"Kim onlar" diye sorduğunuzu duyar gibiyim.
Onlar kimi zaman İngiltere, kimi zaman ABD, kimi zaman Almanya gibi ülkeler eliyle destek bulanlardır.
Babaları, dedeleri de aynı şekilde destek bulmuşlardı.
Ancak 77 yıldır ülkemizde faaliyet gösteren ihanet çetesi,
özellikle son 15 yıldır Suudi istihbarat örgütü (Genel İstihbarat
Başkanlığı,GIP/Al Mukhabarat Al A'amah) eliyle Türkiye içinde faaliyet gösteren
Rabıta, Türkiye'yi Selefi/Vahhabi İslam
anlayışına teslim etmekte son derece başarılı olmuşlardır.
Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Turan Dursun, Hrant Dink gibi faili meçhul bırakılan tüm cinayetlerde, Rabıta ilişkisi tarikat, cemaat eliyle içimize sokulmuştur.
Her devlet kendisini korumakta olmasına rağmen, Türkiye Cumhuriyeti'ni eline geçirenler yazık ki milletin gözü önünde işgal faaliyetlerini başarıyla sürdürmüşlerdir.
Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Turan Dursun, Hrant Dink gibi faili meçhul bırakılan tüm cinayetlerde, Rabıta ilişkisi tarikat, cemaat eliyle içimize sokulmuştur.
Her devlet kendisini korumakta olmasına rağmen, Türkiye Cumhuriyeti'ni eline geçirenler yazık ki milletin gözü önünde işgal faaliyetlerini başarıyla sürdürmüşlerdir.
Bundaki en büyük etken inanç
sistemi üzerinden yapılması olmuştur.
Avrupa ise, bu faaliyetlerin etnik ayağını üstlenmiştir.
O nedenle Türkiye'de iktidar olmak isteyenler sürekli olarak Avrupalılaşmaktan bahsetmişlerdir.
Gücü tam eline geçirdiklerindeyse, kendi istedikleri yönetimi oluşturabilecekleri fırsatı yarattıklarına inandıkları anda, Türk toplumuna, Avrupalılaşmanın kötülüğünü ve bölücü yanını göstererek, sadece İslamlaştırmanın kurtuluşa (Felah) erdireceği söylemlerini dayatmaya başlamışlardır.
Bu nedenle Türk toplumu, Arap yaveleriyle çocuklarını toprağa verirken, son derece memnun görünmektedir.
Avrupa ise, bu faaliyetlerin etnik ayağını üstlenmiştir.
O nedenle Türkiye'de iktidar olmak isteyenler sürekli olarak Avrupalılaşmaktan bahsetmişlerdir.
Gücü tam eline geçirdiklerindeyse, kendi istedikleri yönetimi oluşturabilecekleri fırsatı yarattıklarına inandıkları anda, Türk toplumuna, Avrupalılaşmanın kötülüğünü ve bölücü yanını göstererek, sadece İslamlaştırmanın kurtuluşa (Felah) erdireceği söylemlerini dayatmaya başlamışlardır.
Bu nedenle Türk toplumu, Arap yaveleriyle çocuklarını toprağa verirken, son derece memnun görünmektedir.
Çünkü Vahhabi anlayışı topluma
İslam diye sokulduğundan beri, TV'lerde
kılıçla kelle kesiminden tutun, tecavüzlerin, 4 kadınla
evlenmenin propagandaları yapılmış, tecavüzlere verilen cezalar ötelenmiş,
Şeriat isteriz diyenler desteklenmiş ve yargılamalarına son verilmiş, serbest
bırakılmışlardır.
Bunlar da korku imparatorluğu
kurulması için, üzerine düşen görevleri yerine getirerek toplumu sindirmeyi
başarmışlardır.
Elbet muhalefet görüntüsü verenler de bunda büyük destek ve pay sahipleri olmuştur.
Elbet muhalefet görüntüsü verenler de bunda büyük destek ve pay sahipleri olmuştur.
Nihayetinde, terör örgütüyle
savaşıyor görüntüsü verilmesi kolaylaştırılmış, şehitler kanıksatılmış, daha
ötesi şehit olunması teşvik edilerek, kardeşi ölenler TV'lerde
Rablerine şükrettirilmeye başlanmıştır.
Artık toplumsal anlaşma yeni Anayasa ve Başkanlık sistemine hazır hale getirilmiş ve Kurtuluş savaşında, onlara karşı yaptığımız mücadele kaybedilmiştir.
Atık dedelerinin, atalarının intikamlarını alma saatleri gelmiş, her şehidin arkasından gülerek haber vermeleri normal karşılanmaya başlanmıştır.
Anımsarsanız Davutoğlu'da bu geleneği öylesine kullanmıştı ki, Libya'da şehit olan işçinin haberini verirken gülerek haber verebilmiştir.
Şehitlerine şükreden bir topluluk oluşturulduktan sonra, elbet ki şehitlerin geldiği anlarda, düğün yapılmasını son derece normal karşılayan bir topluluktan fazla şey beklemek artık kendinizi avutmaktan başka hiç bir işe yaramaz.
Bırakın devletleri, devlet içindeki şirketler dahi, devletin üzerinde güç şekline dönüşmeye veya devletin yasalarını hiçe saymaya başladıklarında, devlet derhal o sistemi, şirket veya örgütü ortadan kaldırmak için gereken refleksi göstermektedir.
Gelişmiş ülkelerdeki, kendisini koruyan bu sitemi 2004 yılında AB Komisyonu'nun Microsoft'a verdiği para cezası ve ABD mahkemesinin Windows Media Player olmaksızın yeni bir Windows versiyonu sunması ve şirketti bölmesi için karar verdiğini biliyoruz.
Düşünebiliyor musunuz, üstelik bu ticari bir faaliyet olmasına rağmen karar veriyorlar.
Benzer bir karar da Google için verilmiş.
Onu da az aşağıda vereceğim.
TOBB 72. Genel Kurul'unda konuşan Erdoğan HDP'yi kastederek bazı sözler söylemişti, öncelikle bir göz atalım.
Artık toplumsal anlaşma yeni Anayasa ve Başkanlık sistemine hazır hale getirilmiş ve Kurtuluş savaşında, onlara karşı yaptığımız mücadele kaybedilmiştir.
Atık dedelerinin, atalarının intikamlarını alma saatleri gelmiş, her şehidin arkasından gülerek haber vermeleri normal karşılanmaya başlanmıştır.
Anımsarsanız Davutoğlu'da bu geleneği öylesine kullanmıştı ki, Libya'da şehit olan işçinin haberini verirken gülerek haber verebilmiştir.
Şehitlerine şükreden bir topluluk oluşturulduktan sonra, elbet ki şehitlerin geldiği anlarda, düğün yapılmasını son derece normal karşılayan bir topluluktan fazla şey beklemek artık kendinizi avutmaktan başka hiç bir işe yaramaz.
Bırakın devletleri, devlet içindeki şirketler dahi, devletin üzerinde güç şekline dönüşmeye veya devletin yasalarını hiçe saymaya başladıklarında, devlet derhal o sistemi, şirket veya örgütü ortadan kaldırmak için gereken refleksi göstermektedir.
Gelişmiş ülkelerdeki, kendisini koruyan bu sitemi 2004 yılında AB Komisyonu'nun Microsoft'a verdiği para cezası ve ABD mahkemesinin Windows Media Player olmaksızın yeni bir Windows versiyonu sunması ve şirketti bölmesi için karar verdiğini biliyoruz.
Düşünebiliyor musunuz, üstelik bu ticari bir faaliyet olmasına rağmen karar veriyorlar.
Benzer bir karar da Google için verilmiş.
Onu da az aşağıda vereceğim.
TOBB 72. Genel Kurul'unda konuşan Erdoğan HDP'yi kastederek bazı sözler söylemişti, öncelikle bir göz atalım.
Dakika 13:03, Devletin esası adalettir.
Dakika 13:54 Türkie artık bir sömürü ülkesi değildir, kusura bakmasınlar.
Dakika 14:29 3 Milyon mülteciye bu millet bakıyor, 3 milyon Avro vereceklerdi vermiyorlar. 25 tane kamp var, ne projesinden bahsediyorlar? 07.03.2016
Her sözün bir bedeli vardır. Biz bu toprakları vatanımız
kılmaya söz verdiğimizden beri kesintisiz bedelini ödüyoruz. Ayrılma sözü
edenler bunu şahıs olarak kendilerinin bir yere avdet etmesi anlamında
söylüyorlarsa, buyursunlar diledikleri yere gitsinler.
Dakika 18:02 Yok, vatan topraklarının
bir kısmına gözü dikmek anlamında bu ifadeyi kullanıyorlarsa, açıp Arif Nihat
Asya’nın Bayrak şiirini, Mehmet Akif’in Çanakkale şehitlerinin anısına yazdığı
şiiri, hiç olmadı İstiklal Marşımızı bir okusunlar, orada kendileri için her
türlü cevap var.” tccb.gov.tr
Bunları ben kafamdan uydurmuyorum, Cumhurbaşkanlığı resmi
sitesinden aldım, orada bu metin tape şeklinde dökülmüş olarak mevcuttur,
videoda bazı bölümlerini kesmişler ama tapelerine oradaki adresten
bakabilirler.
Erdoğan, Arif
Nihat Asya’nın Bayrak şiirini okusunlar
diyor.
Yahu sen Milletle
dalga mı geçiyorsun yoksa adam sanıp Milli Eğitim'in başına getirdiğin
çapsızların ne dediğini unuttun mu?
Üstelik o
vakitte başbakan da ben değildim, sendin.
70 yıllık şiire AKP sansürü getirildiğinde uyuyor muydun, yoksa yan gelip
yatma daha mı cazip geliyordu?
Andımızı kaldırkık diyen de bununla övünen de Erdoğan değil miydi, ne çabuk unutuldu?Öncelikle
Türkiye Cumhuriyeti'nin, Kurtuluş savaşını verdiklerinden yapılan karşı
hamlelerden birine daha bakalım.
Bu konu yani beyinlerimiz üzerinde yapılan manipülasyon,
özellikle de siyasilerin toplum üzerinde oynadıkları oyunlara da benzediği için
konuyu anlaşılması açısından veriyorum.
Düşünsenize, yüzlerce şehit veriliyor ama toplumda tık yok,
sanki yağmurun yağması, rüzgarın arada bir fırtınaya dönüşmesi gibi, onca şehit
haberlerini toplumun kanıksaması sizce de garabet değil mi?
Üstüne üstlük, komşuda cenaze varken radyosunun bile sesini
açmayan bir toplumdan, şehit cenazeleri geldiği gün düğün yapan ve bunu normal
gören bir topluma dönüşmüşken.
KaçAK Saray açıklama yapıyormuş, düğünde eğlenilmedi, Kur'an tilâveti yapıldı diyormuş, lafa bakar mısınız?
Sanki, "şehit cenazelerinde göbek atılıyor ama biz Kur'an tilâvet ediyoruz" der gibi ucube açıklama.
Kur'an Tilaveti yapan başkaları da var, üstelik sistemden
beslenip, sisteme düşmanlık içindeler.
MHP'deki muhalif hareketin kongre girişimleriyle kriz
yaşayan başkentte aynı saatlerde Hür Dava Partisi'nin (HÜDAPAR) İkinci Olağan
Kongresi, Atatürk Spor Salonu'nda yapıldı.
Halife için ağlayan Molla Barzani; “Bizim yıllarca mücadele
edip elde edemediğimiz haklara, Türkiye'deki Kürtler yıllardır sahip.”
Kuran'ı Kerim okunarak açılan kongrede İstiklal Marşı
seslendirilmedi. Salonda dev çerçevelerle sabit duran Atatürk posterinin üstü
partinin pankartıyla kapatıldı.
Bazı konuşmaların Kürtçe olduğu kongrede Kürtçe anonslar
yapıldı, Kürtçe pankartlar yer aldı. 6-8 Ekim 2014'teki olaylarda çatışmalarda
öldürülen partili gençlerin fotoğrafları da salona asıldı.
HÜDAPAR'ın 2. Olağan Kongresi'nde Atatürk resmi kapatıldı.
Sümeyye'nin düğün takıları, şehit aileleri arasında pay edilsin.
Sümeyye'nin düğün takıları, şehit aileleri arasında pay edilsin.
Ortadoğu ve Arap ülkelerinden İslami partilerin temsilcilerinin olduğu kongrede Irak Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) temsilcisi Ahmet Kani bir konuşma yaparak Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani'nin iyi dileklerini iletti.
Barzani, 3 Devletten toprak istedik.
MHP'deki muhalif hareketin kongre girişimleriyle kriz
yaşayan başkentte aynı saatlerde Hür Dava Partisi'nin (HÜDAPAR) İkinci Olağan
Kongresi, Atatürk Spor Salonu'nda yapıldı.
Kuran'ı Kerim okunarak açılan kongrede İstiklal Marşı
seslendirilmedi. Salonda dev çerçevelerle sabit duran Atatürk posterinin üstü
partinin pankartıyla kapatıldı.
Bazı konuşmaların Kürtçe olduğu kongrede Kürtçe anonslar
yapıldı, Kürtçe pankartlar yer aldı. 6-8 Ekim 2014'teki olaylarda çatışmalarda
öldürülen partili gençlerin fotoğrafları da salona asıldı.
Ortadoğu ve Arap ülkelerinden İslami partilerin
temsilcilerinin olduğu kongrede Irak Kürdistan Demokrat Partisi (KDP)
temsilcisi Ahmet Kani bir konuşma yaparak Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı
Mesud Barzani'nin iyi dileklerini iletti. gazetevatan
Yekgirtû İslami isimli hareket, Selahattin Bahaddin
önderliğinde ılımlı İslami bir rota tutturmaya çalışmakta olan bir harekettir.
Mısır’daki Müslüman Kardeşler, AKP gibi parti ve gruplarla yakın ilişkisi
vardır. Suudi Arabistan Rabıta örgütü vb eliyle yaptığı parasal yardımlarla
Kürdistan’ın birçok köyüne cami yaptırarak belli bir kitleselleşmeyi sağlayan
bir harekettir. Irak ve Kürdistan parlamentolarında temsilcileri vardır. Son
serhildanlarda Goran’la birlikte çağrıcı olanlardandır. Komalî İslami isimli
Ali Bapir önderliğindeki hareket, radikal İslami gelenekten gelen Bızutnawey
İslami'den ayrılmıştır.
ABD müdahalesinin ardından lideri tutuklanıp 22 ay tutuklu
kaldı. Daha sonra serbest bırakıldı. Irak ve Kürdistan parlamentolarında
temsilcileri vardır. O da son serhil-danların çağrıcılarındandır. Goran
Hareketi, uzun yıllar Celal Talabani’nin yardımcısı olan Noşîrwan Mustafa
öncülüğünde YNK’nin parçalanması temelinde ortaya çıkan bir harekettir. Daha
önce Komela Rênçderan örgütünün genel sekreteri olarak, Mamosta Şahap, Şehit
Aram ve Ali Askeri’nin şahadetlerinden sonra hareketi YNK’ye katan da Noşîwan
Mustafa’dır. Bu hareketin ortaya çıkışı ile Türkiye’de AKP’nin ortaya çıkışı
arasında ciddi benzerlikler vardır. İlişkili oldukları yönünde iddialar da
vardır. Değişim dönüşüm, yolsuzluklarla mücadele, düşünce ve örgütlenme
özgürlüğü sloganlarıyla ortaya çıktığından kısa sürede belli bir kitlesel güce
ulaşmıştır. İlk seçimlerde Irak ve Kürdistan parlamentolarına temsilci
göndermiştir.
Türkiye'de devlet içerisinde örgütlenen Rabıta hakkında.pdf
Terörle Mücadelede Türk Kamu Yönetimin İşlevleri-PKK Örneği.pdf
BÜYÜK İsrail için kaynak hazır.
BILL GATES FUNDS GULEN ISLAMIST MOVEMENT
Bill Gates, Gülen'in İslami Hareketi'ni Fonluyor







Hiç yorum yok:
Yorum Gönder