan devletler yaşayamaz. Gerilla diyerek meşrutiyet kazandırılmaya çalışılan PKK teröristlerinin kazdığı hendeklerin yanından okula gitmek zorunda olan çocuğu olsaydı, Kızılay'da katledilen kişilerden birinin akrabası olsaydı PKK'ya gerilla değil alçak bir terör örgütü derdi." demiş. Tamamını buradan görebilirsiniz.






Konuşmanın 5:46 dakikasında, "Türkiye demokratik bir hukuk devletidir" diyor, ancak Laik diyemiyor.

Nitekim demokratik bir devlet olmanın ilk şartı, laik olmasıdır.

Aksi halde demokrasi olmaz, olmaz. 





Kültürsüz bir akademisyen, gerilla ile teröristin aynı anlama geldiğinden bile habersiz. Gerilla deyince teröristlikten çıkıyor zanneden biri ya saftır ya da halkı kandırıyordur.



Bazı görüşlerde, Gerilla ile Terörist arasındaki fark finansman kaynaklarına göre ayırt ediyor görünse dahi, her ikisi de kurulu bir düzene, sisteme ve nihayetinde devlete karşı yapılan silahlı saldırıları içerdiğine göre, terörist faaliyetler kapsamındadır.

Nitekim her ikisi de silahlı, korkuya dayalı hareket eder.

O nedenle bu ayrımın küçük farklardan kurtarılması yerinde olur.
 


Onların yapmaya çalıştığı, kendilerini aklayıcı bu ayrım tuzağına düşen Davutoğlu ise, külliyen cahildir.

Zaten 360 dereceyi bile 180 derece zanneden bir akademisyen...!

Kamu düzeni madem şarttır, her yaptığınız yasayı yaklaşık 3 ay içinde neden yenisiyle değiştirip duruyorsunuz? Bu, kamu düzeniyle oyun oynamak değil midir?

Bazen öyle oluyor ki, aynı günkü Resmi Gazete'de, çıkan yasa onaylanıyor, 3 satır altında iptal edilip yenisinin onaylandığını görüyoruz.

Bu düzenin anasını bellemek değilse nedir?

PKK teröristlerinin kazdığı hendeklerin yanından okula gitmek zorunda olan çocuğu olsaydı, Kızılay'da katledilen kişilerden birinin akrabası olsaydı derken sormak isterim.

İngiltere'nin hakemliğinde 'da PKK ile görüşenler o vakit PKK terör örgütü değil mi demiştir?

PKK ile pazarlık yaparlarken akıllarınızda ne vardı, neyin hesabını yapıyordunuz?

Aynı  sözleri ben ona söylüyorum.

PKK teröristlerinin kazdığı hendeklerin yanından okula gitmek zorunda olan çocuğu olsaydı, Kızılay'da katledilen kişilerden birinin akrabası olsaydı, OSLO'da PKK ile pazarlık yapmaya gidenlere, anlaşma yaptıklarınız alçak bir terör örgütü derdi.

Özetle insanda ibraz yüz olur, ar damarı denen görünmeyen ama varlığı davranışlarla belirtilen bir damar vardır.

O damar bazen yırtılır, işte o zaman OSLO'da da, Kandil'de de PKK ile görüşülür ve ar damarı yırtıldığı için, halkın karşısına utanmadan çıkılabilir.

Ha, Davutoğlu OSLO'da yoktu diyen olursa, madem yoktu, şimdi hükümetin başı kendisidir.

OSLO'da teröristlerle pazarlık masasına oturanların yargılanması için TBMM'ye yasa teklifi sunsun, elinden öpmeyen, önünde eğilmeyen namert olsun.

Ve dahi, salt bu yasa teklifi yüzünden Davutoğlu'na oy vermezsem, başkalarına oy verecek olan ellerim de kırılsın.

Zira ben, laf olsun, torba dolsun diye konuşmuyorum.

Söylediklerinde haklıysa, doğruysa, dürüstlük ilkesine bağlıysa, söylediklerinin arkasında dursun, uygulasın diyorum, başka da bir şey demiyorum.

Son bir soru.

Ertuğrul Kürkçü bu kadar hain, kalleş, aşağılık bir PKK'nın yandaşıysa, ülkenin başına kim bela etti, HDP'de siyaset yapmasının yolunu kim açtı dersiniz?

Demek ki bazı şeyleri düşünerek konuşacaksın.

Laf ağızdan çıkana kadar seni bağlar, çünkü düşünce aşamasındadır.

Ancak, ağızdan çıktıktan sonra herkesi bağlar.

Dokunulmazlığın kaldırılması görüşmeleri başlayınca bakınız ne diyordu.

HÜKÜMETİN MESAJLARINI ULAŞTIRIYORDUK
Silahlı terör örgütüne üye olmak nedeniyle haklarında fezleke hazırlandığını belirten Ertuğrul Kürkçü, “Daha 2 yıl öncesine kadar hükümetin bilgisi dahilinde, hükümetin isteğiyle, Kandil'e hükümetin mesajlarını ulaştırmak için gidiyorduk” dedi.

KANDİL'LE İLETİŞİM KÖPRÜSÜ KURDULAR
Bütçe görüşmelerinde AKP'lilerin kürsüden ‘Siz giderseniz Kandil'de saz çalarsınız' dediğini kaydeden Kürkçü, “Kandil'e hükümet bilgisi dahilinde, hükümetin ve Öcalan'ın Kandil'e yollamak istediği mesajları içeren bilgileri taşımak için arkadaşlarımız gitti. Hükümet bu sayede Kandil ile iletişim köprüsü kurdu. Şimdi bu köprüyü ortadan kaldırmak pahasına Kandil'de ne geziyorsunuz bakalım gibi kendini bilmez beyanlarla karşılaşıyoruz” diye konuştu.

Haydi bakalım ey hükümet, bunlara da yanıt ver de göreyim.

Nasılsa meydan mürİT dolu, dilediğince sallama ortamı işinize yarıyor, ama hepiniz yargılanacaksınız, bunu asla unutmayın....
 24.4.2016

A. Dursun 




Hafızalarımızı tazeleyelim, peki hangisine dokunuldu, milleti uyutmanın kime faydası oldu?

İşte dokunulacak milletvekilleri.


  

ÖZERKLİK ŞARTI'NIN İÇERİĞİ VE TÜRKİYE'NİN TUTUMU
ikiz yasalar (4867 ve 4868 sayılı kanunlarla kabul edilen BM sözleşmeleri)

Kürt Özerk bölgesi kuruldu.

TÜRKİYE'DE GİZLİ SAVAŞ, NATO'nun Gizli Orduları.

EYALET YA DA BÖLGESEL KALKINMA AJANSLARI.

27 MAYIS 1960'TAN, 12 EYLÜL 1980'E GERÇEK  BAKIŞ
PKK'ya baskın yapacaktık, CIA planı sızdırdı.
Soros destekli antiemperyalist(!) Ertuğrul Kürkçü
Kahraman yaratmak bu kadar mı basit? Peki kahramana ihtiyacımız var mı?
Benim oğlum yaralıyken bile aman dilemedi onlardan...
Hainlere tepki yeri sanal âlem mi, meydanlar mı? İsrafil K.KUMBASAR 
Kapitalist domuzlar!
ABD, BOP Solu için düğmeye bastı.
Karayılan olayı gizli PKK'lıları açığa çıkardı!
Solcu, Kurt milliyetcisi ve nurcu !
İKİ YÜZLÜ DAVRAN, SONRA DA ALLAH'TAN ÖZÜR DİLE
Bunların “Vatana İhanet” suçları Tüm ... PKK, HDP AKP İLİŞKİLERİ .ppt
Yeni Şafak yazarı 'Muhafazakar medyanın iktidarla ilişkisi çok iğrenç' 
MAHİR ÇAYAN NÖBETTE
Kemalizm ve Mahir Çayan.pdf

Mahir Çayan ve çevresi Kürt sorunuyla fazla ilgili görünmüyorlardı.

DENİZ GEZMİŞ, DOĞU PERİNÇEK'E YAZDIĞI MEKTUP

27 MAYIS 1960'TAN, 12 EYLÜL 1980'E GERÇEK  BAKIŞ

TÜRKİYE'DE GİZLİ SAVAŞ, NATO'nun Gizli Orduları.

Mülteci Sorguevinden Terörle Mücadele Merkezine (ZİVERBEY KÖŞKÜ)

MEHMET AĞAR ROMANI 1 Yakın tarinten bir kesit

60 Yıllık Filistin Gerçeği

Filistin'den Rumlara Destek! Türklere karşı birlikteyiz.

Yaser Arafat ve Filistin hakkında bilinmesi gerekenler.

Filistin, Azerbaycan-Ermenistan müzakerelerine darbe vuruyor.

Vatikan, Filistin'i tanımış...!

Tesettürlü Yahudiler ve Musa'nın ilk Cemaati

Sırrı Süreyya ÖNDER'den.

Öcalan'ın Mahir Çayan değerlendirmesine, arkadaşı Kâmil Dede'den tepki

Deniz Gezmiş ve Mahir Çayan’ ın Kemalizm, Mustafa Kemal ve Atatürkçülük kavramlarına hangi anlamları yüklediklerini yorumu.
İHANET ANAYASASI ABD AKP PKK OSLO-İZLE 

AVRUPA YEREL YÖNETİMLER RAPORU ŞARTI-İZLE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder