Ahmet Dursun: Ömer Çelik'e göre Tayyip Erdoğan tasfiye ediliyor.

Siyasetçilerin ve dincilerin hem beslediği hem beslendiği suç bataklığı, kara para, mafya gibi zararlı oluşumlar ve yapılanması her yerde çığ gibi büyümüş durumda.

Neden bu duruma düşen ülke olduğumuzu artık biliyorsunuz.

Panama Belgeleri: Cengiz'in 'Şeref'i kara para sanığı.

CIA menşeli dinimiz ve yine CIA menşeli siyasetçilerimiz yazık ki bu milletin sırtında tepişerek ülkeyi bu günlere getirdiler.

Üstelik İsmet İnönü ile başlayıp R. Tayyip Erdoğan'a kadar uzanan bu yolda hemen her siyasetçi kendisinden sonra gelecek olanların da yolunu açtı, ip uçlarını kendisinden sonrakilere miras gibi devrederek siyaset yaptılar.

Bunda başarılı olmanın temel şartı gücü ele geçirenlerin, iş yapmaları için musluk başlarına koydukları kişilerin ne kadar bozuk sicilde olduğunu bilmeleri, suç derecelendirme ya da suç işlemedeki başarı puanlarına göre önemli makamlara getirmeleriydi ve öyle de oldu.

1938'den bugüne siyasi güç devşirebilenlerin uygulamalarına bakarsanız atadıkları üst düzey insanların nasıl bozuk sicilde oldukları istisnalar haricinde ne kadar başarılı oldukları tarihsel arşiv ve dokümanlarda neredeyse kesinleşmiş durumdadır, ki siyasete damga vurmuş bazı soyadları bu konuda başı çekmiş, tarihsel arşivlerde yerlerini almıştır.

Atatürk'ün uygarlık mücadelesi yazık ki İnönü ile başlatılan baltalama çalışmaları ve ardılları ile devam ettirilmiş olup her ne kadar bunu kabul etmeyen Atatürkçü bir kesim olsa dahi, 100 yıllık süreç içinde ülkenin içine düşürüldüğü bataklıktan tüm siyasiler istisnasız sorumludur.

Ben her birine puan ya da derece verecek değilim, milletimiz içinde olduğu durumu hepimizden iyi bilmektedir.

Her ne kadar AKP'den önce bu kadar üst düzeyde soygunlar sıklıkla yaşanmıyor görünse dahi aslında teknolojinin geliştiği aşamalarla tüm dünyadan konuları takip edebildiğimiz için milletimiz daha detaylı, daha net bilgilere kavuşurken geçmiş dönemlerdeki ulaşılamayan bilgilere de arşivsel kaynaklar vasıtası ile ulaşır olmuşlardır.

Eskiden halka kıt ve uzak olan teknik imkanlar son 30-40 yılda gösterdiği ilerleme ile halkın analiz yeteneğini de geliştirmiştir.

Elbet bu imkanlar suç örgütleri, çeteler tarafından da kullanılabildiği için onların bilgisel arşivleri de işledikleri suç arşivleri gibi hayli kabarık durumdadır.

Son yıllarda bunların çığ gibi büyümesinin nedenlerini geçersek öne çıkan Sedat Peker ve Muhammed Yakut isimleri halkın bilgilenmesi açısından son derece kritik anlatımlarla dolmuştu.

Ülkeyi nasıl soydukları, kurdukları çetelerle siyasi yapılanmaların içinde aldıkları roller, siyasetçilerin içine düştükleri çıkar bataklığı ve benzeri unsurları en iyi bilenler de yine bu cenahtan beslenenler olmuştur.

Artık bilinmektedir ki, devleti ele geçirmenin yolu ya da hükümet olabilmenin basamakları yabancı istihbarat örgütleri ve çetelerden alınan desteklerle paralellik arz etmektedir.

2023 seçimleri öncesi Sedat Peker ve Muhammed Yakut her ne kadar bilgiler paylaştıklarını iddia etseler dahi nihayetinde bunların da mafyatik örgütlerle paralelliği ifadelerinin havada kalmasına neden olmuştur.

Oysa güçlü bir ülkede savcılık ya da devletin görevlileri bu işlerin üzerine gidip soruşturmaları gerekmektedir.

Başta söylediğim gibi musluk başlarına yerleştirilen üst düzey yetkilerle donatılanların sicillerinin ne kadar bozuk olduğu düşünüldüğünde ne savcıların ne de kurum yetkililerinin devreye girmesi mümkün olmuyor.

Muhammed Yakut'un son bir haftadır sosyal medyada dolaşmasına karşın, ulusal medyada yer bulamıyor oluşu gözden kaçmamaktadır.

O nedenle aşağıda konu hakkında bazı arşivsel çalışmalar sunacağım.

Gelelim Erdoğan'ın biletinin kesilip kesilmediğine.

Tayyip Erdoğan tasfiye ediliyor ancak bunu doğrudan tasfiye olarak telaffuz etmiyor.

Nasıl tasfiye ediliyor?

AKP sözcüsü Ömer Çelik tarafından söylenen ifadelerden anlaşıldığı üzere Erdoğan tasfiye edilmiş durumda.

Ya Erdoğan’ı tasfiye ediyorlar ya da Türkiye'yi tasfiye ediyorlar?

Çelik'e aşağıdaki açıklamayı yaptıran güç kim ya da kimler?

Acaba Özgür Özel bu ifadeleri bilerek mi kullandı, tesadüf müydü yoksa bir planın parçaları tıkır tıkır işliyor mu?

Ömer Çelik, "Seçim, zamanında yapılacaktır. Erken seçim yoktur. Ama Cumhuriyet Halk Partisi açısından gündem şudur: Seçim zamanında yapılacak; seçim, zamanında yapıldığı zaman acaba CHP'nin genel başkanı kim olacak? Tartışma bundan ibarettir" demiş.

Ne yani, yasaya göre zamanında yapılacak bir seçimle Erdoğan bir daha aday olamayacağına göre tasfiye ediliyor demektir ve bunu bilerek mi bu açıklamayı yapıyor?

Yoksa gizli ajanda var da anlayamadık mı dersiniz?

Acaba Türkiye Cumhuriyeti yeni Anayasa ile ortadan kaldırılacak da o nedenle yeniden aday olmaya gerek kalmayacağı mı örtülü olarak söylenmiş oldu dersiniz?

İmam kafası diyorum ya, adamlar bunu bile düşünmeden konuşuyor.

İyi de ya düşünülmüş, planlanmışsa o zaman ne olacak dersiniz ne de olsa Savunma bakanı da sistem içi uygulamaya dahil olduğuna göre…

Fettoş Efendi’lerinin de bu ucube tek adam rejimini 1997’de istediği ortadayken, Emperyalistlerin en az 50 yıllık planları yaptığı bir gerçekken biz ne yapıyoruz?

Allah’a havale etmekten başka?

Erdoğan ABD'den kaçtı mı kaçırıldı mı?

Bu soruyu neden soruyorum?

Şöyle bir haber var...

Federal soruşturmada suçlanan ilk New York Belediye Başkan Eric Adams'ın siyasi kampanya finansmanında kullanılan paralar yanında THY'den bilet, Erdoğan'ın gittiği Türkevi'nin yangın merdiveni onayı için Erdoğan rejimi ile bağlantıları ve rüşvet, göçmenler gibi birçok konuda suçlandığı yolsuzluk iddianamesi hazır.

Habere baktığınızda Fettoş Efendi'lerinin kanalı ama hiç önemli değil.

Nitekim bunların açıklarını en iyi kim bilir?

Elbet ki bunları yetiştirenler, yani hepsinin imamı CIA beslemesi Fettoş efendileri bilir.

Ne de olsa Erdoğan'ı umursayan yok, ellerine geçirmişler birilerini, soygunu büyütmeye devam ediyorlar.

Fakat bizde bu tür düzenin çarkı gözler önünde dönüyor ve kimse soruşturamıyor, hiç kimse, neden?

Çünkü her şey Allah rızası A. Ş için yapılıyor diye inandırılmış bir kitle ile karşı karşıyayız, durum bu kadar Allah'tan yana ama milletimizin de karşısındadır.

Erdoğan kaçtı mı derken yanlış anlaşılmasın, dediğim gibi kendisinin hiçbir şeyden haberi yok, o nedenle kaçırıldığının bile farkında olmayabilir.

Ya R. Zarrab gibi Eric Adams'da anlaşma yoluna gittiyse, ya bir şeyler yumurtladıysa Erdoğan'ı oradan hangi güç kaçırabilir diye düşünmüş olabilirler, bilemiyorum benimki hayalcilikten öte değil gibi görünse dahi malumunuz İtalyan polis sözcüsü Yarbay Domenico Grimaldi'nin Bilal Erdoğan için Suudi büyükelçisi kılığına girerek, sahte Suudi pasaportuyla kaçtı demesine dönmesin.

Yeni Türkiye Hükümet sistemi ÇÜRÜMÜŞLÜĞÜNÜN RESMİ...

Örneğin BDDK Başkan Yardımcısı Mustafa Aydın'ın nikahında tüm bankacılık ve finans sektörü zirvesi yer aldı.

Görevi Bankacılık sistemini denetlemek olan BDDK Başkan yardımcısı düğününde banka ve finans sektörünün zirvesi yüzbinlerce lira takı taktı. Törende MHP tam kadro yer alırken Süleyman Soylu da hazır bulundu.

Burada kul ve kul hakkı yazık ki önemini yitiriyor, zira büyük çarklar arasında ezilen haklar bile olsa öğütülmeden o çarklar durdurulamaz.

10 Şubat 2007 tarih ve 26430 Sayılı Resmî Gazete'de atanma şartı sunulmuştu.

a) Başkan yardımcısı kadrosuna atanabilmek için;

1) Hukuk, iktisat, malîye, bankacılık, işletme, kamu yönetimi ve dengi dallarda en az lisans düzeyinde; mühendislik alanında lisans düzeyinde öğrenim görmüş olanlar için belirtilen alanlarda lisansüstü öğrenim görmüş olmak diyor.

Mustafa Aydın, Gazi Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği`nden 2000 yılında mezun olmuştur.

Emperyalizm en az 50 yıllık planlar hazırlar ama onların adına çalışalar da 17 yıllık planlar hazırlayabiliyormuş demek ki.

Zira yasadaki "mühendislik alanında" ifadesinden sonra gelmek üzere "lisansüstü öğrenim" şartı ilave edilerek, gelecekte olası mühendislerin "iktisat, malîye, bankacılık" alanlarında ülkeyi soyabilmelerinin ya da büyük soygundan bir parmak bal yalayabilmelerinin önü açılmış gibi.

BDDK bunu örtbas edebilmek için mi kredi kartı borçlarına 60 aya kadar yapılandırma fırsatı getirdi, nitekim kendi internet sitelerinde bunu ilan etmişler.

Ayrıca RG'de de TEBLİĞ (SAYI: 2024/22) olarak yayımlanmış olmasının anlamı bir erken seçim hazırlığı mı yoksa garibana rüşvet mi?

Haliyle Merkez Bankası'nın işin içinde olması da ayrı bir ihtimam olarak mı görülmeli yoksa seçimlere selamlama mı yapılıyor dersiniz?

Erken Genel Seçim mi geliyor?

Hani yandaşın son günlerde sürekli petrol vs... bulma haberleri de kuşku uyandırmıyor değil.

Bakınız, Tayyip Erdoğan'ı hiçbir evrende asla tasvip edemeyeceğimi biliyorum, zerre kadar siyasi başarısının olmadığını da biliyorum ama bu yapılanlarda onun zerre kadar dahli olduğuna da inanmıyorum, asla inanmayacağım da.

Çünkü R. Tayyip Erdoğan denen kişi meleke yoksunu olmasının dışında planlama yoksunudur da ve daha önemlisi de görevi gereği her imzaladığı şeyi teker teker okuyup ne anlama geldiğini yorumlama zamanı yoktur ki olsa bile yorumlama bilgi ve becerisi yoktur.

Bu nedenle Erdoğan'ın bu konularla zerre ilgisi olduğunu sanmıyorum.

Yahu bir milletin hayatı söndürülüyor, bir millet tarihten kazınıyor, ihanet öylesine ayyuka çıkmış ki, rüşvetler TV kanallarında bağıra bağıra, haykıra haykıra ilan ediliyor ve kimse bu vatanın nasıl çökertildiğini Cumhurbaşkanı makamındaki şahsın gördüğü halde sessiz kaldığını söyleyecek ve biz buna inanacağız öyle mi?

Kardeşim bir insan ajan olsa bile buna göz yumamaz, milletin görmesini umursamaz gibi davranamaz o nedenle bu Cumhurbaşkanlığı makamının da boyunu aşan bir meydan okuma ilanıdır.

Teğmenlerin yemin etmesine bağıran yandaş medya bunlara neden sessiz?

Çünkü hem Cumhurbaşkanlığı makamı hem Erdoğan'ın beyni hem de düşünce sistemi hatta melekeleri bile KaçAK Saray'da konuşlanan CIA menşeli Fettoş çeteleri tarafından işgal altındadır.

Cumhuriyet Savcıları bunu görmüyor mu, görüyor elbet ama Cumhuriyet savcılarının Baş Savcı talimatı olmaksızın re'sen soruşturma yetkileri bu nedenle ellerinden alındı Baş Savcılara verildi.

Verildi de ne oldu?

Olan şu.

Hiçbir siyasetçiyi (bazıları onlara Allah'ın yeryüzündeki gölgesi, eli diye bakıyor) hukuk sistemimiz yargılayamaz oluyor, ne de olsa piyasalarda tanrılara kafa tutulmaz sözünün sahibi (kim olduğunu artık biliyorsunuz) de artık baş danışman koltuğunda olduğuna göre, bizim tanrı parçacıkları elbet ki bizi soyacak, soymayıp ne yapacaktı?

Hesap yok, soran yok, durduran yok.

AKP'nin kadını da erkeği de aynı, sürekli yolsuzlukların temelinde onlar çıkıyor.

Elbet biz de gazetecilerin ısrarlı takipleri sonunda öğreniyoruz.

Birçoğunu artık ezberlemiştik ama ardı arkası kesilmiyor, örneğin AK Kadınlara bir yenisi eklenmiş, Rüveyda Çiftçi isimli biri, Erdoğan'ın çifte kavrulmuş dediği maaşı alıyormuş.

Elbet almalı, nitekim onlar tanrının yer yüzündeki gölgeleri, sonra biz ne için varız ki?

Erken seçim haberlerini ne kadar sekteye uğratır ya da hızlandırır bilemem ancak bildiğim şey vatandaşın günlerdir yandaş basın tarafından kendisine dayatılan petrol, doğal gaz bulundu haberleri ilgisini çekmiyor.

Borç içinde debelenen vatandaş saç tıraşı bile olamıyor, kadınlar saçlarını bile kestiremez durumda.

Gerçi saçlarını uzaylı kafası gibi başlarının üzerinde taşıdığı torba benzeri çıkıntıya saklayanlar en çok kuaföre gidenler ama onlar inanın çifte kavrulmuş küçük bir azınlık durumunda.

Bura rağmen o küçük cüsseleriyle milletin haklarını yemeye geçinde devasa bir kara delik gibi çalışıyorlar, zaten korkunç kısmı da bu.

İmamoğlu Siyasi yasaklı olacak mı?

Aytunç Erkin'in "Çorum 3. Asliye Ceza Mahkemesi Hakiminden İmamoğlu dilekçesi" başlıklı bir yazısı var.

Orada Anayasa madde 90'a atıf yapmış avukatlar.

Doğru olmaya doğru bir atıf ancak yargıçlar iktidarın paralel yargıçları konumundaysa, sonucu etkilemek açısından pek de önemli olacağını sanmıyorum.

Dilerim paralel yargıç değillerdir, ha bu İmamoğlu lehine ya da aleyhine çıkacak sonuca göre demiyorum elbet, aslında İmamoğlu da benim için yok hükmünde bir siyasetidir, Mansur Yavaş da ancak M. Akşener'in elini değdiği siyaset ve siyasetçi kirlenmiştir anlamında da demiyorum, her ikisi için neden işe yaramaz siyasetçi dediğim defaten yazılarımda mevcut olduğundan uzatmak istemiyorum.

Zaten mesele İmamoğlu, Mansur meselesi de değil, mesele sarı öküz meselesi.

Sarı öküzü vermeyecektik, mesele bu.

Daha ne diyeyim milletime, daha nasıl anlatayım bilmiyorum.

Ama anlatmakta mahir biri bakın ne demiş.

Bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak,

Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak...

Yiyin mü’minler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,

Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin.

Tevfik Fikret

Yoruldum iyi mi, gayrisini anlayanlar anlamayanlara anlatsa iyi olur.

Bu arada son dakika olarak İsrail, Hizbullah'ın 32 yıllık lideri Hasan Nasrallah, Ali Keraki ve diğer liderlik kadrosunu öldürdük diye açıklama yaptı.

Hizbullah kaynakları da bunu doğrulamış.

Farkında mısınız bilmem, Hamas unutulmaya yüz tuttu neden?

Sahi Hamas 7 Ekim 2023'te İsrail'e saldırıyı başlattıktan sonra 11 ay içinde ne oldu?

Olan şu.

İsrail nereyi isterse orayı işgal ediyor, biz Türklerin gazını alma görevi de CIA İslamcılarına düşüyor.

Trafik ışıklarına kadar Hamas'a selam yola devam gibi anlamsız ilanlarla milletimizi uyutuyorlarken İsrail dilediği yere kadar ilerleme şansı için sanırım Hamas'a teşekkür etmiştir.

Nitekim Hamas'ı kuran da İsrail.

Üstelik dünya bunu biliyor bizimkiler bilmezden geliyor.

Aşağıda onu da göreceksiniz.

28.9.2024

A. Dursun

İran, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın öldürülmesinin ardından 5 günlük, Lübnan ise 3 günlük yas ilan etmiş.

RTE'de Milli yas ilan etmişti.

Hangi Arap ölse bizde milli yas ilan ediliyor, nedense bu millet için yas ilan edememişti.

Videoya bakın göreceksiniz.

Haydi söyleyin bakalım Arapçılar, size soru.

İsmail Haniye NEDEN Katar’da defnedildi, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas neden törene katılmadı 100 puanlık soru.

Yanıtını öğrenince Kanal İstanbul’un Katar İstanbul’a neden dönüştürüldüğünü anlayacaksınız UMARIM.

İsrail Savunma Kuvvetleri'nin Gazze'den sorumlu en üst düzey yetkilisi Herzi Halevi ve Mossad Başkanı Yossi Cohen, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun talimatıyla Katar'ı ziyaret ederek, Katar liderlerinden Hamas'a yapılan periyodik ödemelerin devam etmesini talep etti.

Yisrael Beytenu Partisi Başkanı Avigdor Liberman, cumartesi gecesi yaptığı açıklamada, bu ziyaretin Katar'ın başkenti Doha'da gerçekleştiğini söyledi. Liberman: Netanyahu sent Mossad head, general to Qatar, ‘begged’ it to pay Hamas

Hükümet yeni olmasına rağmen Gazze'deki politika eski.

Bennet-Lapid hükümeti, Filistin Otoritesini zayıflatmak ve Hamas'ı güçlendirmek amacıyla Batı Şeria ile Gazze Şeridi'ni ayırma konseptini benimsedi. 12 yıl boyunca soruna tek mantıklı çözüm olan Hamas'ın terör saltanatının Mituto tarafından ortadan kaldırılması dışında her şeyi denedik. Er ya da geç bu gerçekleşecek, öyleyse neden daha erken olmasın? Haim Ramon / 23.8.2021

“İsrail Hamas'ı kurdu. Bu Shin Bet'in (İsrail iç istihbaratı) bir projesiydi.”

– Charles Freeman, ABD diplomatı ve büyükelçisi (2006) Why Israel Created Hamas

Netanyahu'nun Hamas'a Desteği Ters Tepti.

Netanyahu: Hamas'a verilen para Filistinlileri bölünmüş tutma stratejisinin bir parçası.

TÜRGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz: Nehirden denize özgür bir Filistin'in varlığı bizim yeni Kızılelma’mız.

Erdoğan, Hamas Baş Komutanı mı?

"Hamas katildir diyen, Türkiye'yi terk etsin" söylemi, CIA kalkışmasının hazırlığıdır.

Filistin'den Rumlara Destek! Türklere karşı birlikteyiz.

İsrail Gazze'yi vurarak neyi koruyor?

Hamasın patronu ne kadar servet sahibi?

Hamas, Müslüman Kardeşler örgütünün Filistin kanadı görüntüsü olarak kuruldu.

MHP ve 5 bin TL harçlıkla zekâ yoksunu nesil yaratabilme başarısı.