15 Mayıs 2016 Pazar

Sümeyye'nin düğün takıları, şehit aileleri arasında pay edilsin.




Düğün atkıları, 7 Haziran 2015’ten bu yana kaybettiğimiz 500’e yakın şehidimizin ailesi arasında pay edilsin. Mustafa Mutlu. 11.5.2016  t24.com






Bu teklifi sadece Mustafa Mutu yapmamış, vatandaş kesiminden de benzer tepkiler var.

Bazı örneklere bakalım.





Organizasyon harika. Altın takılar için 50 çelik kasa hazır. Hayırlı olsun. Amin.

 


Vatandaşlar dili döndüğünce tepkisini göstermiş.
internethaber




Olayı bir de farklı açıdan gözlemleyelim...

Daha evvel Fuat Avni'nin söylemine göre, düğünde 800 milyonluk takı beklentisinden bahsetmişti.

Bunu, başlığında sunmuş, yorumlamıştım.


Uğur Dündar'ın, Batsın bu dünya! başlığında sunduğu ilginç bir detay var.

Diyor ki;


Fotoğraftakiler, ailelerinden zorla, tehdit ve işkence ile kopartılan cinsel saldırı mağduru Ezidi kadınlar…



Zincirle birbirine bağlanmış olarak köle pazarında alıcılarını, yani yeni sahiplerini bekliyorlar!..
En sağdaki kaç yaşında biliyor musunuz?
Henüz 9 yaşında!
Yani çocuk!
Peki ya fiyatı?
Sadece 30 dolar!..
*  *  * 

Bir yanda yılın gelinine getirilen milyonlarca liralık göz kamaştırıcı takılar…
Diğer yanda bir takı almaya bile yetmeyecek paraya satılan küçücük çocuklar!.. 


Şimdi Erdoğan'ın eski söylemlerine bakalım.

Ne diyordu?


Peki, doğru nedir, hangisi doğrudur ya da sizin doğru anlayışınız nedir?

Size doğru olanı kim söylüyor, dışarıdan mı, vahi yoluyla mı doğrular geliyor?

Doğruların sadece ve sadece halka hizmet olduğunu söyleyen de sizdiniz, ben değildim ve buna elbet katılmıştım.

Neredeyse her konuşmanızda Örneğin, şöyle diyordunuz.

"Milleti bir kenara koymak olmaz, Millete rağmen de siyaset olmaz, eğer millete karşı siyaset yapmaya kalkarsanız, millet sizi ilk fırsatta cezalandırır, demokrasinin güzelliği buradadır zaten."

İyi de, milletin çocukları teker teker şehit düşerken, senin çocukların milyonlarca servet edinirken, sıfırlama operasyonlarına karşı operasyonlar yapmak için, terör uzmanlarını bekçi olarak atamasının yaparken, 8 şehidin birden geldiği günde, Başkomutanı olduğunuz TSK'nin başkanıyla beraber, Vahhabi/Selefi ortaklarınızla düğün yapmayı neyle açıklıyorsunuz?

O dönemde siz hangi milletten bahsetmiştiniz?

O millet, şimdi bu ülkede yaşayan Millet değil miydi, yoksa biz mi yanlış anlamıştık?

Aslında sizin varlığınızın temel nedenleri arasında öncelik Baykal'da, sonra Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'dedir.

Baykal sizi Başbakan yaptı, Bahçeli ve Kılıçdaroğlu ikilisi de başkan yapacak.

Seçimlerden de anladığınız gibi, vatandaş 7 Haziran'da uyarısını yapmış, 1 Kasımda son kez şartıyla desteklemiş ama siz ısrarla Başkanlık sevdasına yine bulaşınca, anketlerden gördüğünüz üzere bu fırsatı tepmiş olduğunuz için, şimdi de MHP'yi saf dışı bırakmaya kalkıyorsunuz.

Hani her partinin kendi iç işleriydi, ne oldu?

O kadar kötü dudumdasınız ki, yasalarla dalga geçtiğiniz yetmiyor gibi, kanunlardan haberi olmayanları yargıç olarak atadığınız ortaya çıkmıştır.

Yarattığınız masal ile Paralel arıyor, paralelle savaşıyor görüntüsü veriyorsunuz, yerseniz öyle.

Yargıçlara bakın, olmayan kanun uyduruyorlar, sonra uydurdukları kanuna göre karar veriyorlar.

Bunu sokak serserisi bile yapmaz, ama paralel yargıçlar yapar.

Sinan Oğan twitter'da aşağıdaki belgeleri yayınlayarak , şu ifadeleri kullandı: Gemerek ve Tosya Mahkeme kararları aynı kalemden çıkmış. Aynı hata var. TMK 75/3 demişler. TMK'da böyle 1 madde yok.
Haydi bakalım, paralel kimmiş, neredeymiş, nasıl çalışırmış görün, görün de milleti salak yerine koymanın da bir usulü olduğunu umarım anlarsınız.

Halk Oylamasına (Referandum) gidemeyeceğiniz için, Bahçeli ortaklığı ile Başkan olmayı hedeflediğinizi millet biliyor.

Ama emin olun, millet intikamını alacaktır.

Şehit verilirken düğün yapan Osmanlı torunları, tüm bunların hesabını çok değil, yakın zamanda millete verecektir.



  15.5.2016

A. Dursun






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder