7 Haziran 2016 Salı

NE KADAR İNSANIZ, DNA'mız kadar mı? Kökenlerimiz neresidir?



Küfretmek isterdim ama küfürden daha aşağılık birine edeceğim küfre yazık. 



Ama doğru da söylüyor.

Yani dinleri öyle bir dinki, kadını değil 2. sınıf yerine koymak, insan mıdır değil midir bunu bile tartışabilecek düzeyde.

Şaka yaptığımı sanmayın, kadın insan mıdır tartışması yaşanıyor bu çağda.





Adamlar kadını insan yerine koymadıkları gibi, her insanı da insan yerine koymuyor, ölüm fetvaları veriyor, bunlar da AKP'nin kan kardeşleridir yazık ki.

AKP'nin kardeşlerinden katliam çağrısı.
El Kaide'nin Suriye kolu Nusra Cephesi tarafından Alevilere yönelik bir video yayımlandı.
Örgütün "ideologu" olarak bilinen Sami Ureydi'nin konuştuğu videoda, "Alevilerin Suriye rejimine tecavüz ettiği" ve "Suriye'deki tüm Müslümanları yok etmek istediği" öne sürülüyor.


13.-14. yüzyıllarda yaşamış ve Vahhabi ideolojinin kaynaklarından olan İbn Teymiyye'den alıntılar yaparak Alevilere karşı katliam çağrısını meşrulaştıran Ureydi, "Suriye toprakları Alevilerden arındırılmalıdır" ve "Onlar Yahudi ve Hristiyanlardan daha kâfirdirler" dedi.


Alevilere "Nusayri" diyen Ureydi, "Müslümanlara" Alevileri yok etme çağrısı yaptı. 07 Haziran 2016


Humus'ta katliam: Cihatçılar ele geçirdikleri köydeki Alevileri katletti
El Nusra Cephesi Humus'un kuzeyindeki Ez-Zara köyünü ele geçirdi. Köyde yaşayan Aleviler cihatçılar tarafından kaçırıldı. Kaçırılan Alevilerin öldürüldüğü öğrenildi. 12 Mayıs 2016


Suriye'de El Kaide ile birlikte "ılımlıların" bozduğu ateşkes, yeni katliamlarla birlikte sürdürülemez hale geldi.
"Ilımlılar" ın son hedefi, Hama'ya bağlı Alevi köyü Ez-Zara'ydı. Köyü basanlar arasında El Kaide'nin Suriye kolu Nusra Cephesi, El Kaide bağlantılı Ahrar'uş Şam ve Ehli Sünnet Tugayları gibi çeteler bulunuyor. 13 Mayıs 2016/haber.sol.org.tr




Peki, bu insanlık düşmanları, insana sadece ve sadece ırkı inancı yüzünden düşman olarak yetiştirilenler, kendilerinin ne olduklarını, orijinlerini bilseydi böyle davranabilir miydi görelim.


Demek ki önce insan mıyım sorusunu herkes öğrenmeli. Irk, inanç vs... hepsi masaldır, doğru olan, "NE KADAR İNSANIZ" olmalıdır.

 DNA'ların nereden geldiğini öğrenmelerinin sonunda, fikirlerini acaba değiştirebilecek ya da nefret içeren düşüncelerinden ötürü pişmanlık duyabilecekler mi?


Duymaları çok zor gibi, eğer ki din kökenli yaşıyorlarsa.

Çünkü dinlerin tamamı öldürme emirleri vermektedir.

Zira o dinleri yaratanlar ne genlerden ne kromozomdan ne de bilimsel hiç bir şeyden haberleri olmadığı için, dönemlerine göre yazıları kutsal diye insanlara yutturmuşlardır.

Gelin görün ki, bu çağda bilimsel keşifler had safhada olmasına rağmen hala, bizi yönettiğini sananlar, ağızlarında bu hurafeleri yaratıcıdan gelmişçesine insanlara dayatmayı görev bilmektedirler.

Buna mecburdurlar, çünkü bilgi denen şeyden yoksunlar.

Yaşamını tek kitaba bağlı tesis edenlerden fazlasını beklemek sadece hüsran olur ki, yaşadığımız hüsranın sonu, dünyadaki katliamların nedeni de budur.

Diyeceksiniz ki, DNA'yı da tanrı yaratmıştır.

Yahu tanrının yaptığı bir şeyi kul yapabilir mi, nasıl tanrı anlayışıdır?

Bilim dünyası, insanların bundan bile haberi yok. 

Nasıl haberi olsun ki?

Yaşamını , üstelik kaynağını hiç okumadan inandıkları bir din, ne kadar kurtarıcı olabilir ki? 

İnsanlığın yaşadığı çıkmazın kökeninde tüm dinler yatmaktadır, çünkü tüm dinlerin tanrıları durmaksızın, emri vermektedir. 

Üstelik can almanın kendi işi olduğunu söylediği halde.


Dolayısı ile, olduklarını, ilahi emirle bu işi yaptıklarını ilan etmekte bir sakınca görmemektedirler. 

Bu nedenledir ki, Erdoğan'ın sürekli olarak "" diye hedef gösterip, ölüm emri verebilme cür'eti nedeniyle insanların katlediliyor olması, ülkemizde de son derece kanıksatılmıştır.  

O nedenle, de bu ülkede kanıksanmış durumdadır.

İnsanlık tarihinde o kadar çık Allahlar olmuş ki, bitiremezsiniz. 

Nedense insan hiç merak etmiyor, sorgulamıyor, , bu güne kadar başka tanrılara tapınılmış mı, neden o zamana kadar kimse 4 kutsal metinden haberdar olmamış, sonradan nasıl ortaya atılmış, tanrının canı mı sıkılmış ki, birden ortaya çıkmıştır diye sorgulamıyor.

Tüm kutsal sanılan metinlere göre, tüm canlılar ölümü tadacak, ölecek deniyor.

Lakin tanrıların bilmediğini bilim ortaya koydu, kasten öldürülmedikçe, kendiliğinden ölmeyen, lakin ne tanrıların ne de onlara tapınanların haberi yok.

Tanrıların bilmemesi normal de, ya insan, insan olduğunu sananlar?

Onlar neden öğrenmiyor, soruşturmuyor? 

Tanrılar henüz dünyanın yuvarlak (ovalimsi) olduğunu bile kabul edemiyorlar, örneğin , onlara göre dünya düz bir yer.




Neyse, ne dersek diyelim, bir iman etmişe bunları anlatmanız mümkün de değildir, aksi halde kendinizi üzer, yıpratırsınız lakin yine de anlatmış olalım.

Aslında en iyi anlatan, çocukluğumda canlı olarak dinleme şerefine eriştiğim, büyük ozanımız Aşık Veysel, tam anlaşılır dilden söylenmesi gerekeni söylemiş.

Bende ona kulak verelim.




Vara yoğa hamd eden, şükreden bir güruha ne anlatabilirsiniz?




 Ne de olsa, müritlere anlatacak bir şeyimiz yok, anlamak istemeyen kadar sağır ne olabilir ki?



7.6.2016



A. Dursun


İlgili bazı başlıklar... 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder