Yazık yahu yazık, şu ülkenin içine düştüğü çıkamaza bak.
Yargının başı, "Yargıya güven yüzde 70'ti, şimdi yüzde 30'lara düştü" diyebiliyor.
Amacınız ne, toplumsal infial yaratan sözlerinizde bu kaçıncı?
Bir rahatsızlığınız mı var, bir Antidepresan mı kullanıyorsun, ağzından ne çıktığını bilmiyor musun?
Ya biliyorsan, ya bilerek bu sözleri sarf ettiysen?
Vay ülkenin, vay hukukun, vay can güvenliğimizin haline.
Şuan bak ya, böyle bir yargı ve böyle bir başkanı olabilir mi arkadaş, kabilelerde bile yargının başı çıkıp toluma, "Yargıya güven azaldı, başınızın çaresine bakın" dercesine konuşamaz.
Ama burada konuşabiliyor.
Sen necisin orada, yapamıyorsan istifa et kardeşim.
Güveni benim gibi emekli mi sağlayacak, bu nasıl düstursuz, destursuz konuşmaktır, yok mu bu ülkenin sahibi, nerededir, ölmüş müdür?
Şimdi vatandaş çıksa, "Bu yargı güven vermiyor, silahı elime alıyorum ve kendi hakkımı savunuyorum" dese ve gerekçesini de sizin söyleminiz üzerine tesis etse ne olur?
Ayıptır yahu ayıp, yazıktır yahu yazık.
Birilerine yaranacağım diye, böyle akıl dışı, böylesine patavatsız, böylesine kendini bilmezlik olur mu?
Ama burası Türkiye, her şey Allah "OL" dedi mi olur.
Bu hale getirdiniz ve getirenlere hem seyirci kaldınız hem çanak tuttunuz, yazıklar olsun yazıklar...
İyi de, bunun nedenini de biliyor mu?
Kendisini oraya atayan güç, aklı yerinde bir güç mü?
Ey, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit.
Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu?
Bunu sıradan vatandaş söylese, yargılansa ve dava Yargıtay'a, özellikle de senin önüne gelse kesinlikle o vatandaşı mahkum ettirirsin..
Ama bir zamanlar demokrasi atının sırtında Süleyman Demirel vardı.
Ali Kırca'nın Siyaset meydani programında, Özgür Mumcu adlı bir çocuk, "O atın sırtında durmayı başardınız ama at bir arpa boyu yol gidemedi" dediğinde, Demirel'in yüzünü hiç unutmam.
Resim ve konu için, tıklayın...
İşte sizler de o mirasın hovardalarısınız.
O nedenle yargı bir arpa boyu yol gidemediği gibi, dört nala geriye, daha ötesi 1.400 yıl geriye gidiyor.
Peki sen ne diyordun anımsamak ister misin?
"Adalet Bakanı ve Cumhurbaşkanı, HSYK üzerinde daha etkili olur" dediğin günü anımsıyor musun?
O konuşmanın ardından, 43 gün evvel söylediğini unutup, "yargı S.O.S veriyor" diyen de sendin.
O zaman "Yüce Divan Yargıtay'a verilmeli" derken, aklını peynir ekmekle mi yemişti be adam?
Nedir bu milletin sizden çektiği yahu?
Yargıya güven azalmışsa, sebebi sen ve senin gibi, hukuktan nasiplenmemiş insanlar değil midir?
Ya hukukçu olacaksın ya siyasetçi.
Erdoğan'ın Haşim Kılıç için söylediğini imdi senin için söyleme zamanıdır.
Siyaset yapmak istiyorsan, Cübbeni çıkartıp siyasete atılacaksın, yok öyle güce tapınmak, güç kimseyse onun eteklerinin altına girmek, hukuk adamlığı ile bağdaşmaz.
Cübbelerinizde neden ilik ve düğme yoktur biliyorsunuz değil mi?
Öyleyse o Cübbenin hakkını vereceksiniz ya da Cübbeyi çıkartıp Cüppe giyeceksiniz.
Cüppeli gezinmek istemiyorsanız, siyaset gömleği giyeceksiniz, vesselam.
Lakin bunca hatanın ardından, hangi göreve gidersen git, "akıl sağlığı yerinde raporu" almayı asla unutma derim.
Not: Yazarken dikkat edelim, cübbeli değil, cüppeli...
29.4.2016
A. Dursun
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder